Konya Büyükşehir Belediyesi’nin Hz. Mevlâna ve Ailesinin Konya'ya Gelişlerinin 790. Yıldönümü dolayısıyla organize edilen programlar başladı.

Bu kapsamda yurt içi ve yurtdışından çok sayıda yönetmen, yapımcı, oyuncu ve çok sayıda sanatseverin katılımıyla bu yıl ilk kez düzenlenen Sufi Sinema Günleri yapıldı.

DİLEĞİMİZ BU TÜR ETKİNLİKLERİN ARTMASIDIR

5 Mayıs’a kadar Büyükşehir Belediyesi Mevlana Kültür Merkezi ve İl Halk Kütüphanesi’nde devam edecek programın açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Nihat Gül, sinemanın bir sanat dalı olmasının yanında kitleleri peşinden sürükleyen etkili bir iletişim, tanıtım ve eğitim aracı olduğunun altını çizdi. Gül, “Medeniyetimizin en önemli alanlarından biri olan sinema diliyle tanıtılması, onun daha geniş kitlelere daha kısa ve etkin bir şekilde ulaştırılmasını sağlayacaktır. Dileğimiz genel etkinliklerin yanında bu tür Sufi Sinema Günleri gibi etkinliklerin sayısının artmasıdır” diye konuştu.

KONYA VE HZ. MEVLANA’NIN ANLAŞILMASINA BÜYÜK KATKI YAPACAKTIR

Konya Valisi Yakup Canbolat, bilgi ve teknoloji çağı olarak nitelenen günümüzde kendi kültür ve manevi değerlerimizi insanlarımıza en uygun iletişim araçlarıyla sunmak durumunda olduklarının altını çizerek, Sufi Sinema Günleri’nin bu konuda önemli katkı yapacağına inandığını dile getirdi. Vali Canbolat, “Büyük kitlelere ulaşabilen iletişim araçlarından biri olan sinema, modern çağımızın gelişmiş ve en etkili sanatların başında gelmektedir. Bu manada Hz. Mevlana ve ailesinin Konya’ya gelişlerinin yıldönümü etkinliklerinin yapıldığı 3-5 Mayıs tarihleri arasında yapılacak Sufi Sinema Günleri’nin hem sinema sanatına hem de Konya’nın dünyadaki özellikli manevi sahibi Hz. Mevlana ve Mevleviliğin anlaşılmasına büyük katkısı olacağını değerlendirmekte ve temenni etmekteyiz” dedi.

TÜRK SİNEMASI ÖNEMLİ MESAFELER ALDI

Konya Büyükşehir Belediye Başkanvekili Mithat Büyükalim de sinema sektörünün insan yaşamındaki etkilerinden söz ederek, “Türk sineması da çok ciddi bir yol aldı. Komşu ülkeler ve özellikle körfez ülkelerde ciddi anlamda seyrediliyor, ülkemize de ciddi anlamda döviz kazandırıyor. Hz. Pirimizin beni en çok etkileyen sözü: ‘İşin Sonunu Düşün’. Üç kelime ama uzun uzun ciltlerle yazılabilecek bir söz. Hz. Mevlana’yı rahmetle minnetle anıyorum. Hz. Mevlana’nın ailesini Konyamıza davet eden Alaaddin Keykubat’ı da rahmetle anıyorum” diye konuştu.

DÜNYA KAPİTALİST BİR SİNEMA BASKISI İLE EZİLİYOR

Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker de Türkiye’de nitelikli insan gücünün her geçen gün artmakta olduğuna vurgu yaparak şunları dile getirdi: “Dünya kapitalist bir sinema baskısı altında eziliyor. Bu alanda çok az sayıda üretimin olduğu ve bizim diyebileceğimiz, bizim kültürümüze hitap eden eserler söz konusu. Bu tür eserleri veren tüm dostlarımıza sanatçılarımıza şükranlarımı arz ediyorum ve bunların sayısını çoğalmasını diliyorum.”

KTO Karatay Üniversitesi Rektörü Bayram Sade, üniversite olarak “Direniş Karatay” filmini sinemaseverlerin beğenisine sunduklarını ve Konya’da kurulan plato ile kıyafetlerin Konya’ya kazandırıldığını dile getirdi. Sade, bu etkinlikle de bu alanda yaptıkları katkıyı taçlandırdıklarını söyledi.

Sufi Sinema Günleri hakkında bilgi veren Konya İl Kültür ve Turizm Müdürü Abdüssettar Yarar ise, bugün başlayan organizasyonun tasavvufa katkılarının yanı sıra önümüzdeki yıldan itibaren verilecek ödüllerle de bu sahada yeni ve kalıcı eserlerin üretilmesine de önemli katkılar sağlayacağının altını çizdi.

Sufi Sinema Günleri’nin bu yılki yönetmen konuğu olan İhsan Kabil de üç gün sürecek organizasyon hakkında bilgi verdi. Konuşmaların ardından sinema sanatı içerisinde tasavvuf, tasavvufi zat, kavram ve kurumları işleyen film, yönetmen, yapımcı, senarist ve oyuncuların katılımıyla başlayan Sufi Sinema Günleri, ünlü yönetmen Semih Kaplanoğlu’nun yönettiği “Buğday” adlı uzun metrajlı filmin gösterimi ile başladı.