İSTANBUL (AA) - KAAN BOZDOĞAN - Tuzla'da Hrant Dink'in çocukluğunu geçirdiği Kamp Armen'in çağdaş mimariyle aslına uygun hazırlanan yeni projesi hayata geçiyor.

Şişli'de 11 yıl önce suikaste kurban giden gazeteci Hrant Dink'in büyüdüğü yetimhane olarak da bilinen ve tamamen yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı 2015'te Ermeni cemaatine iade edilen Kamp Armen'in (Tuzla Ermeni Yetimhanesi) yeni mimari projesi tamamlandı. Şu an atıl duran arazide hayata geçirilecek projeyle birlikte Kamp Armen, yetimhane özelliğini yitirmeden büyük bir "gençlik ve bilişim merkezi" olarak hizmet verecek. Yıl boyunca kesintisiz hizmet verecek merkezin toplumun her kesiminden gençlere yönelik bir "tanışma, buluşma, anlama ve bilme" mekanı olması amaçlanıyor.

İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından geçen yıl aralık toplantısında oy birliğiyle sosyal kültürel tesis alanına alınan ve Tuzla Belediyesinin imar planındaki "idari tesis alanı" şerhini kaldırdığı Kamp Armen'in inşa ve ihya çalışmalarına yakın zamanda başlanılacağı bildirildi. Kamp Armen, açıldığında 12-18 yaş arası gençlere hitap edecek.

- Projenin iki yıl içerisinde tamamlanması planlanıyor

Projenin mimari Kevork Özkaragöz, AA muhabirine, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve Tuzla Belediyesinin projeyi sahiplenerek kendilerini her konuda destekledikleri, çevreyi tehdit eden enkaz halindeki binanın talepleri doğrultusunda İBB tarafından yıkıldığını, arazinin de molozlardan temizlendiğini anlattı.

İdari anlamda hiçbir sorun kalmadığını dile getiren Özkaragöz, Tuzla Belediyesi'nden 3-4 ay içerisinde ruhsatı alıp projeyi hayata geçirmeye başlayacaklarını bildirdi. "Önümüzde hiçbir engel kalmadı. Şimdi projenin hayata geçmesi için maddi desteğe ihtiyaç var." ifadesini kullanan Özkaragöz, bu konuda Ermeni toplulukları ve kurumlar başta olmak üzere her kesimden destek beklediklerine işaret etti.

Özkaragöz, yeni tesis için ilk kazmanın yaza kadar vurulacağını planladıklarını belirtirken, bölgenin yeniden çocuk sesleriyle canlanmasını isteyen vatandaşların da projenin bir an önce bitmesini beklediklerini kaydetti.

İki yıl içerisinde tamamlanması beklenen merkezin 3 bin 200 metrekaresi kapalı alan olmak üzere 4 bin 840 metrekare alanda kurulacağını aktaran Özkaragöz, yerleşkede; 50'si kız olmak üzere 100 kişilik çocuk yatakhanesi, bununla birlikte eğitmen yatakhaneleri, müzik, el sanatları ve becerileri atölyeleri, sergi mekanları, 200 kişilik oditoryum, çok amaçlı salonlar, 80-100 öğrenci kapasiteli bilgisayar destekli proje geliştirme atölyeleri ve idari birimlerin yer alacağına dikkati çekti.

Özkaragöz, yemekhane, kafeterya ve çocuk oyun alanları gibi sosyal tesislerin de merkezde hizmet vereceğini anlatırken, merkez girişinde tarihi yetimhanenin geçmişini ve geleceğini yansıtan 'anı köşesi' olacağını vurguladı.

"Eski kamp alanı yaz kampı gibiydi. Oradaki çocukların da yardımlarıyla imece usulü yapılmıştı." diyen Özkaragöz, yeni merkez binanın çağdaş ihtiyaçlar gözetilerek yapılacağının altını çizdi.

Yeni binanın 2 katlı olacağını ifade eden Özkaragöz, yapılaşma sürecinin bölge mimarisi ve ölçütlerine tezatlık oluşturmayacak şekilde tamamlanacağını vurguladı.

Merkezin yapılması aşamasında tüm ağaçların korunacağını da sözlerine ekleyen Özkaragöz, "Arazideki tüm ağaçlar muhafaza edilecek, ağaçlar projenin hiçbir aşamasında kesilmeyecek. Planlamalar oradaki ağaçlar korunacak şekilde yapıldı. O ağaçlar o dönemde kampta kalan çocuklar tarafından dikilmişti. Böylelikle hem hatıraları hem de ağaçları koruyacağız." dedi.

- Dink'in büyüdüğü yetimhane

İlk olarak 1950’li yıllarda Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi'nin alt katında Anadolu'dan gelen kimsesiz ya da yoksul Ermeni çocukların barınması amacıyla hizmet veren Kamp Armen, hayatını kaybeden gazeteci Hrant Dink'in de yetiştiği yetimhane olarak biliniyor.

O dönem çocukların sayısının artması üzerine Dink'in de aralarında bulunduğu 8-12 yaşlarında 30 çocuğun emeğiyle bir kamp olarak inşa edilen tarihi yetimhaneye 1987'deki Yargıtay kararı ile el konulmuştu.

"Tuzla Ermeni Yetimhanesi" olarak da anılan Kamp Armen, 2015'te tamamen yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kalmış ve sivil toplum kuruluşları bu duruma tepki göstermişti.

Bu olaylar sonrasında hükümet devreye girerek Ermeni Cemaati ve kampı satın alan kişiler arasında görüşmeler gerçekleştirmiş ve tarihi yetimhane, asıl sahipleri olan Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi Vakfına iade edilmişti.

AA