Şu doğru. Peygamberimizle aynı zamanda yaşayamadık.

O’nu dünya gözüyle göremedik. Bu bizim için büyük bir hasret.

Belki de şimdi yaşamamız bizim için hayır ve büyük bir imkan. Çünkü o zaman yaşayan herkes, O’nu gören herkes imanla şereflenemedi. O’nunla savaşan bahtsızlar vardı. O’nu Mekke’sinden kovanlar vardı. Yani o zaman diliminde yaşamak mahza şans değildi. Ebu Bekir olmak da vardı Ebu Leheb Olmak da. O zaman Allah’ın takdir ettiği yaşama zamanımıza hamdolsun. Bizim için hayırlısı şimdi, 2016 ‘da yaşamaktır. Mesele şimdiyi nasıl güzelleştirebiliriz sorusunu sormalı ve doğru cevabını vermeliyiz.

Bizi bekleyen bir güzellik var aslında. Eğer Peygamberimizin sözlerini duymaksa bu mümkün. Sözlerini ağzından duyamasak da ağzından çıkmış gibi sözleri günümüze kadar ulaşmış durumda. O zaman farklı bir şekilde de olsa Efendimiz’le sözleri üzerinden konuşabiliriz.

Bir hadis-i şerif okuduğumuzda Peygamberimizi dinliyor gibi hissedebiliriz. Çünkü okuduğumuz söz O’nun sözü. O’nun her bir sözü hayatımızın bir yönünü güzelleştirecek. Kendisi muallim olarak gönderildiğini belirtiyor. Biz de O’nun talebesi olarak sözlerini bir öğrencisi edasıyla dinleyecek ve o sözlerle hayatımızı güzelleştireceğiz.

Hayat kitabı olarak gönderilen Kitabımız Kur’an’ı Kerim’in insan hayatına nasıl uygulanacağını biz Peygamberimizin örnek hayatında görüyoruz. Emirler nasıl hayata geçecek, sınırları neler olacak bunları Peygamberimiz öğretiyor.

Genel olarak bunların fiili uygulamalarına sünnet sözlü ifadelere de Hadis-i şerif diyoruz.

Peygamberimiz Kur’an’da bize örnek olarak, rol model olarak gösteriliyor. Rabbimiz Peygamberimizi ve davranışlarını örnek olarak gösteriyorsa bu hususlar sonraki nesillere ulaşması için korunacak demektir.

Kur’an’ın korunmasını Rabbimiz bizzat kendisi gerçekleştireceğini belirtirken Hadis-i Şerif’lerin muhafazası ve sonraki kuşaklara ulaştırılması da İslam ümmeti tarafından gerçekleştirilmiştir. Hadis alimlerimiz kılı kırk yararak oluşturdukları kriterlerle efendimizin sözlerini bir araya getirmişler, onları sahihlik derecelerine ayırmışlar, bunları kitaplarda toplamışlar ve günümüze kadar ulaşmasını sağlamışlardır. Onların bin bir zorlukla meydana getirdikleri bu muhteşem eserleri bizler kolay bir şekilde edinip Sevgili Peygamberimizi tanımaya başlayabiliriz.

Hadis alimlerimiz, Hadis-i şeriflerini sahihliğine ve içeriklerine göre farklı kitaplar oluşturmuşlardır. Mesela Buhari ve Müslim isimli hadis alimlerimiz sahih isimli hadis kitapları oluşturmuşlardır. Ebu Davut, Tirmizi, Nesai ve  İbn Mace gibi hadis alimlerimiz de sünen dediğimiz peygamberimizin daha çok uygulamalarını ihtiva eden hadis kitapları oluşturdular. Bu altı kitaba altı kitap anlamında kütüb-ü sitte denmiştir. Bunlara ilaveten Darimi’nin süneni, İmam Malik’in Muvatta’ı ve Ahmet b. Hanbel’in de müsnedi isimli kitaplar da bu hadis alimlerimiz tarafından özenle hazırlanmış kitaplardır. Tabi ki hadis kitabı oluşturan alimlerimiz bunlarla sınırlı değildir.

Hadis kitaplarımızın büyük çoğunluğu dilimize çevrilmiştir. Hadis okurken dikkat edeceğimiz ana husus hadisin geçtiği kitabın okuduğumuz yerde kaynağının yer alması gerekir. Bazen Peygamberimizin sözü olmadığı halde hadis gibi anlatılan bir çok söz ortalıkta dolaşmaktadır. O Yüzden Okuduğumuz hadislerin güvenilir hadis kitaplarından olması önemlidir.

Hadis okumak Sevgili Peygamberimizle konuşmak gibidir. Bu da insana ayrı bir mutluluk vermektedir. O’nun öğrencisi olmak, ondan ders almak harika bir duygu. Hem de okumak çok kolay. Kısa kısa sözleri fazla vaktinizi almaz. Küçük zaman dilimlerinde okuyabiliriz.

Bunu güzel bir alışkanlığa dönüştürmemiz kendimize yapacağımız en güzel iyiliklerden biridir.

Her gün Peygamberimizle Hadis-i şerifler üzerinden konuşmak harika bir duygu, büyük bir mutluluk vesilesi.

O’nu örnek alabilmemiz için önce tanımamız ve bilmemiz gerekir. Bu da ancak O’nun sözlerini okumak ve uygulamakla mümkün olur.

Peygambersiz bir hayat anlamsız bir hayattır.

Kişi sevdiğiyle beraberdir.

Kişi sevdiğini anar.

Tanıyan sever. Tanımadığınız bir Peygamberi sevemezsiniz.

Peygamberimizin rehberliğinde, Kur’an’ın aydınlığında mutlu ve huzurlu bir hayat yaşamamız dileklerimle

Muhabbetlerimle

CEMİL MERİÇ’TEN GÜZEL SÖZLER

• "Her yüzyılda birkaç kişi düşünür, diğerleri ise onların düşündüğünü düşünür."
• Evlat bu ülkede sağcı-solcu ilerici gerici, yoktur. Namuslular ve namussuzlar vardır. Siz namusluların tarafında olunuz. Göreceksiniz çok kalabalık olacaksınız...
• “Batı'dan gelen hiçbir “izm” masum değildir.”
• "İdeolojiler boş beyinlere tehlike arz eder." 
• Cinayete ses çıkarmayan, caninin suç ortağıdır.
• Yaşamak tekamül etmektir.
• Evvela kendi düşüncemizi bilmemiz lazımdır. Her şeyi bilmek mecburiyetindeyiz. Bugünkü gençliğin kendi değerlerini bilmesi lazımdır. Gençlik meselesi diye bir şey yoktur. Kafası boş bırakılan, irfansız yetişen bir gençlik vardır; bunların kabahatlisi kendisi değildir. Eğitim metodundan ileri geliyor. Batının oyuncağı olan birtakım insanların uzun zamandan beri uyguladıkları metottan (aslında metotsuzluktan) dolayı gençlerimiz böyle olmuştur.
• Bu gençlik irfansız yetiştiği için Batının her türlü hastalığına açıktır. Eğer biz dinimizi, edebiyatımızı, irfanımızı bilseydik böyle olmazdı.
• Umumi kütüphaneler resmi ziyafetler kadar pahalıya mal olsa idi hükümetimizin daha çok iltifatına mazhar olurdu şüphesiz.
• Avrupa dışı ülkeler, bilhassa İslâm ülkeleri, belki de, Batı'dan daha çok akılcıdırlar. Kapitalizme girmemişlerdir, çünkü onlardaki rasyonalite eşyalaşma değildir. Eşyalaşmanm ferman dinlettiği dünya, Calvin'in kaderci dünyası, yani kapitalist Avrupa'dır.