Kandilli'deki kömür işletmesinin kapatılacağı iddiası

Kandilli'deki kömür işletmesinin kapatılacağı iddiası

CHP Genel Başkan Yardımcısı Akkaya: "Madem siz madenleri işletmeyeceksiniz, işçileri işten çıkartıyorsunuz, niye bu madenlerin işletme, imtiyaz hakkını halen elinizde tutuyorsunuz, verin onları devlet işletsin"

ZONGULDAK (AA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya, özel bir maden ocağında görevli 16 arkadaşlarının işten çıkarılmasına tepki amacıyla dün eyleme başlayan madencileri ziyaret etti.

CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk'le valilik önünde eylemini sürdüren madencilerle görüşen Akkaya, işçilere hitaben yaptığı konuşmada, ekmeğin ancak böyle mücadelelerle kazanabileceğini, kentin bu açıdan tecrübeli olduğunu söyledi.

Kentte 5 bine yakın maden şehidi olduğunu dile getiren Akkaya, yerin yüzlerce metre altında madencilerin ekmek parası için çalıştığını vurgulayarak "Elbette bugün zor durumdasınız, işten çıkarıldınız. Ancak bu mücadele birlik ve beraberlikle başarıya ulaşır. Sizler kazanasıya kadar bu mücadeleye devam edeceğiz" dedi.

"Torba kanun" çıkarken 100'e yakın önerge verdiklerini, AK Parti'nin bunların hiçbirini kabul etmediğini savunan Akkaya, taşeronlaşmadan, işçi sağlığı ve iş güvenliğine ve ücretlerin yükseltilmesine kadar birçok teklif sunduklarını bildirdi.

Akkaya, işverenlere de seslenerek şunları söyledi:

"İşçiyi şantaj yaparak sorunlarınıza alet etmeyin. İşçiyi işsizlikle terbiye ederek, kendi yapamadıklarını işçinin üzerinden yapıyorlar. Bakın burada madenleri işletmek için imtiyaz alıyorlar, bugün Türkiye'nin her yerinde hem işçileri işten çıkartıyorlar, hem de o imtiyaz hakkını elinde tutuyorlar. Madem siz madenleri işletmeyeceksiniz, işçileri işten çıkartıyorsunuz, niye bu madenlerin işletme, imtiyaz hakkını halen elinizde tutuyorsunuz, verin onları, devlet işletsin. Böyle yağma yok. Madenler stratejik öneme sahiptir. Hele taş kömürü en önemlisidir. Yer altı zenginlikleri birilerinin keyfiyetiyle kapalı kalamaz. Buna bizim izin vermememiz lazım."

"Torba kanun"dan sonra özel işletmelerin maliyetinin artmış olabileceğini, yeni bir sürecin başladığını belirten Akkaya, bunu düzeltmek için işçileri işten çıkarmaya gerek olmadığını, değişen şartlara yönelik yaşanan kayıplar noktasında özel işletmelerinin kendilerine yol gösterilmesini talep etmesi gerektiğini vurguladı.

Akkaya, Soma'daki maden faciasında hayatını kaybedenlerin ailelerine 'torba kanun'la verilen bazı imtiyazların, diğer bölgelerdeki maden kazalarında ölenlerin ailesine sağlanmamasını eleştirdi.

Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun (TTK) norm kadrosunun 14 bin 500 olduğunu, ancak kurumun 9 bin 500 kişi istihdam ettiğini dile getiren Akkaya, bunun doğru olmadığını, en kısa sürede en az 5 bin kişinin TTK'da işe alınması gerektiğini savundu.

 

- "Böyle şantaj anlayışıyla bu işe çözüm bulunmaz"

Bir gazetecinin "özel sektörün sorunun çözümü için ortaya koyduğu önerileri meclise taşıyacak mısınız" sorusu üzerine Akkaya, sorun ve problemin çözüm yerinin meclis olduğunu, işletmecilerin sonradan ortaya çıkan şartlardan dolayı yükümlülükleri yerine getirmekte zorlanabileceğini ama bunu dile getirmenin, işçileri işten atmakla olmayacağını ifade etti.

Yakup Akkaya, "işsizin üzerinden işsizliği terbiye" gibi göstererek kamuoyu oluşturulmasının ahlaki olmadığını vurguladı.

"Özel firmaların ürettiğimizi devlet alsın" önerisinin hatırlatılması üzerine Akkaya, yer altı zenginliklerin kamunun malı olduğuna işaret ederek "Bu, pazarlık yapılacak nokta değildir. Özel sektör işletemiyorsa devlet bunu işletmelidir" dedi.

Akkaya, "Özel işletmelerin atıl sahaları işlettiği, buradan çekilmeleri durumunda devletin buraları işletmeyeceği" yönündeki iddiaların sorulması üzerine de "O, onların görüşü. Devlet yer altındaki zenginliklerini niye bıraksın? Böyle avantaj anlayışıyla bu işe çözüm bulunmaz. Aklı ön plana koyacaksınız. 'Biz buradan çekilirsek bu kömür ocakları kapanır' diyerek buradaki işçileri tedirgin etmenin hiçbir anlamı yoktur, hiç kimse sahipsiz değildir. Özel sektör o zaman işletme belgelerini iade etsin, devlet oraları işletecektir" ifadesini kullandı.   

"Torba kanun'un getirdiği hakların sevincini madencilerin yaşamamasını" nasıl değerlendirdiği sorusunu da Akkaya, şöyle yanıtladı:

"İş güvenliği ve işçi sağlığıyla ilgili konular bir işletmenin uyması gereken kurallardır, bir kanun çıkması gerekmez. Asgari ücretin iki katından az olmamak kaydıyla ücret verilmesi konusu ise yer altı koşulları için bu ücret çok az. Dünyanın birçok ülkesinde kömür üretiliyor, onlar teknolojiyi kullanıyorlar. Madenci ocağa girmeden 3 hafta eğitim veriyorlar. Ama bizde gazeteye ilan veriyorlar, ertesi gün geliyorlar, iki üç gün sonra işe başlıyorlar. Belki böyle riskli işlerde her şeyi özel sektörden de beklemek doğru olmayabilir. Maliyet riskini de üstlenecek muhakkak ki birtakım kaynaklar bulunabilir. İşsizlik Sigortası Fonu'nda bugün 77 milyon lira birikmiş para vardır, işçiye ödenen 6-7 milyon liradır. Bunlar bu tür alanlara kullanılabilir. İşler kötü gittiği zaman fırsatçılık yaparak 'işçiyi işten çıkartayım' anlayışı olmamalı."

Dün arkadaşlarının işten çıkarılmasına tepki gösteren yaklaşık 500 madenci, 50 kilometrelik yürüyüşün ardından ulaştıkları Zonguldak'ta oturma eylemi başlatmıştı. İşçilerden bir kısmı gece dağılmış, yaklaşık 200 kişi eylemlerini bugün de sürdürme kararı almıştı.

Kaynak:Haber Kaynağı