İkindi sohbetlerinde ‘İkinci Kılıçarslan’ konuşuldu

İkindi sohbetlerinde ‘İkinci Kılıçarslan’ konuşuldu

Bayraktar: “Kendi Tarihimizi Bilmiyoruz, yabancıların yazdığı tarihi okuyoruz.”

 

Konya Büyükşehir Belediyesi ile S.Ü. Selçuklu Araştırma Merkezi ve Konya Fikir ve Sanat Adamları Derneği’nin ortaklaşa düzenlediği Yaşayan Konya Hafızası İkindi Sohbetlerinde bu hafta Hasan Bayraktar,  Selçuklu Sultanlarından II.Kılıçarslan’ı anlattı.

İkinci Kılıçarslan’ın son derece siyasî bir zekâya sahip olduğunu söyleyen Tarih öğretmeni Hasan Bayraktar, “Zaman zaman kurnazlık noktasında manuele de geçebilecek bir yapıdadır. Siyaseti çok iyi b.ilen bir devlet adamıdır. Ömrünün son döneminde ülkeyi on bir oğlu arasında paylaştırıncaya kadar geçecek sürede gerçekten çok başarılı bir devlet adamı, asker ve politikacıdır.”dedi. Yazdığı İkinci Kılıçarslan’ı anlatan romanında, olaylara İkinci Kılıçarslan’ın gözüyle baktığını ifade eden Bayraktar, “Türk devlet geleneğinde devlet, hanedan üyelerinin ortak malıdır. Dolayısıyla her oğulun devlet yönetiminde hakkı vardır. İslâm öncesi Türk devletlerinde de böyledir, İslâmî dönem Türk devletlerinde de böyledir. Osmanlı’da da böyledir. Ama Osmanlı tahta geçme usulünü, veraset anlayışını değiştirmiştir. Devlet hanedan üyelerinin ortak maldır anlayışından, devlet hükümdar ve oğullarının ortak malıdır anlayışını getirmiştir Sultan Birinci Murad. Daha sonra Fatih Sultan Muhammed döneminde kardeş katli meselesi getirilmiştir. Daha sonraki Birinci Ahmed dönemi 1600-1611 yıllarında Ekber erşed sistemi; yani Hanedan’ın en büyük ve en akıllısının tahta geçmesi uygulaması getirilmiştir. Türk Tarihi veraset sisteminde bu tip değişiklikler olmuştur; ama Türkiye Selçuklu devleti’nde henüz böyle bir yapı yoktur. Yani özellikle Osmanlılara kadar olan Türk devletlerinde merkezî otorite güçlü değildir. İslâm öncesi Hunlar, Göktürkler, Uygurlar gibi Türk devletlerinde de böyle, Osmanlılara kadar olan ilk Müslüman Türk devletleri olan Karahanlılar, Gazneliler, Selçuklular,  Türkiye Selçuklularında da böyledir. Türk Tarihi içerisinde merkezî otoriteye en çok önem veren devlet Osmanlı Devleti olmuştur.”dedi.

Hayata bakış açısının, felsefesinin sadaka-î cariye oluşturacak hayırlı eserler bırakmak olduğunun altını çizen Tarih öğretmeni Hasan Bayraktar, şanlı ecdâdının hatalarıyla kusurlarıyla ama yaptıkları güzel ve hayırlı işlerle var olduğuna inandığını söyledi ve “Bir yabancının bakış açısıyla ecdâdımı değerlendirecek olursam, onlara karşı haksızlık etmiş olduğumu düşünüyorum. Bu yüzden de eserlerimi kaleme alırken kendi penceremizden, bir Müslüman Türk’te olması gereken bir bakış açısıyla kaleme alıyorum. Bu benim doğrularımdır ve başkalarının doğrularına tabi olmak zorunda değilim. Yani bizden olmayan birilerinin oluşturduğu kalıplara mecbur değiliz, biz kendi yerli ve millî kalıplarımızı oluşturmak zorundayız. Hakkı tutacak, hakkı kaldıracak ve hakkı her zaman yeryüzünde hâkim kılmaya çalışacağız. İkinci Kılıçarslan çok büyük bir devlet adamıdır; ama insan solarak onun da hataları vardır. İnsanları biraz da böyle görmek gerekir. Hele hele devlet yönetenlere bakarken, şurada da şu hatayı yaptı diyebilmek lazımdır. Sonuç itibariyle onun en büyük hatası ülkeyi on bir oğlu arasında paylaştırması olmuştur. Halbuki bütün mücadelesi Anadolu Türk Birliğini kurmak idi. Çocuklarının kendisine tâbi olacağını düşünüyordu. Ama şeytan, nefis, fitne durmuyor ve hızla büyüyor. Oğlu Kudbeddin Melikşah’ın kendisine karşı başkaldırısı, daha sonra Kayseri’yi almak istemesi ve daha sonra diğer oğluyla mücadelesi; en son kılıçarslan’ın Uluborlu’da Gıyaseddin Keyhüsrev’le birlikte Konya’ya Kudbeddin Melikşah üzerine geliyor, Kudbeddin Melikşah Konya’dan kaçıp Aksaray’a gidiyor. Kılıçarslan, Aksaray önlerinde oğlu Kudbeddin Melikşah’la mücadele ederken yetmişli yaşlarının üstünde hayata gözlerini yumuyor.”dedi. Tarihin tekerrürden ibaret olduğuna dikkat çeken Bayraktar, “Biz kendi tarihimizden bîhaberiz, kendi tarihimizi bilmiyoruz. O kadar zengin ve köklü bir tarihimiz var ki; sadece ‘Köklü bir tarihimiz var’ kısmını almışız, fakat ayrıntılarına inmediğimiz için ne yazık ki hâlâ yabancıların yazdığı tarihi okur olmuşuz.”dedi.  Roman tadındaki programa Koyunoğlu Müze ve Kütüphane Müdürü Hasan Yaşar, Konya Basın Yayın ve Enformasyon İl Müdürü Cemil Paslı,  Aliya İzzet Begoviç Camii Yaşatma Derneği başkanı İbrahim Günay, Yazarlar Kazım Öztürk, Ömer Lütfi Ersöz, İhsan Kayseri, Mustafa Balkan, basın mensupları ve kültürseverlerin katıldığı program sonunda konuşmacı Hasan Bayraktar’a müze ve kütüphane müdürü Hasan Yaşar tarafından günün anısına kültür yayınları takdim edildi. Haber Merkezi

 

ikindi-sohbetlerinde-‘ikinci-kilicarslan’-konusuldu-(2).jpg