M. Ali Köseoğlu

M. Ali Köseoğlu

Haydi Konyalım!

Kış mevsimine girdik...

Havalar soğudu; daha da soğuyacak...

İnsan olarak yaz mevsiminde ödevlerimiz başka, kış mevsiminde başka...

***

Konya olarak her zaman dünya üzerindeki konumumuzun farklı olduğunu söyler dururuz...

Ne de olsa Mevlana bizde, Şems bizde...

Sadreddin-i Konevi bizde, Ateşbaz-ı Veli bizde...

Hadimi bizde, Ladikli Ahmet Efendi bizde...

Hacıveysizademiz, Ali Ulvi Kurucumuz, Tahir Hocamız ve niceleri yüzyıllardır bu toprakların manevi mimarlarıdır...

Hep iyiliği tembih ederler.

Hep yardımlaşmayı tembih ederler..

***

O yüzden bir felaket anında en dinamik şehir Konya'dır...

Konyalı adeta şairin dediği gibi; 'Kim var' denildiğinde sağına ve soluna bakmadan 'ben varım' diyen bir şehirdir.

Şehrimizle ne kadar gurur duysak az...

***

Biz bazen zannediyoruz ki; her şey şu yaşayıp gördüğümüzden ibaret...

Hatta haddi aşıp, israfımızı göz önüne serdiğimiz bile oluyor...

***

Allah Rasûlü'nden bir örnek:

Ebû Saîd -radıyallâhu anh- anlatıyor:

“Muhâcirlerin fakirlerinden bir grupla birlikte oturmuştum. Bunlardan bir kısmı, (bütün vücûdunu örten bir elbisesi olmadığı için) diğerleri(nin karaltısından istifâde) ile iyice örtünmeye çalışıyorlardı. Bir kimse de bize Kur’ân okuyordu. Derken Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- çıkageldi ve yanımızda durdu. Allah Rasûlü’nün gelmesi üzerine Kur’ân okuyan kimse okumayı bıraktı. Peygamber Efendimiz selâm verdi ve:

«–Ne yapıyorsunuz?» diye sordu.

«–Ey Allâh’ın Rasûlü! O hocamızdır, bize Kur’ân okuyor. Biz de Allah Teâlâ’nın Kitâb’ını dinliyoruz.» dedik.

Bunun üzerine Fahr-i Kâinât -sallâllâhu aleyhi ve sellem-:

«–Ümmetim arasında, kendileriyle birlikte sabretmem emredilen kimseleri yaratan Allâh’a hamd olsun!» dedi.[65]

Sonra Allah Rasûlü, büyük bir tevâzû ile ortamıza oturdu. Eliyle işâret edip:

«–Şöyle (halka yapın!)» dedi.

Cemaat hemen etrâfında halka oldu ve yüzlerini O’na doğru çevirdi. Nihâyet Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bizlere şu müjdeyi verdi:

«–Ey yoksul muhâcirler, müjdeler olsun! Sizlere kıyâmet gününde tam bir nûr müjdeliyorum. Sizler cennete, zenginlerden yarım gün önce gireceksiniz. Bu yarım gün, (dünyâ günleriyle) beş yüz sene eder.»” (Ebû Dâvûd, İlim, 13/3666)

***

Ahret hayatının önemini kavrayabilseydik, bugün servetlerimizle böylesine koyun koyuna olmazdık.

Yine de servet sahibi olmanın üzerimize yüklediği vazifeleri yapabilirsek ne mutlu!

Yine bir hadis-i şerif aktaralım:

Ümmü Seleme (r.a.) Peygamber Efendimizin (s.a.v.) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Yapılan iyi işler insanı kötülüğe düşmekten korur. Gizlice sadaka vermek Allah'ın gazabını söndürür ve sıla-i rahim ömrü uzatır. Her iyilik sadakadır Dünyada iyilik sahipleri âhirette de iyiliğe mazhar olurlar. Dünyada kötülük yapanlar âhirette de kötülükle karşılaşırlar. Cennete ilk girecekler iyilik yapanlardır."

***

Soğuk dedik ya...

İnanın bir battaniyeye ihtiyacı olanlar var...

Savaştan, zalimden kaçıp, kollarımıza sığınanlar var.

Biz yeryüzünde tabir yerindeyse Allah'ın iyilik elleriyiz.

"Allah'ım soğuktakilere yardım et" diye dua etmemiz yeterli değil.

Allah, iyiliği bizlerin eliyle yeryüzüne yaymak istiyor.

***

Hiç değilse bu işleri omuzlanan yardım kuruluşlarımıza destek olalım.

Cep telefonumuzdan aşağıdaki numaralara attığımız mesajla 5 TL'lik yardımlarımız, iyilik kervanlarının yürümesine katkı sağlayacak.

Kimse Yok mu: BAGIŞ yaz 5777'ye gönder.

İHH: SURİYE yaz 3072'ye gönder.

Kızılay: Tüm operatörlerden 2868' e boş bir mesaj (SMS) göndererek insanlığa 5 TL'lik destekte bulunabilirsiniz.

Diyanet: Filipinler yaz ya da Afrika yaz 5601'e gönder.

***

Haydi Konyalım; dünya bu iyilik hareketine muhtaç.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum