İnanç özgürlüklerinin gündemi Genel seçim

İnanç özgürlüklerinin gündemi Genel seçim

Konya İnanç Özgürlükleri Platformu, 403. hafta basın açıklamasını gerçekleştirdi. Platformun bu haftaki konusunu Suudi Arabistan'daki camiye yönelik bombalı saldırı ve 7 Haziran'da gerçekleştirilecek genel seçimler oluşturdu.

Konya İnanç Özgürlükleri Platformu adına konuşan Bayram Vanlı, "İslam dünyasının son zamanlarda içine düştüğü en önemli buhranlardan birisi de iç savaş nedeniyle kutsalların ayaklar altına alınmasıdır" dedi. Vanlı, "Taraflar, içine düştükleri tekfir ve ötekileştirme hastalığından dolayı islamın temel değerlerini muhalif gruplar da gördüklerinde, İslam'a ait kabul etmeksizin onları yok etmeye, onlarla savaşmaya gayret içerisindedirler. Bu değerlerin İslam'a ait değerler olduğunu bir yana bırakarak muhaliflere ait değerler şeklinde adlandırıyor ve adlandırmayla da onları ortadan kayırabiliyorlar. Allah'a ibadet edilen kutsal mekânlar hiçbir şekilde herhangi bir mezhebe, herhangi bir kavme veya gruba ait telâkki edilemez iken bu camileri mezheplerin grupların isimlerine sıfatlayarak saldırı mekânı haline getirdiler. Son 10 yıl içerisinde yüzlerce camiye yapılan saldırı en son Suudi Arabistan’da camiye yapılan saldırı ile boyutlarının ne kadar kötü konuma ulaştığını ortaya koymuş oldu. Hiçbir şekilde camilere yapılan saldırılar, bunları kim hangi sebeple yapıyorsa her birisini şiddetli bir şekilde reddediyoruz. Camilerimiz dinimizin kutsal mekânlarıdır. Herhangi bir mezhebe nisbet edilemezler. Herhangi bir sebeple de onlara saldırılamaz" ifadelerini kullandı. 7 Haziran'da gerçekleştirilecek seçimle ilgili de açıklamada bulunan Vanlı, şunları kaydetti: "Ülkemizde yapılan seçim, bu seçime kanın bulaşması, ülkede meydana gelecek olaylar açısından tedirginlik meydana getirmektedir. Muhalif iki partinin seçim çalışmaları esnasında taraflardan birinin öldürülmesi, seçimlerin insanların fikirleriyle değil güç kullanmak suretiyle yapıldığı hususundaki fikirleri pekiştirmektedir. Seçimler özgürce bir fikrin veya düşüncenin seçilmesi olmadığını bildiğimiz halde seçim oyunun kana bulanması rahatsızlık vericidir. Seçim oyunlarına kanın bulaştırılması gruplar arasındaki kin ve nefreti artıracak, tedavisi zor olan hastalıklar meydana getirecektir. Siyasal faydalar elde etmek için kan dökülecek ve siyaset kanın gölgesinde kalacaktır. Tarafları ve kamuoyunu bu seçim oyununu fazla abartmamaya ve itidale davet ediyoruz. Seçimlere yaklaşılan şu günlerde ülkemizde okur, yazar, aydınlardan pek çok kişinin siyasal partilere desteklerini ilan etmesi, destek açıklaması moda haline gelmiştir ve İslami camiadan pek çok kişinin de bayatlaşma görüntüsü vermesine dönüşmektedir. Değişik kişi ve kurumlarca yapılan bildirilerde kullanılan üslup İslami camianın düşünce ve fikir yapısına uygun olmayan kelimeler üzerine inşa edilmektedir. İnanç dünyamızda ve fikirlerimizde bu türden kavramların kullanılması kabul edilemez bir durumdur. İslam'dan kaynaklanmayan, kabulü mümkün olmayan, doğrulukları tartışma konusu olan fikirlerin altına imza atmayı doğru bulmuyoruz. Bu türden bildirileri desteklemeyenlere yönelik ötekileştirici baskı uygulanmaktadır. Yapılan baskılar kabul edilebilir bir şey değildir" dedi. Ferit Hepokur-Memleket