Halep'in kahvecisi Türkiye'de küllerinden doğuyor

Halep'in kahvecisi Türkiye'de küllerinden doğuyor

Brezilya'dan ithal ettiği kahveleri işledikten sonra ihracat yapan, iç savaş nedeniyle Halep'te açtığı 8 iş yerini bırakıp Türkiye'ye sığınan girişimci, eski günlere dönmenin hesabını yapıyor- Türkiye'de 3, Suudi Arabistan'da 2 iş yeri açtıktan sonra ağın

GAZİANTEP (AA) - KEREM KOCALAR - Halep'te açtığı kahve dükkanları ve yaptığı ihracatla "kahve devi" olarak anılan Suriyeli Bedir Olabi, yaklaşık 4 yıl önce yerleştiği Gaziantep'te "kendi mesleğimi yapmalıyım" diyerek kolları sıvadı ve Türkiye'ye ilaveten Suudi Arabistan ve Lübnan'da şubeler açtı.

Ülkelerindeki iç savaştan kaçarak Gaziantep'e sığınan ve sayıları 350 bine ulaşan Suriyeliler, kent ekonomisine de katkı sağlıyor.

Sanayiden turizme, gastronomiden perakendeye kadar ekonominin birçok alanında "Biz de varız" diyen Suriyeliler, kent ekonomisinde işveren olarak da yer alıyor.

Gaziantep'te sayıları 800'ü bulan Suriyeli girişimcilerden birisi de 31 yaşındaki Bedir Olabi. Halep'te başlayıp geliştirdiği kahve işini, Suriye'deki iç savaş nedeniyle kaybetse de umutlarını yeniden yeşerten Olabi, hayallerini Gaziantep'te gerçekleştirmek için çalışıyor.

Bedir Olabi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 10 yıl önce Halep'te kahve sektörüne girip iş dünyasına adım attığını söyledi.

Kısa sürede işlerini büyüttüğünü ve Brezilya'dan ithal ettiği kahveleri Halep'te işleyip tüketiciye sunmaya başladığını anlatan Olabi, "Halep'teki iş yeri sayımız 8'e ulaşmıştı. Lezzetimizi Halep'te tadan bazı iş adamları sayesinde Suudi Arabistan, Dubai ve Irak'a da ihracata başlamıştık." dedi.

Halep'teki işlerinin oldukça iyi olduğunu ve sürekli büyümeye yönelik adımlar atmaya çalıştıklarını ifade eden Olabi, şöyle devam etti:

"Souryana Coffe markası, Halep'te çok bilinen bir marka haline gelmişti. Yavaş yavaş Şam ve İdlib tarafında da var olmak için çalışıyorduk. Hatta bir adım sonrasında 'Türkiye'de de işletme açalım' diye hayal kuruyorduk. Ama Suriye'deki savaş, her şeyi altüst etti. 2012 yılının sonuna doğru dayanacak gücümüz kalmayınca, ülkeyi terk etmek zorunda kaldık. Türkiye'ye geldik, birkaç ay bekledik. Daha sonra ne iş yapabilirim diye düşünürken, 'kendi işimi yapmalıyım' dedim ve Gaziantep'teki Havaşlu Kavşağı'ndaki dükkanımızı açtık."

İç savaş nedeniyle Halep'teki 8 dükkanından 6'sının kullanılamaz hale geldiğini, 2'sinin ise açık olduğunu ancak savaş ortamı nedeniyle çalıştırılamadığını belirten Olabi, daha sonra sığındıkları Türkiye'deki girişimlerinin de meyve vermeye başladığını dile getirdi.

Gaziantep'teki ilk kahve dükkanını açtıktan sonra gelen talep üzerine kentte 2. iş yerini açtığını, ardından da Bursa'da bir iş yeri açtığını aktaran Olabi, "Şu anda Brezilya'dan direkt olarak kahve ithal ediyoruz. Onları Gaziantep'teki tesislerimizde işliyoruz. Kendi iş yerlerimizin yanı sıra Türkiye'nin farklı bölgelerine de kahve satışı yapıyoruz. Geçtiğimiz aylarda Suudi Arabistan'da 2, Lübnan'da da bir iş yeri daha açtık. Çalışıyoruz, emek veriyoruz. İnşallah Allah emeğimizin karşılığını verecek ve yeniden eski günlerimize kavuşacağız." diye konuştu.

- Türkler de alışmaya başladı

Suriye'de tüketilen kahvenin daha fazla kavrulduğunu, Türk kahvesine göre daha acı olduğunu anlatan Olabi, şunları kaydetti:

"İlk zamanlar Suriye kahvesi, Türkiye'deki kardeşlerimize biraz acı geliyordu. Hatta bu konuda serzenişte bulunuyorlardı. İş yerini ilk açtığımızda Suriyeliler gelip giderdi. Ama artık Türkler de Suriye kahvesine alışmaya başladı. Kokusunun güzel olduğunu ve daha rayihalı olduğunu söylüyorlar. Biz yine de müşterilerimize Suriye kahvesinin ve dünya kahvelerinin yanı sıra Türk kahvesi de sunuyoruz. Ama tabii ki önceliğimiz Suriye kahvesi."

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :