Hobisi sayesinde "kültür evi" açtı

Hobisi sayesinde "kültür evi" açtı

Trabzon'un Of ilçesinde 25 yıldır eski eşya toplayan Ali Çelik, belediyenin temin ettiği binada oluşturduğu "kültür evi"nde geçmişin izlerini bugüne taşıyor - Çelik: - "Burada yapay eşya yok, hepsi zamanında kullanılmış eşyalar, dedelerimizin ve babaanne

TRABZON (AA) - ATİLLA KURTOĞLU - Of ilçesinde yaşayan Ali Çelik, 25 yıldır topladığı eski eşyaları, belediyenin desteğiyle kurduğu "kültür evi"nde sergiliyor.

Halk oyunları öğretmeni ve çay eksperi Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eski eşya biriktirme tutkusunun baba yadigarı köstere (bıçak bileme taşı) ile başladığını belirtti.

Kendi çabasıyla topladığı, zaman zaman da vatandaşların sergilenmek üzere verdiği bin 500'ün üzerindeki eşyayı Of Belediyesinin temin ettiği 150 metrekarelik binada oluşturduğu "kültür evi"nde ziyarete açtığını anlatan Çelik, "Burada yapay eşya yok, hepsi zamanında kullanılmış eşyalar, dedelerimizin ve  babaannelerimizin kullandığı eşyalar. Arkadaşlarım bu tür eşyalarını bana getirdiler, 'sen bunlara iyi bakıyorsun' dediler. Biz bu eşyaların her sene bakımını yapıyoruz. Hiçbir kazanç elde etmeden kültür evinde muhafaza ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Çelik, köylerden topladığı eşyaların tek tek zimmet kaydını tuttuğunu ifade ederek, "Hangi köyden ve kimden ne eşya aldıysak bu eşyanın her bilgisini kaydettik. Böylece burada eşyası bulunanların adı yaşatılmış oldu" dedi.

-"Turistler de büyük ilgi gösteriyor"

Kültür evinin ziyaretçilerden büyük ilgi gördüğünü dile getiren Çelik, "Ziyarete gelen Alman ve Avusturyalı turistler vardı. Rize’ye gidiyorlardı ama burayı görünce çok ilgi gösterdiler, ayrılmadılar. Dışarı çadır kurup bizimle burada yattılar. Çok hoşlarına gitti eşyalar. En son Pakistan’dan ziyaretçilerimiz geldi, muhafaza ettiğimiz paraları görünce kendi paralarını da onların yanına bıraktılar. 'Bizim de bir eşyamız olsun' diyerek bize paralarını armağan ettiler" diye konuştu. 

Kültür evinin temizliği ve bakımını üstlenen Serhat Delireisoğlu ise başlarda çevredekilerin yaptıkları işle ilgili alaycı ifadeler kullandığını ancak eski eşyaları köylerden toplayıp böyle bir yer oluşturduklarını anlattı.

Delireisoğlu, "Köylere çıkıp değirmen çarkları, su kuyusu tahtaları, köstere taşları, kazanlar, bakır tepsiler, kaşıklar, sandalyeler, saz, saatler, gramofon gibi eşyaları çevremizden temin ederek bir araya getirdik. Onlar zaten çürümeye bırakılıyordu, biz de alıp bakımlarını yaparak kültürümüzü yaşatmaya çalışıyoruz" dedi.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı