KİLİS (AA) - RIDVAN KORKULUTAŞ - Öğretmenlik yaptığı 1980 askeri darbesi döneminde, imam hatip öğrencilerinin yaşadıkları sıkıntıları bir nebze olsun gidermek için başladığı "hayır yolculuğunu" 36 yıldır sürdüren 70 yaşındaki Hanifi Kırmızı, ülkelerindeki iç savaştan kaçarak Kilis'e yerleşen Suriyeliler başta olmak üzere ihtiyaç sahiplerinin yardımına koşuyor.

İlerleyen yaşına rağmen Kilis sokaklarında yardım bekleyenlerin imdadına koşan ve görenlerin hemen etrafını sardığı Hanifi Kırmızı'nın hayırseverlik öyküsü, 36 yıl önce 1980 askeri darbesi ile başladı.

Darbenin ardından, öğretmen arkadaşları ile sıkıntı yaşayan imam hatip öğrencilerine merhem olmaya çalışarak başladığı yardımlarını, adeta yaşam kaynağı haline dönüştüren 4 çocuk babası Kırmızı, gece gündüz demeden hayırseverlerden temin ettiği malzemeleri ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor.

Kilis'te özellikle Suriyeliler arasında "Hanifi dede" olarak tanınan Kırmızı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1980 darbesinin ardından yaşanan sıkıntılar nedeniyle öğretmen arkadaşlarıyla bir araya gelerek imam hatip öğrencileri için yardım çalışmaları düzenlediklerini söyledi.

Bu dönemden sonra kimi zaman yardım kuruluşları aracılığıyla kimi zaman da bireysel olarak yardımlarını sürdürdüğünü anlatan Kırmızı, ardından Suriyelilerin iç savaş yüzünden kente gelmesiyle kendi çabasıyla bu kişilere destek olmaya çalıştığını, muhtaçların imdadına koşmanın adeta bir yaşam biçimi haline geldiğini ifade etti.

- "Mahalle mahalle Suriyelileri tespit ettim"

Kendisini kırmayacak, maddi durumu iyi vatandaşları ihtiyaç sahibi ailelere yönlendirdiğini dile getiren Kırmızı, şunları kaydetti:

"Suriye'de başlayan iç savaş sonucu Suriyeliler Kilis’e geldi. Ben de ilk olarak Kilis haritasını elime aldım, mahalle mahalle Suriyeli aileleri tespit ettim. Gelen kişilerin barınma, gıda gibi ihtiyaçları noktasında aracı olmaya çalıştım. Ben bir derneğe veya bir kuruluşa bağlı olarak çalışmıyorum. Hayırsever tanıdığıma derim ki 'şu evde bir ihtiyaç var buraya yardım edeceksin.' Onlar da 'Yok' diyemiyorlar bana. Şimdiye kadar 'Yok' diyeni görmedim. Mesela geçen günlerde Konya'dan bir arkadaşım 700 bin liralık bir yardım gönderdi. Beni tanıdıkları için yapacağı yardımları bana ulaştırıyorlar. Sivas'ta ve Kayseri'deki arkadaşım adak adamış mesela. Telefon ediyorlar bana 'Hocam bizim bir adağımız var, kes dağıt' diyorlar. Bu şekilde yardıma muhtaç inanlara ulaştırıyoruz. Bazen de Suriyeliler kendileri gelip beni buluyorlar. Benim tespit etmeme gerek kalmıyor."

- "Manevi hazzı izah edemem"

İslam dinine göre ihtiyaç sahiplerine yardım yapmanın önemine dikkati çeken Kırmızı, bu çabaların kendisine büyük bir huzur verdiğini dile getirdi. Kırmızı, "Bu yaptıklarımın bana verdiği manevi hazzını izah edemem. Bir huşu, bir huzur, akşam olduğunda bir rahatlık hissediyorum. Bir çocuğun gülümsemesini gördüğümde dünyalar benim oluyor." dedi.

Gece gündüz demeden ihtiyaç sahiplerine ulaşmaya çalıştığını anlatan Kırmızı, zaman zaman sabaha kadar yardım dağıttığı günler olduğunu belirtti.

- "İlk onun kapısını çalarız"

Kırmızı'nın yardımda bulunduğu Suriyelilerden Sabih Hamaraşi (68) 5 sene önce Azez’den Kilis’e geldiklerinde, kendilerine Hanifi Kırmızı’nın yardım ettiğini dile getirerek, "Benim hiç kimsem yok. Ne eşim ne de çocuklarım var. Bu dede olmazsa bana hiç kimse bakmaz. Bizim için her şey yapıyor, eline ulaşan bütün yardımları bize veriyor. Allah razı olsun kendisinden. Allah kendisine hacca gitmeyi nasip etsin." diye konuştu.

Emine Cüneyd de (38) Suriye'deki iç savaştan kaçtıktan sonra Kilis'e gediklerinde, maddi olarak çok sıkıntı çektiklerini söyledi.

Yaşadıkları sıkıntıları Hanifi dede sayesinde atlattıklarını vurgulayan Cüneyd, "Yaşına rağmen bizim için sürekli koşturuyor. Allah ona güç kuvvet ve ömür versin. Bizim bir ihtiyacımız olduğunda ilk onun kapısını çalarız." ifadesini kullandı.

Adle Durmuş (65) da Hanifi Kırmızı'nın kendileri için yardım temin etmeye çalıştığını kaydederek, "Hanifi dede gibi insan bulunmaz. 5 senedir bize bakıyor. Eline ne geçerse bize dağıtır. Başka mahalleye taşındık, oraya gelip bize yardımları yine veriyor. Suriye'den buraya geldiğimizde sadece üzerimizdeki kıyafetlerimiz vardı. Şimdi çok şükür bir sıkıntımız yok." dedi.

AA