İran ile nükleer müzakerelerde sona yaklaşıldı

İran ile nükleer müzakerelerde sona yaklaşıldı

İran ile 5+1 ülkeleri arasında 12 yıldır süren nükleer müzakerelerde sona yaklaşıldı

LOZAN (AA) - Betül YÜRÜK- İran ile BM (Birleşmiş Milletler) Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri ABD, Rusya, İngiltere, Fransa ve Çin ile Almanya'dan oluşan 5+1 ülkeleri arasında yürütülen müzakerelerde sona yaklaşılırken taraflar üzerindeki baskı da artıyor.

31 Mart'ta varılması hedeflenen çerçeve anlaşma için son bir ay içinde dört kez bir araya gelen taraflar için artık karar zamanına sadece bir gün kaldı.

Nükleer müzakereler kapsamında İsviçre'nin Lozan kentinde dışişleri bakanları seviyesinde yürütülen görüşmelerin son turunda yetkililer, 12 yıldır devam eden görüşmelerde sona yaklaşıldığını ve anlaşmaya daha önce hiç bu kadar yakın olmadıklarını ifade ediyor. 

Hem İran hem de ABD'li yetkililer son haftalarda hız kazanan müzakerelerde çok önemli gelişmeler kaydedildiği konusunda ortak bir söylem kullansa da, bazı kritik konular üzerinde taraflar arasında görüş ayrılıkları sürüyor. 

Nükleer silah edinmeye çalıştığı gerekçesiyle İran'a yönelik yaptırımlar ve anlaşmaya varıldığı takdirde bu yaptırımların nasıl kaldırılacağı tarafların odaklandığı kilit konu olarak dikkati çekiyor.

 İran, nükleer anlaşmaya varılması için yaptırımların tamamının tek seferde kaldırılmasını şart koşuyor ancak 5+1 ülkeleri yaptırımların aşamalı olarak kaldırılması gerektiği görüşünü savunuyor. 

5+1 ülkelerinden ABD ve Fransa arasında da yaptırımların hangi aşamada kaldırılması da dahil bazı anahtar konular üzerinde görüş ayrılıkları olduğu biliniyor. 

  İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, ülkesinin nükleer müzakereler konusundaki tutumununa ilişkin ABD Devlet Başkanı Barack Obama'ya bir mektup göndermiş,  Rusya, Çin, İngiltere, Fransa ve Almanya devlet başkanları ile telefonda görüşmüş ve bu "olağanüstü fırsatın" kaçırılmaması gerektiğini ve İran'a yönelik uygulanan bütün yaptırımların kaldırılması çağrısında bulunmuştu. 

- "Anlaşmaya çok yaklaştık" 

 İngiltere, Fransa ve Almanya'dan oluşan E-3 grubunun 2003 yılında İran ile başlattığı müzakereler, 10 yıl askıda kalmış, Batı tarafından ılımlı olarak nitelenen Hasan Ruhani'nin cumhurbaşkanı seçilmesi sonrasında İran, 2013 yılının kasım ayında Batı ile yeniden müzakere masasına oturmuştu. 

Taraflar arasında Kasım 2013'te Cenevre'de imzalanan ve 20 Ocak 2014'te yürürlüğe giren altı aylık geçici anlaşmanın süresinin dolmasına saatler kala görüş ayrılıkları giderilemediği için anlaşmanın 24 Kasım'a kadar uzatıldığı duyurulmuştu. 

Avusturya'nın başkenti Viyana'da yaklaşık 10 ay süren nükleer müzakerelerin planlanmış son turunun tamamlanmasının ardından 24 Kasım 2014'te yine görüş ayrılıkları nedeniyle müzakereler 1 Temmuz 2015'e kadar uzatılmıştı. 

Taraflar arasında son bir yıldır devam eden yoğun diplomasi trafiğinin ardından, yetkililer anlaşmaya çok yakın olduklarını belirtiyor. 

Görüşmelere, pazar günü en son katılan İngiltere Dışişleri Bakanı Philip Hammond, "Birkaç saat içinde anlaşmaya varacağımızdan çok umutluyum" demişti. 

Almanya Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier ise son 12 ayda gelinen noktaya ve tarafların ortaya koyduğu ciddi iradeye bakıldığında "oyunun sonuna yaklaşıldığını" ifade ederken, Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ise anlaşmaya varılması konusunda "iyimser" olduğunu ve "anlaşmaya çok yaklaştıklarını" söylemişti. 

 Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius da İran ile varılacak anlaşmanın içeriğinin, takviminden daha önemli olduğuna dikkati çekerek, "Sağlam bir anlaşmaya varılması arzusu ile buraya geldim" ifadesini kullanmıştı.

İran Dışişleri Bakanı Zarif ise, İran'ın kendisinden beklenen esnekliği gösterdiğini ve iyi bir  anlaşmaya hazır olduklarını belirterek, karşı tarafa da gerekli esnekliği göstermesi çağrısında bulunmuş ve "karşı tarafın hazırlanmasını bekliyoruz" şeklinde konuşmuştu. 

- Teknik konular

Görüşmelerde öne çıkan önemli konu başlıklarından biri, hala inşaat aşamasında olan ve bittiğinde yıllık iki atom bombası anlamına gelecek 9-10 kilogram plütonyum üretme kapasitesine sahip olacak Arak ağır su reaktörü ve yerin 90 metre altına inşa edilmiş ve dışarıdan gelecek saldırılara karşı korunaklı durumda olan Fordo nükleer tesisinin geleceği. 

ABD, İran'dan uranyum zenginleştirme gücünü 10 yıl içinde yükseltmemesini,  İran'ın nükleer silah araştırma ve geliştirme çalışmalarını en az 12 aylığına ertelemesini ve İran'ın uranyum zenginleştirme düzeyini yüzde 5'in altında tutmasını talep ediyor.

İran ise Arak ağır su reaktörü ve Fordo'daki uranyum zenginleştirme tesislerinin korunması konusunda ısrarcı davranıyor. Anlaşmazlıklara rağmen İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Ali Ekber Salihi, teknik konuların yüzde 90’ında anlaşma sağlandığını ifade etmişti. 

- Kerry, ABD'ye dönüşünü erteledi

Nükleer müzakerelerinin son turunda, Almanya Dışişleri Bakanı Steinmeier ve Fransız mevkidaşı Fabius, Kazakistan'a yapmayı planladıkları bir geziyi iptal etti. Kerry de, ABD'deki bir programını iptal ederek salı günü sonlanacak görüşmeler için Lozan'da kaldı. 

Kerry, mart ayının başında görüşmelerin bir daha uzatılamayacağını belirterek İran'ın kendisinden beklenen kararları almaması durumunda görüşmelerden çekileceklerini söylemiş, İran da aynı tepkiyle karşılık vererek görüşmelerden çekilebileceğini ifade etmişti. 

Nükleer müzakerelerin başarısız olması durumunda İran'ın öncekinden daha kapsamlı ekonomik yaptırımlara maruz kalması bekleniyor. 

 

Kaynak:Haber Kaynağı