Ramazan Bayramı’na bir gün kala hepimizin kafasını karıştırıp, kafamızı kaşıyarak sema bakmamıza neden olan olay; ‘Hilal göründü mü, görünmedi mi?’ tartışmasıydı. Hatta tartışmanın anlamsız olduğunu söyleyen bazı vatandaşlar ve Türkiye’deki bazı Suriyeli mülteciler Ramazan Ayı’nı bir gün daha uzatarak, oruçlarını tuttular. Hatta o kadar iddialı oldular ki; tüm Arap ülkelerinin Ramazan Ayı’nı 30 gün tuttuğu gerçeğini masaya yatırdılar. Türkiye ve Balkan ülkeleri ‘hilal’in Şili ve Amerika’da göründüğünü ispatlayarak Ramazan Bayramına diğer İslam ülkelerinden bir gün önce girdiler. Bu konuya ilişkin birlikte hareket edileceği İstanbul’da düzenlenen son ‘İslam Ülkeleri Konferansı’nda da karara bağlanmıştı. Diğer İslam ülkeleri bu kurala uymayarak bir gün daha fazla oruç tutarak Ramazan Bayramına bizden bir gün sonra girdiler. Bu konuda İran ve Suudi Arabistan’ın ‘Hilal Araştırma Komisyonu’ kurmasına rağmen bir birlik elde edilemedi. Hatta İslam coğrafyasının bu kadar birleşmeye ihtiyaç duyduğu bir zamanda…

Aslında bu tartışmalar,  benim aklıma, ‘Bundan bin 500 yıl önceki yöntemlerle mi yönümüzü bulacağız. Allah (C.C) kâinatı yaparken müthiş hesaplarla oluşturdu da, bizler bir ‘hilal’i görmek için hâlâ gece vakitlerinde neden ‘Hilal’ arıyoruz? sorularını getiriyor.

*    *    *  

Şimdi gelelim, başka bir taraftan olaylara göz atalım.

Müslüman ülkeler ‘Hilal’ tartışmaları yaparken, aynı saatlerde ‘Juno’ Jüpiter’in yörüngesine başarılı bir iniş yaptı.

Nedir bu Juno?

NASA'nın Yeni Sınırlar Programı kapsamında tasarlanan ikinci uzay aracı. Fırlatılma sebebi ise; Jüpiter kökenini ve evrimini araştırmak. Yani, Juno bize; gezegenlerin nasıl oluştuğunu, güneş sisteminin oluşmasındaki bazı sırları araştıracak. Bunların yanında Jüpiter’deki bulunan radyasyon yoğunluğu, yer çekimi yoğunluğu ve gaz yoğunluğu olması hakkında bazı teorileri üretecek. 6 yıl önce çalışmalara başlanan Juno, NASA’ya yeni adımlar attırması da bekleniyor. hatta NASA’nın bilim insanları ise, Jüpiter’in  radyasyon yoğunluğunu kullanabilirsek uzaydaki diğer araçlarla iletişimi daha iyi ve hızlı gerçekleştireceklerini açıkladı. Bunlar daha Juno’nun anlayabildiğim çalışmaları, daha neler var neler…

Ne teori ama değil mi?

Bir kez daha heyecanlandım sanki. Yani ‘Güneş ışınlarının yaydığı radyasyon yeterli değil, başka gezeğenlerin yaydığı radyasyondan faydalanacağız’ diyorlar.

Juno’nun faydaları arasında Bilim insanları arasında daha ne dedikodular var aslında.

Bunların bana en ilginci ise Stephen Hawking’in  ‘Kara Delik Teorisi’ne de fayda sağlayacağı söylentisi…  

*     *     *

Benim teorilerim ise, Uzaydaki radyasyonun, Jüpiter’in, hatta ve hatta Juno’nun da sahibi Allahü teâlâdır. Ama bizler daha yeryüzündeki görüntünün ne olduğunu bulamadık.

Yüksek tepelerden ‘Hilal’ arar olduk.

Evreni ve her şeyi yaratanın Allah olduğunu, ince hesaplamalarla yaratıldığını bilmiyor gibi geleneksel yöntemleri ‘İlim’ zanneder olduk.