"Kaliteli ebelik hizmeti, anne ve bebek ölümlerinin 3'te 2'sini önlüyor"

"Kaliteli ebelik hizmeti, anne ve bebek ölümlerinin 3'te 2'sini önlüyor"

DSÖ Üreme Sağlığı ve Araştırmaları Adölesanlar ve Riskli Toplumlar Koordinatörü Lale Say:- "Gerekli gebelik ve yenidoğan hizmetlerinin yüzde 87'si ebeler tarafından yapılabiliyor. Bilgili ve becerili ebeler, doğum sırasındaki ölüm riskini azaltıyor. Kalit

İSTANBUL (AA) - Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Üreme Sağlığı ve Araştırmaları Adölesanlar ve Riskli Toplumlar Koordinatörü Lale Say, gerekli gebelik ve yenidoğan hizmetlerinin yüzde 87'sinin ebeler tarafından yapılabildiğini belirterek, "Bilgili ve becerili ebeler, doğum sırasındaki ölüm riskini azaltıyor. Kaliteli ebelik hizmetleri, anne ve bebek ölümlerinin 3'te 2'sini önlüyor." dedi.

İstanbul Medipol Üniversitesi tarafından "Ebeler İçin Uzman Eğitim, Hayat İçin Sağlıklı Bir Adım" temasıyla düzenlenen "2. Uluslararası İstanbul Ebelik Günleri", üniversitenin Kavacık Güney Kampüsü Konferans Salonu'nda başladı.

Açılış oturumuna İstanbul Medipol Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. Gazi Yiğitbaşı, Medipol Eğitim ve Sağlık Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Özer Koca, Rektör Prof. Dr. Sabahattin Aydın, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Ceran ile yurt genelinden 700'e yakın ebe ve ebelik öğrencisi katıldı.

DSÖ Üreme Sağlığı ve Araştırmaları Adölesanlar ve Riskli Toplumlar Koordinatörü Lale Say, konferanstaki konuşmasında, sürdürülebilir kalkınma hedefleri içinde yer alan "anne ölümlerini azaltma" ve "doğum sırasında eğitimli/beceri sahibi bir sağlık personelinin bulunması" hedeflerine işaret ederek, Türkiye'de eğitimli sağlık personeli olmayan doğumların sayısının çok az olduğunu, "ebelik ve doğum sırasında yardımcı personel hedefi"nin dünya için önemli olduğunu anlattı.

Dünyada tüm doğumların üçte birinin ebe veya sağlık çalışanı olmadan gerçekleştiğini aktaran Say, "Gerekli gebelik ve yenidoğan hizmetlerinin yüzde 87'si ebeler tarafından yapılabiliyor. Bilgili ve becerili ebeler, doğum sırasındaki ölüm riskini azaltıyor. Kaliteli ebelik hizmetleri, anne ve bebek ölümlerinin 3'te 2'sini önlüyor. Ebeler yeterliliğe dayalı ve düzenli hizmet içi eğitim ve destek görmelidir. Ekip çalışması ve uygun malzeme de gerekli." dedi.

Say, ebe odaklı sağlık hizmetinin olumlu etkilerini, "anne ve bebek ölümlerinde azalma", "erken doğum ve düşük doğum ağırlığında azalma", "doğum sırasında daha az tıbbi girişim", "daha iyi psikososyal sonuçlar", "daha uygun doğum aralıkları ve aile planlaması yöntemleri kullanılması", "daha çok ve uzun süreli emzirme" şeklinde sıraladı.

Kaliteli ebeliği, "kadınlar, yeni doğanlar ve aileler için bilgi, şefkat ve empati içeren sağlık hizmetinin sunulması" şeklinde açıklayan Say, şunları söyledi:

"Gebeliğin başından itibaren ebe odaklı sistem olursa kadınlar doğuma o ebeyle devam ediyor, çünkü süreci bozmamak istiyorlar. Ebe odaklı sistemle yüzde 16 daha az bebeği kaybetme riski, yüzde 15 daha az bölgesel analjezi uygulama durumu, yüzde 24 daha az erken gebelik riski ve yüzde 16 daha az epizyotomi riski var. Bütün araştırmalarda ebe odaklı sistemde, medikal doktor odaklı sisteme göre kadınların hizmetten tatmin olmaları çok daha yüksek bulunmuş, aldıkları açıklamalar, doğuma hazırlanma ve kendilerini kontrol altında hissetme açısından."

Lale Say, ebeliğin güçlendirilmesinin, tüm dünyada anne, çocuk ölümleri ve hastalıklarının azaltılması için gerekli olduğunun altını çizdi.

- "Ebeliğin sağlık sistemindeki konumu çok daha farklı olabilir"

İstanbul Medipol Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sabahattin Aydın, açılıştaki konuşmasında, genellikle tarihi geçmişi ve sağlık mesleği olarak bilinen ebeliğin, bunların ötesinde bir önemi olduğuna işaret ederek, "Klinik sağlık mesleği olarak da gebeyi evinden hastaneyi taşırken, doğumhaneden hızlıca geçirip ameliyathaneye sokunca ebeyi dışarıda bırakarak, ebeliğin büyük bir yara almasına yol açtık. Gebenin ameliyathaneye girmesi yanlış bir şey değil, aslında sezaryen hayat kurtaran bir ameliyat ama uygun yerde uygun endikasyonlar görüldüğünde." dedi.

Sağlık sisteminin performans göstergesi olarak "anne ölümü" ve "yenidoğan bebek ölümleri dahil çocuk ölümleri"nin yer aldığına değinen Aydın, şunları söyledi:

"Hem anne hem çocuk ölümleri bizzat ebelerin faaliyetiyle önlenebilen iki kritik göstergedir. Ebenin çok aktif ve başarılı olduğu bir sağlık sistemi, en temel sağlık göstergelerinin en kestirme yoldan düzeltilebileceği bir sistemdir. Ebeliği sadece bir klinik meslek olarak değil, halk sağlığı mesleği olarak da görmek lazım. Bu açıdan bakılabilirse ebeliğin sağlık sistemindeki konumu ve yeri çok daha farklı olabilir."

- "Çalışmalar güvenlik açısından fark olmadığını gösteriyor"

Sheffield Hallam Üniversitesinden Prof. Hora Soltani, hamileliğin güvenli olması için kadınlara mutlaka güvenli ve yeterli bir çevre sunulması, bunun devamının da gelmesi gerektiğini dile getirdi.

"Ebelik devamlılık bakım modeli"ne ilişkin bilgi veren Soltani, ebelerin anahtar hizmet verici olduğu sistemin doktorları ayrıştırmadığını, tıbbi bakımla ilgili konulardan doktorlar sorumlu olduğunu anlattı.

Soltani, modelin felsefesini, "normallik, devamlılık ve kadınların özerkliği" şeklinde açıklayarak, "Kadınlar hastaneye gidiyor ve bazen yanlarına ebe alınmıyor. O zaman etkileşim de sağlanamıyor ve devamlılık gerçekleştirilemiyor. Kendimize ebe diyorsak, kadınlarla ortaklık kuramayacaksak, onlara bakım veremeyeceksek, yapmaları gerekeni anlatamayacaksak, bazı kararları veremeyeceksek, bu mesleğimizi yapamadığımız anlamına gelir." diye konuştu.

Kadınlara yönelik bakımı, "saygı dolu ve onurlu bir bakım" olarak adlandırmak gerektiğini belirten Soltani, "Kadınlar o kadar hassas durumlardan geliyorlar ki bazen hak ettikleri onurlu bakım onlara verilemiyor veya ona ulaşamıyorlar. Bu işin eğitimini alan insanlar olarak mutlaka bu özeni göstermeliyiz." dedi.

Soltani, yapılan çalışmanın sonunda kadınlara yönelik ebelik bakımıyla medikal model arasında fark olmadığını gördüklerini aktararak, şunları paylaştı:

"Ebenin bulunduğu ve doktorun bulunduğu doğumlar arasında düşük kiloda doğan bebekte, yenidoğanlarda yoğun bakıma alınma konusunda fark görmedik. Güvenlik açısından iki model de güvenli çıktı. Bazı insanlar ebe doğumunun güvenliğini sorguluyorlardı. Çalışmalar da gösteriyor ki ikisi arasında güvenlik açısından fark yok. Ebeler doğuma dahil olduğunda yenidoğan ölümü, fetüs ölümü azalmış, erken doğumun sayısı düşmüş. Bölgesel anestezi veya epidural gibi konularda daha az vaka görülmüş. Kadınlar ebeyle yakınlaştıkça daha da rahatlamışlar, anestezi daha az kullanılmış veya kullanılmamış. Sadece ebeler dahil olduğunda 30 dakika daha uzun bir doğum süresi olmuş. Genel çerçeve bakacak olursak bir sürü iyileştirme yapıyorsa ebelerin dahil olması, 30 dakikayı değil tabii ki faydalarını tercih ederiz."

- "Gebelerin başrolde olduğu doğal doğumlarla sezaryen oranları düşecek"

Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erdoğan Kunter, programın gelecek yıllarda dünyanın birçok bölgesinden gelecek katılımcılarla çok daha büyük bir organizasyon hüviyetine bürünebileceğini söyledi.

İstanbul Medipol Üniversitesi Ebelik Bölümü Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Asiye Ayar Kocatürk, gelecekte ebelik mesleğinin hak ettiği yere geleceğine inandığını ifade ederek, gebelerin başrolde olduğu doğal doğumlarla sezaryen oranlarının düşeceğinin altını çizdi.

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :