Harp Akademileri Komutanlığı'ndaki darbe faaliyetlerine ilişkin dava

Harp Akademileri Komutanlığı'ndaki darbe faaliyetlerine ilişkin dava

Aralarında 3 generalin de bulunduğu 116'sı tutuklu, 1'i firari 122 sanığın yargılandığı davada, sanık savunmaları alındı

İSTANBUL (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Harp Akademileri Komutanlığı'ndaki faaliyetler ve eylemlerle Akademi Komutanı Korgeneral Tahir Bekiroğlu’nun kaçırılarak cezaevine konulmasına ilişkin aralarında 3 generalin de bulunduğu 116'sı tutuklu, 1'i firari 122 sanığın yargılandığı davada, sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi.

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki binada görülen duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Ömer Faruk Saygı, 15 Temmuz 2016'da 2. sınıf öğrenci subay olduğunu belirterek, 23.09'da evde bulunduğu sırada gelen mesajda, herkesin eğitim elbisesiyle akademiye çağrıldığını ve bunun üzerine 2 No'lu nizamiyeye gittiğini söyledi.

Sanık Saygı, nizamiye girişindeki mantar bariyerlerin kalkık olduğunu, Nevzat Taşdeler'in giriş-çıkışları yasakladığını öğrendiğini ifade ederek, "2 No'lu nizamiyeden kimseyi almadık. Güven timleri hiçbir şekilde oraya gelmedi. Oradan ayrılıp hava akademisi binasına gittik. Işıklar da kapılar da kapalıydı. Kapıların yanındaki açık pencereden içeri girdik, bekledik. Evlere gidebileceğimiz söylendiğinde eve gittik. Daha sonra 17 Temmuz'da gözaltına alındık." dedi.

Kapılar kapalı olduğu için sıklıkla kullanılan pencereden içeri girdiğini vurgulayan sanık Saygı, Hava Harp Okulu'nda darbe karşıtı kişilerin derdest edildiğini iddianameden öğrendiğini, bu konuyla ilgili hiçbir bilgi ve görgüsünün olmadığını, iddia edildiği gibi nöbet tutmadığını aktardı.

Bir diğer tutuklu sanık Sedat Önder de savunmasında, olay tarihinde Hava Harp Okulu'nda öğrenci subay olduğunu, evindeyken 23.10'da cep telefonuyla Cihan Okur'un kendisini arayarak çağırma planının devrede olduğunu ve kamuflajlı şekilde akademiye gelmesi emrini verdiğini söyledi.

Sanık Önder, öğrenci subaylarını arayarak akademi binasında toplanılacağını haber verdiğini dile getirerek, "Silahımı almadan evden çıktım. İddianamede Twitter'dan darbeyi öğrenerek akademiye gittiğim iddia edilmiştir. WhatsApp'tan köprünün kapatıldığını öğrendim, terör saldırısı olarak yorumladım. Çağırma planı kapsamında evden çıktım. Yürüyerek akademiye giderken Ahmet Tokuş beni arabasına aldı. 23.30'da sınıfta yoklama için toplandık. Şahsıma darbe ile ilgili talimat ve emir verilmedi. Cihan Okur'a sözlü veya fiili olarak kötü davranmadım. Hürriyetinden yoksun bırakma suçunu kabul etmiyorum. Nöbet tuttuğum iddialarını reddediyorum. Darbe girişimi ile ilgili emir ve talimat almadım." diye konuştu.

Tutuklu sanık Soner Civelek de savunmasında, kıdemli astsubay olarak görev yaptığını, akademideki en düşük rütbeli kişi olduğunu, kimseye emir verme yetkisinin bulunmadığını, 15 Temmuz'da telefonla aranarak mesaiye çağrıldığını, 00.40'ta akademiye gittiğini daha sonra sabah olunca evlerine dağıldıklarını aktardı.

Kendisine iftira atıldığını öne süren Civelek, hakkındaki iddiaları reddetti.

Duruşma, sanık savunmalarının ardından yarına ertelendi.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :