İhsan Özkes: Ben CHP'nin kara kutusuyum

İhsan Özkes: Ben CHP'nin kara kutusuyum

Kanal A ekranlarında yayınlanan Türkiye'nin Seçimi programına konuk olan İhsan Özkes CHP'den ayrılık süreci ve sonrasında yaşananları anlattı. Özkes, Kılıçdaroğlu'nu ve CHP'yi topa tuttu.

İşte İhsan Özkes'in o açıklamaları,

İhsan Özkes 'U' dönüşü mü yaptı?

 "Arapça bir tabir vardır. Ehil olan bilir. Aslında Türkçesi de meşhurdur malumdur. Yani her şey aslına rücu eder. Aslında benim döndüğüm yok. U dönüşü falan da yaptığım yok. Ben İhsan Özkes olarak nerdeysem oradayım. Ben başladığım yerde değil. Bulunduğum yerdeyim. Olmam gereken yerdeyim. Yani ben farklı düşüncede, farklı bir şeyde değildim. Ancak CHP'de iken CHP'nin politikalarından bir kısmına uymadım ya da karşıydım. Ama bazı politikalarında da yer aldık. Ve ben CHP'den ayrılalı 40 gün olmuş. Dolayısıyla CHP'den ayrıldıktan sonra hala benim CHP'li gibi davranmamı beklemek abestir. Ben CHP'den ayrıldıktan sonra CHP'li gibi davranacak olsaydım neden ayrıldım?"

CHP Özkes'in ayrılışını neden kabullenemiyor?

"Şimdi CHP'liler şoktalar. Nasıl olur diyorlar. Ve CHP'liler olayları makul ve mutedil olarak, analiz edemiyorlar. Beni bağışlasınlar. Niçin diyeceksiniz? Şimdi bu u dönüşü sözü neden ediliyor? 30 Ağustos'ta Zafer Bayramı'nda Cumhurbaşkanımızın verdiği resepsiyona neden katıldı diye u dönüşü diye veriyorlar. Allah aşkına şöyle bir düşünce olabilir mi?

Bağımsız bir Milletvekili saygıdeğer Cumhurbaşkanımızın gönderdiği davete icabet ederek, 30 Ağustos Zafer Bayramı'nda milli bir günde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde verilen resepsiyona katılmış. Şimdi bunun neresi yanlış. Neresi ayıp? Neresi anlaşılmaz?

Şimdi bakınız Sayın Kılıçdaroğlu. Eski Genel Başkanım. Şayet Cumhurbaşkanı hükümet kurma görevini kendisine vermiş olsaydı. O hükümet kurma görevini almak üzere daha önce de 7 Haziran'daki açıklamasında da ben oradaydım, "Asla çıkmayacağım Saray'a" dedi. Ama eğer kendisine görev verilecek olsaydı, çıkacaktı. Çıkacağını hem kendisi açık seçik ortaya koydu. Hem de kendisini temsil eden CHP Grup Başkan Vekilleri ve sözcüleri Sayın Kılıçdaroğlu'nun kendisine hükümet kurma görevi verilmesi halinde Saray'a çıkacağını deklere ettiler. Şimdi aynı CHP'li şu kafaya bakın. Diyorlar ya CHP kafası diye.

Hükümet kurma görevi Sayın Kılıçdaroğlu'na verilseydi. Sayın Kılıçdaroğlu'nun çıkacağını ballandıra ballandıra anlatıyorlar. Kendilerinden ayrılmış üzerinden 40 gün geçmiş, İhsan Özkes'in efendim Saray'a çıkması (onların tabiriyle) Külliye'ye çıkmasına veryansın ediyorlar ve u dönüşü diyorlar. Yani bu çok anlamsız. Şunu söylemek istiyor CHP, "Bizim menfaatimiz olursa biz çıkarız"

"CHP'nin bir nevi kara kutusuyum ben"

"Bakıyorsunuz ki bir araya gelmesi mümkün olmayan ayrı dünyaların insanları, Tayyip Erdoğan düşmanlığında birleşmişler. Tayyip Erdoğan düşmanlığı bunları ciddi şekilde dost etmiş. Birbirlerine kaynaştırmış. Bağışlasınlar o başlığı atanlar. Ben 6 sene CHP'nin Parti Meclisi Üyesi olarak bulundum. 4,5 yıla yakın da Milletvekili olarak bulundum. Ve o partinin mutfağı içerisinde bulundum. Dolayısıyla bir nevi kara kutusuyum ben. Onun için benim bildiklerim benim gördüklerim nedeniyle söylüyorum bunu. Gerçi bunu 78 milyon halkımız da biliyor. Biz nezaketimizden dolayı, bir din adamı olarak ve siyasetçi olarak insanları kırmayan, kucaklayan, incitmeyen tavrımızı yürütüyoruz ama tabi onlar gazeteler aracılığı ile çok çirkin, yani söyledikleri sözleri kendilerine ait onların. Yani bir 5-10 yıl öncesine baksınlar kim u dönüşü yapmış.

"Bunların Peygamber sevgisi falan yok"

"Şimdi ben geçmişte CHP içerisinde iken bir konuşma yaptım. Şayet bugün Hz. Peygamber Efendimiz yaşasaydı o Saray'a gitmezdi. Çünkü o Saray'da israf var. İsraf haramdır gibi bir cümle var. Şimdi ben Külliye'den ayrılırken bir tweet attım. Dedim ki, "Sayın Cumhurbaşkanımızın vermiş olduğu 30 Ağustos Zafer Bayramı resepsiyonundayım" diye. Yani Külliye'den evime gelmek sanıyorum 15-20 dakika çeker ya da çekmez. Eve geldim Twitter'ı açtım. Bir baktım ki patlamış ortalık. Ciddi bir linçle karşı karşıya kaldığımı gördüm. Ve bu linç edenlerin büyük bir kısmı da geçmişte benim söylediğim, o sözüme atfen, "Efendim dün bunu söylediydin. Bugün sen nasıl gidersin oraya" şeklinde bir davranış sergiliyorlar. Ve hatta 1 saate kalmadı bazı internet siteleri de benim o konuşmamın videosunu koymuşlar.

Onu görünce ben ne kadar anlatsam trollere laf anlatmam mümkün değil. Sonradan ben kim ne kadar atıyor diye düşündüm. İnanır mısınız bunların yarısından fazlası Fethullahçı maalesef. Yani bu alnı secdeye giden, nur yüzlü gözüken bu kardeşlerimiz öyle bir dalalet, öyle bir gaflet, öyle bir hıyanet içerisinde bulunuyorlar ki...

Efendim Marksistle, Leninistle, aşırı Ateistle el ele kol kola, gönül gönüle aynı. Birisi kendi üslübu ile hakaret ediyor. Onlarda onlardan geri kalmıyor. Bunu görünce bende bunların anlayacağı dilde yazdım. Ben Külliye'ye gittiğim vakitte ezan okunuyordu. Hatta hanımla fısıldaştık namazı ne yaparız diye. Sonra baktık bir kısım namaz gittiği belli. O ara ben Abdulkadir Selvi ve Mustafa Karaalioğlu Bey'leri gördüm ve mescidi sordum. Namazı kıldık. Daha sonra resepsiyon alanında program icra edilmeye başlandı. Ve Kur'an-ı Kerim okundu tüm şehitlerimizin ruhu için.  Dua edildi. Ve gerçekten harika bir program oldu. Gurur duydum. Kim gurur duymaz. Yani ben emekli bir müftü olarak. Onun için diyorum kendimi buldum diye.

Şimdi yapılan ikramlara baktım. Çok mütevaziydi. Abartılı bir ikram da yoktu israfta yoktu. Biraz da gerçekten de oradaki havanın Peygamber Efendimizin ruhaniyetine uygunluğunu, işte Peygamber Efendimizin sünnetine uygunluğuna da dayanarak. O saldıranlara da cevap olsun diye dedim ki, "Şayet bugün Hz. Peygamber Efendimiz yaşasaydı kesinlikle orada bulunurdu." Şimdi ben emekli bir müftüyüm. Peygamberimizi siyasete katmak. Peygamberimizi her hangi dünyevi şeylerle zikretmenin doğru olmadığını ben biliyorum.

Yani o mübarek ismi zikretmeyi ben önceden CHP Milletvekili iken kullanarak hata ettim. Yanlıştı o. Kullanmamam gerekiyordu ama kullandım. O zaman bugün Peygamberimiz yaşasaydı gitmezdi dediğimde, "Hz. Muhammed'i sen nasıl oluyor da siyasete alet, edip kullanıyordun" diye kimse söylemedi bana. Bugün bana hücum eden, bugün beni tefe vuran o gafiller o zaman neredeydi? Bunların Peygamber sevgisi falan yok. Allah hepsine hidayet versin. O gün bana neden bir şey demediler? O zaman bana alkış tuttular. Ben onların geçmişteki videoları ortaya sürerek, bir yanlışa yanlışla karşılık verdim. Bana sorarsan, başta da sonda da yanlış yaptım. Yapmamam gerekirdi."

kanalahaber