Hdp Eş Genel Başkanı Demirtaş:

Hdp Eş Genel Başkanı Demirtaş:

"(HDP'nin YSK'ya başvurusu) YSK'nın adil olmadığı, adil olmadığının tescil edildiği bir ortamda doğrusu seçim güvenliğini nasıl sağlayacağız veya seçmen güvenliğini nasıl sağlayacağız? Bu ciddi bir tartışma konusudur artık"- "(Gazetecilerin ODTÜ'ye alınma

ANKARA (AA) - HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, HDP'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) yaptığı başvurusunun reddedilmesine ilişkin, "YSK'nın adil olmadığı, adil olmadığının tescil edildiği bir ortamda doğrusu seçim güvenliğini nasıl sağlayacağız veya seçmen güvenliğini nasıl sağlayacağız? Bu ciddi bir tartışma konusudur artık" dedi.

Demirtaş, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) öğrencileriyle yapacağı söyleşi öncesi, programı takip etmesine izin verilmeyen ve kampüs girişinde bekleyen gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Gazetecilerin ODTÜ alınmamasına ilişkin sorusu üzerine Demirtaş, "Polis üniforması giyseydiniz daha rahat girerdiniz üniversiteye. Çünkü polisler rahat giriyor biliyorsunuz, o konuda sıkıntı olmuyor" diye konuştu. 

ODTÜ Rektörlüğünün söz konusu tutumunun kabul edilebilir olmadığını söyleyen Demirtaş, böyle bir anlayış ve yaklaşımın üniversiteye, ODTÜ'ye hiç yakışmayacağını ifade etti.

 "Zaten her yerde HDP'ye sansür uygulamaya çalışıyorlar. HDP'nin sesini kısmaya çalışıyorlar, HDP'nin kamuoyuna ulaşmasına engel koymaya çalışıyorlar" diyen Demirtaş, şöyle devam etti:

"ODTÜ'ye de tarihine de yakışmayacak bir anlayış. Basına da sansürdür. Basının kendi işini yapmasını engellemeye yönelik çok açık bir tutumdur. Rahatsız edicidir. İçeride konuştuklarımız veya konuşacaklarımız kamuoyuna ulaşması sakıncalı olan şeyler de değil, kaldı ki öyle olsa kimseyi ilgilendirmez. Birazdan içeride konuşacağımız şeyin, kamuoyuna ulaşmasına artık engel koyabilecek bir teknoloji de yok, beş dakika sonra sosyal medya üzerinden ne söylediğimiz canlı olarak kamuoyunun huzurunda olacak. Doğrudan basın kuruluşlarına, basın emekçilerine bu şekilde kanun dışı, ahlak dışı tutumu kabul edilebilir bulmadığımızı belirtmek istiyorum."

Bir gazetecinin, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'ın seçim barajıyla ilgili açıklamasını hatırlatarak "Buna ilişkin ne söylemek istersiniz?" soruna Demirtaş, şu değerlendirmede bulundu:

"Tabii bütün parlamento, yargı, üniversiteler, medya, hepsi ak saraya bağlansa daha süper olur. Parlamentoda AKP dışında milletvekili olmasa daha süper olur. Bence sadece HDP'nin girmemesi yetmez, hayal ettikleri toplum, hayal ettikleri parlamento, öyle bir parlamento. Fakat 7 Haziran akşamı neyin süper olduğunu görecekler. Kendisi de biraz bu konularda az konuşsa süper olur bence."

- Çözüm Süreci -

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun "Fitne odaklarına rağmen inadına Çözüm Süreci" dediği hatırlatılarak HDP ile hükümet arasında bu sürece ilişkin diyaloğun devam edip etmediğine ilişkin soruya ise Demirtaş, şu yanıtı verdi:

"Hangi başbakan söyledi bunu? Davutoğlu olan? Şimdi ne söylediklerini inanın ki kale almaya da gerek yok. Birisi Kürt sorunu yoktur diyor, öbürü çözüm sürecini ısrarla sürdüreceğiz diyor. İki başbakan kendi aralarında anlaşamıyorlar. İki farklı kampanya sürüdürüyorlar. Başbakanlardan biri AKP'nin bildirgesini savunuyor, diğer başbakan ise cumhurbaşkanı olan yani, kendi seçim beyannamesini savunuyor ve onda başkanlık dışında hiçbir şey yok. AKP seçim kazanırsa kendi beyannamesini uygulamayacak çünkü başkanlık rejimi gelecek, ortada ne başbakan kalacak ne de AKP'nin bildirgesini uygulayacak bir hükümet kalacak. O halde yeni başbakan, tam olarak meydanlarda kime oy istiyor niye oy istiyor? Dolayısıyla kendi aralarındaki tutarsızlığa dikkat çekmek istedim öncelikle."

- "Aynı yapı" açıklaması -

Dün Kocaeli’ndeki mitingde Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın şehit edilmesiyle Ağrı Diyadin’de yaşanan olayın aynı yapı tarafından gerçekleştirildiği yönündeki açıklamasının sorulması üzerine Demirtaş, söz konusu olayların aynı provokatif amaçlara hizmet eden eylemler olduğunu belirtti.

Demirtaş, o provokasyonların tamamının Türkiye'de bir şiddet ortamı yaratmak, güvensizlik duygusu ortamı yaratmak ve bu kamuoyu tedirginliği içerisinde AK Parti'nin etrafında oyları toparlamak gibi bir amaç sezildiğini iddia etti. 

Selahattin Demirtaş, "Savcının katledilmesi, Diyadin'deki provokasyon, HDP bürolarına saldırılar, Roboski'de yaşanan çatışma, gerilimler, zaman zaman askeri operasyonlar şeklinde cereyan eden olaylar gösteriyor ki tek merkezden yönetiliyor, bunu kastettim" dedi.

- Seçim güvenliği -

HDP'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili YSK'ya yaptığı başvurusunun reddedildiğinin anımsatılması üzerine Demirtaş, "YSK'nın adil olmadığı, adil olmadığının tescil edildiği bir ortamda doğrusu seçim güvenliğini nasıl sağlayacağız veya seçmen güvenliğini nasıl sağlayacağız? Bu ciddi bir tartışma konusudur artık" ifadelerine yer verdi.

YSK'nın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şu anda seçimlere müdahale etmediğini söyleyemeyeceğini savunan Demirtaş, şunları kaydetti:

"Bu, halkı aptal yerine koymaktır. Halk aptal değildir, herkes ne olduğunun farkında, bir suç işlendiğinin farkında fakat YSK bunu tescillemiyor. Her gün YSK'ya başvurumuz rutin olarak devam edecek. Sonuç alıncaya kadar, son seçim gününe kadar. Ayrıca Anayasa Mahkemesine de arkadaşlarımız konuyu taşımak üzere hazırlık yapıyorlar. Belki yarın Anayasa Mahkemesine bu konuda bir başvurumuz da olacaktır."

Kaynak:Haber Kaynağı