HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ:

HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ:

"(Yüksek Seçim Kurulunun sandık taşıma taleplerini reddetmesi) Sandıkları taşıma, birleştirme her şeyden önce Anayasa'ya aykırı, Anayasa'ya aykırılık teşkil ediyor"-"YSK kritik dönemlerde sadece seçime bağlı kalmak kaydıyla kararlar alabilir mi elbette ki

ANKARA (AA) - HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, sandıkların taşınması konusunda Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) aldığı karara ilişkin, "Sandıkları taşıma, birleştirme her şeyden önce Anayasa'ya aykırı, Anayasa'ya aykırılık teşkil ediyor. YSK kritik dönemlerde sadece seçime bağlı kalmak kaydıyla kararlar alabilir mi, elbette ki alabilir ama aldığı karar Anayasa'ya aykırılık teşkil ediyorsa, YSK her şeyden önce Anayasa'ya bağlı bir kurum olarak aynı zamanda, Anayasa'yı ihlal etmeme sorumluluğunu göstermek zorundadır" dedi. 

Yüksekdağ, partisinin genel merkezinde, Altınokta Körler Derneği heyetinin ziyaretinde yaptığı konuşmada, Türkiye toplumunun gerçek sorununun, fiziksel engellilerin bulunması değil, onların yaşamındaki engellerin kaldırılamaması olduğunu savundu. 

Parti olarak, "engelleri kaldırma bakanlığı" kuracaklarının sözünü verdiklerini hatırlatan Yüksekdağ, böyle bir politika icraya dönüştüğünde toplumdaki fiziksel engellilerin yaşamının sorunsuz hale dönüştürülebileceğini dile getirdi.

Bu zor ve karanlık günlerde, siyasetin engellerinin kaldırılması gerektiğini belirten Yüksekdağ, "Bugün Türkiye siyasetinin önündeki en önemli engel savaştır. Türkiye siyaseti ve toplumsal yaşamı engelli hale getirilmiştir. Bizler bunun karşısında barış siyasetimizle, barış mücadelemizle, sizlerle birlikte, sivil toplumla birlikte yürüteceğimiz barış mücadelesiyle Türkiye siyasetinin bu engelini hep birlikte kaldıracağız. Savaş engelini kaldıracağız, savaş barajını, bariyerini, hep birlikte aşacağız ve daha sağlıklı, daha engelsiz bir siyasal ve toplumsal yaşama ulaşma koşulumuz olacak" diye konuştu.

Konuşmasının ardından bir gazetecinin, YSK'nın sandık taşıma taleplerini reddetmesi konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarına ilişkin değerlendirmesini sorması üzerine Yüksekdağ, bu son siyasal süreçte yaşanan bütün sıkıntıların sorumlusunun Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğunu öne sürdü. 

Erdoğan'ın sorumluluğu, başta YSK olmak üzere hiçbir yere atmaması gerektiğini belirten Yüksekdağ, şöyle konuştu:

"Bugün Türkiye'de yaşanan bu çok ağır koşulların, siyasi krizin sorumlusu, bizzat kendisidir. Saray ve Cumhurbaşkanlığı makamıdır. 7 Haziran seçim sonuçları gayet demokratik bir tablo ortaya çıkardı. Türkiye toplumunda demokrasi isteğinin ve nabzının güçlü ve canlı olduğunu gösterdi ama Sayın Cumhurbaşkanı 7 Haziran seçiminden itibaren bu demokratik nabzı düşürmek için bu demokratik iradeyi ve canlılığı kötürümleştirmek için elinden gelen her şeyi yapıyor. Cumhurbaşkanı yasaların üstünde değildir. Anayasa'ya bağlı kalmak ve Anayasa'yı savunmak zorunda olan, savunma sorumluluğu olan bir şahsiyettir. Cumhurbaşkanı, Anayasa'ya bağlılık ve Anayasa'yı korumak konusunda birinci derecede sorumluluk göstermesi gereken bir şahısken, bugün Anayasa kararlarını, Anayasa'ya bağlılığı gözeterek, sandıkların taşınması konusunda karar alan YSK'yı, 'Sorumlu siz olursunuz' diye hedef haline getiriyorsa, ortada tek bir sorun var demektir, tek bir yanlış var demektir. YSK'nın kararı yanlış değildir. Yanlış olan Cumhurbaşkanlığı kurumunun kendisidir. YSK'nın aldığı karar çok açık. Biz en başında ifade etmiştik. Sandıkları taşıma, birleştirme her şeyden önce Anayasa'ya aykırı, Anayasa'ya aykırılık teşkil ediyor. YSK kritik dönemlerde sadece seçime bağlı kalmak kaydıyla kararlar alabilir mi elbette ki alabilir ama aldığı karar Anayasa'ya aykırılık teşkil ediyorsa YSK her şeyden önce Anayasa'ya bağlı bir kurum olarak aynı zamanda, Anayasa'yı ihlal etmeme sorumluluğunu göstermek zorundadır."

- "Bir tane küçücük doğru var, o doğruya bile tahammül edilemiyor"

Ret oyu veren her YSK üyesinin çok doğru ve tarihsel sorumluluklarına uygun karar aldığını ifade eden Yüksekdağ, şunları kaydetti:

"Türkiye toplumu, YSK'nın aldığı doğru kararın arkasında durur. Bizler de arkasında dururuz. Çünkü kimsenin lehinde, kimsenin tarafında bir karar almamıştır. Sadece Anayasa'ya bağlılık temelinde bir karar almıştır. Anayasa ile sorunu olan Cumhurbaşkanıysa eğer, bu sorunu bizimle çözemez. O nedenle o yaklaşımın yanlış olduğunu düşünüyorum. Türkiye'de demokrasinin temel kurumlarını, demokrasiye temel oluşturabilecek kurumları tehdit etmek, çok yanlış ve sorumsuzca bir yaklaşımdır. Bu aynı zamanda bir tehdittir. 'Çıkacak sonuçların sorumlusu siz olursunuz ne demek?' YSK, demokrasinin bu kadar ayaklar altına alındığı bir memlekette hakkın, hukukun, güvenilirliğin bu kadar yerlerde süründüğü bir memlekette, en azından doğru bir şey yapmak için bir karar almıştır. Bir tane küçücük doğru var, o doğruya bile tahammül edilemiyor, çok yanlış." 

AA

Kaynak:Haber Kaynağı