Hint pazarında önemli fırsatlar

Hint pazarında önemli fırsatlar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yarın başlayacak Hindistan ziyaretinin ekonomik ilişkileri güçlendirmesi bekleniyor- DEİK Türkiye-Hindistan İş Konseyi Başkanı Çelebioğlu:- "Hindistan’ın en çok ithalat yaptığı 25 ülke incelendiğinde Türkiye’nin rahat

YENİ DELHİ (AA) - MUHAMMED ALİ GÜRTAŞ - Türk iş dünyası, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde 30 Nisan-1 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirilecek Hindistan ziyaretinin iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerinin güçlendirilmesine, karşılıklı doğrudan yatırımların artırılmasına ve mevcut problemlerin çözümüne imkan sağlamasını bekliyor.

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-Hindistan İş Konseyi Başkanı Canan Çelebioğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, karşılıklı ticarette Hindistan lehine olan dengenin Türkiye için de sürdürülebilir hale getirilmesi gerektiğini belirterek, "Türkiye’nin 350 milyar doları bulan dış ticaret hacmi içinde Hindistan ile yapılan ticaretin payının yaklaşık yüzde 2 ve Hindistan'ın 700 milyar dolar civarındaki dış ticaretinde Türkiye'nin payının yüzde 1'in altında olması, mevcut potansiyelin çok altında kaldığımızı gösteriyor." dedi.

Çelebioğlu, Asya'nın en büyük pazarı olma yolunda ilerleyen Hindistan'ın 1,3 milyarlık genç nüfusu, hızla büyüyen orta sınıfı, yüksek şehirleşme oranı ve dönüşüm içinde olan ekonomisiyle halihazırda hem gayri safi milli hasıla (GSMH) sıralamasına hem de satın alma gücü paritesine göre dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olduğuna işaret ederek, "Hindistan'ın ihtiyaçlarının doğru analiz edilmesi gerekir. Hindistan'ın en çok ithalat yaptığı 25 ülke incelendiğinde Türkiye'nin rahatlıkla Tayland, Malezya, Güney Afrika veya Avusturalya'nın yerini alabileceğini düşünüyorum." diye konuştu.

Özellikle tarım, hayvancılık, gıda ürünleri, savunma sanayi, petrokimya, inşaat malzemeleri, mobilya, cam ve cama dayalı ürünlerde Türkiye'nin Hindistan için önemli bir tedarikçi olabileceğini vurgulayan Çelebioğlu, bunun için yerel firmalarla yapılacak iş birliklerinin Türk ürünlerinin pazara girişini ve yayılmasını hızlandıracağını belirtti.

Çelebioğlu, dünya ticaretindeki ağırlığı yıldan yıla artan Hindistan'a yatırım yapmayı düşünen Türk firmalarına gerçekçi analizler ışığında güçlü yönleri üzerine bir yol haritası çizmeleri tavsiyesinde bulunarak, "Hizmet sektörü, altyapı ve üst yapı alanlarında Türk firmaları öne çıkabilir. Hindistan'da turizm henüz emekleme evresinde. Türk girişimciler Akdeniz havzasında gerçekleştirdikleri başarı hikayesini bu ülkede de yazabilirler. Turizm faaliyetlerinin artması için Türk ve Hintli havayolu şirketlerine karşılıklı olarak daha fazla slot sağlanabilir. Sağlık ve sivil havacılık alanındaki kamu-özel sektör yatırım ortaklığı modelindeki tecrübelerimiz Hindistan'da uygulanabilir." ifadelerini kullandı.

Hindistan’ın Türk yatırımcılara sunduğu tüm fırsatlara rağmen söz konusu ülkede iş yapmanın zorluklarına da dikkati çeken Çelebioğlu, şunları kaydetti:

"Hindistan'daki uygulamalar eyaletten eyalete değişebiliyor. Kambiyo ve vergi mevzuatı gibi birçok alanda sıkıntılar var. Yabancı sermaye girişlerinde sektöre göre farklı sınırlar ve korumalar mevcut. Ayrıca iki ülke arasındaki ticaret anlaşmalarının da güncellenmesi gerekiyor. Bu çerçevede ticari ilişkilerimizi güçlendirmek için öncelikle Serbest Ticaret Anlaşmasının ve çalışanların ödedikleri sosyal sigorta primlerinin karşılıklı olarak tanınmasını sağlayacak olan Sosyal Güvenlik Anlaşmasının imzalanması gerekiyor."

- "Hindistan'da iş yapmak isteyen burada olmalı"

Türkiye'nin Yeni Delhi Ticaret Müşaviri Vural Çekinmez, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gerçekleştireceği ziyaretin son yıllarda Hindistan'a düzenlenen en büyük ve en kapsamlı ziyaretlerden birisi olacağını belirterek, "Bu ziyaret her iki ülkede yatırımları ve ticari ilişkileri bulunan firmalarımızın yanı sıra potansiyeli yerinde görmek isteyen iş adamlarımız açısından da önemli faydalar sağlayacak." değerlendirmesinde bulundu.

Söz konusu ülkede faaliyetlerde bulunmak isteyen Türk şirketlerine her türlü desteği vermek için çalıştıklarını anlatan Çekinmez, Hindistan'ın sağladığı teşviklerin takip edilmesinden kamu ve özel sektörle olan ilişkilerin yürütülmesine, Türk firmalarının tanıtımından onların doğru bilgi kaynaklarına yönlendirilmesine kadar çok geniş bir çerçevede hizmet verdiklerini ifade etti.

Çekinmez, Hindistan Başbakanı Narenda Modi tarafından ortaya konulan "Make in India (Hindistan'da Yap)" vizyonu kapsamında yatırım ortamının iyileştirilmesi, bürokrasinin azaltılması, yabancı yatırımcıyı cezbedecek tedbir ve teşviklerin uygulamaya konulması hususunda ciddi bir kararlılık sergilendiğini, buna ilaveten büyük şehirler arasında oluşturulmaya çalışılan sanayi koridorlarıyla 100 akıllı şehrin oluşturulması için başlatılan "Smart Cities" etkinliğinin de pazarı çok cazip hale getirdiğini belirtti.

Hindistan'ın 1990'ların başında 1 milyar doların altında yabancı sermaye girişi sağlayabildiğine dikkati çeken Çekinmez, 2000-2016 yıllarında kümülatif olarak yaklaşık 310 milyar dolar yatırım çeken ülkenin dünyanın 3. en fazla doğrudan yabancı yatırım çeken yeri haline geldiğini söyledi.

Çekinmez, Japonya'dan bin 300'ün, Güney Kore'den ise 400'ün üzerinde firmanın aktif olarak faaliyetlerini sürdürdüğü ülkede, Türkiye'den çok az şirketin bulunduğunun altını çizerek, bu yüzden ülkede sinerji yaratacak bir Türk topluluğunun henüz oluşmadığını, Türk iş dünyasının bu pazarda iş yapabilmek için Hindistan'da aktif bulunmaları gerektiğini söyledi.

Hindistan pazarına girmeyi düşünen Türk firmalarının zorlukların üstesinden gelmek için danışmanlık firmalarından destek almasını tavsiye eden Çekinmez, şöyle konuştu:

"Hindistan pazarı hakkındaki en yanlış değerlendirmelerden biri ülkenin 'homojen' bir pazar yaklaşımıyla ele alınmasıdır. Oysa ki Hindistan çok dinli, çok dilli, çok kültürlü, çok değişik tüketim alışkanlıkları olan, yasal düzenlemeleri, vergileri eyaletler bazında değişebilen, ticari operasyonlarda eyaletler arası geçiş vergileri uygulanabilen son derece 'heterojen' bir pazardır. Bu bakımdan firmalarımızın pazara girişte hedef küçülterek hareket etmeleri, bir anda bütün Hindistan pazarına hitap edebilme beklentisinden ziyade, belirli bir bölgeye odaklanmak suretiyle pazara girmeleri doğru olacaktır."

Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, iki ülke arasındaki dış ticaret hacmi geçen yıl 6,4 milyar dolara ulaştı. 2016'da Türkiye Hindistan’a yaklaşık 650 milyon dolarlık ihracat yaparken, bu ülkeden gerçekleştirilen ithalat 5,75 milyar dolar seviyesinde oldu.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :