"Hedefimiz dost kazanmak olmalı”

"Hedefimiz dost kazanmak olmalı”

Konya Aydınlar Ocağı’nda, insan ilişkilerini anlatan yazar Yekeler, “Hiçbir davranış sebepsiz değildir. Kâinat asla boşluğu kabul etmez. Hedefimiz düşman kazanmak değil, dost kazanmak olmalı” dedi.

Konya Aydınlar Ocağı'nın bu haftaki Salı Sohbetleri'nde, “İnsan İlişkileri ve Karşılıklı İletişim” konuşuldu.

Konuşmacı iletişim uzmanı ve yazar Asım Yekeler, hayatta, karşılaştığı her şeyden ve insanlardan çok şey öğrendiğini belirterek “İnsan keşfedilmesi gereken bir varlıktır” dedi. Bu keşfe çıkarken kulaklarında kulakçıklarla MP3 dinleyen gençleri gördükçe içinin cız ettiğini belirten Asım Yekeler, bunun hem kulak sağlığına büyük zararı olduğunu hem de gençlerin, kendilerini diğer insanlardan soyutladıklarını söyledi.

İnsan ilişkilerinde rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nu örnek olarak gösteren yazar Yekeler, “Kendisini herkese sevdirmesi açısından rahmetli Yazıcıoğlu, gerçekten takdire şayan kişiliği, karşısındaki insana güven telkin etmesi ve sözünde durarak davetlere icabet etmesi açısından üniversitelerimizde tez konusu yapılmalıdır” dedi. Sohbetine “İnsanlara kendimizi sevdirmek istiyorsak, onlara kendimizi güzel sözlerle, güzel davranışlarla, hoşgörülü bir şekilde armağan etmemiz gerekir” şeklinde devam eden Yekeler, cenaze, düğün ve hastalıklarında onları ziyaret ederek sevindirmenin önemine değindi.  Örnekleme metoduyla insan ilişkilerinin ehemmiyetini dile getiren Yekeler, “Vali olmak önemli ama ‘gönüllerin valisi’ olmak ondan daha da önemli” olduğunu vurgulayarak bir memur hanımın yıllar sonra 60 yaşında bir insanı gördüğünde koşarak elini öptükten sonra “Sayın valim hoş geldiniz. Sizi burada görmek ne büyük bir bahtiyarlık. Siz bize hem baba hem anne hem de ağabeylik yaptınız. Bu sebeple siz sadece bir vali değil, bizim gönlümüzün valisisiniz” diyerek saygıyla anması insan ilişkilerinde çok önemlidir” dedi.

 

“BENİM ADIMA HESABINI SOR…”

Mucır’ın delisinden gelen bir mektubu örnek göstererek valiye verilmek üzere zarfın üzerine; gideceği yere “Allah”, varacağı yere de “kâinat” şeklinde yazılması üzerine, valinin dikkatini çekerek ‘açın bakalım mektupta ne yazıyor? Bir görelim’ diyerek mektup açıldığında; Allah’a olan borçlarını ödeyebilmek için 100 liraya ihtiyacı olduğunu ve bunu da ancak Allah’ın verebileceği” şeklinde satırlar görülünce, önce valinin kendisi 10 lira bağışta bulunmak üzere çalışan memurlar arasında başlatılan yardım kampanyasında toplanan 87,5 lira PTT kanalıyla Mucır’ın delisine postalanıyor. Bu sefer aynı kişiden tekrar bir mektup daha geliyor. O gelen mektupta aynen şunlar yazılı olduğu görülüyor: “Allah’ım! Sana binlerce defa teşekkür etsem azdır. Benim isteğimi, arzumu yerine getirdiğin için sağol. Yalnız, söyle o PTT memurlarına 100 liranın üstünü posta masrafı olarak neden harcadıklarını, tamamını niçin yollamadıklarının hesabını benim adıma sor. Masrafı çok olduğu için bundan sonra posta kullanılmasın.”

“Deli de olsa, akıllı da olsa insanlara adam yerine koyarak değer verilmesi” gerektiği üzerinde ısrarla duran Yekeler, ayakkabı boyacısı bir çocuğa ayakkabısını boyatırken, onun babası olmayan ve annesinin de evlere çalışmaya giderek 6 kardeşine bakabilmek için çalıştığını ve kendisin de ayakkabı boyayarak eve maddi katkı sağladığını öğrendikten sonra onu adam yerine koyarak “Ben ayakkabılarımı poşetin içine koyarak kaldırıyorum. Ama sonra kurumuş halde buluyorum. Ne yapmam lazım?” şeklinde soruma, o çocuğun cevabı şöyle oldu: “Ayakkabıları poşetin içine değil de poşeti ayakkabının içine koyarsan yumuşak durduklarını görürsün.”

 

İNSAN İLİŞKİLERİNDE KURALLAR

“Her insan güzel söz duymaya hasret ve muhtaçtır” diyerek gerek karı-koca ilişkilerinde ve gerekse komşu ve çalışılan mekânlarda insanların birbirlerine hitap ederken güzel söz söylemeyi alışkanlık haline getirmesi gerektiği üzerinde de duran Yekeler, “Rızanın olmadığı yerde huzur ve mutluluk yoktur” dedi.

İnsanlara ön yargıyla yaklaşılmaması gerektiğini ifade ederek insan ilişkilerinde kurallara dikkat edilmesi gerektiğini belirten Yekeler, “İnsanlara hiçbir zaman ön yargıyla yaklaşmayalım. “Bu adam kötü, beş para etmeyen birisi” yerine bir insan hakkında karar vermek için “40 gün onunla birlikte yaşamayı bana nasip et” diyenlerden olmamız gerektiğini söyledi.

 

HEDEFİMİZ DOST KAZANMAK OLMALI

Konya İl Halk Kütüphanesi Konferans Salonu’nda sunumlu olarak gerçekleştirilen, soru sorarak ve karşılıklı diyalog şeklinde gülüşmelerle geçen sohbette, “Hiçbir davranış sebepsiz değildir. Kâinat asla boşluğu kabul etmez” diyen Yekeler, “Hedefimiz düşman kazanmak değil, dost kazanmak olmalı” şeklinde konuştu. 

Sohbetine “Gökhan” şiirini okuyarak son veren Yazar Asım Yekeler, daha sonra kitaplarını imzaladı. Konya Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Dr. Mustafa Güçlü de kendisine, Hz. Mevlâna’yla ilgili hacimli bir kitap hediye etti.