GRAFİKLİ - İnsani yardımın küresel sembolü Türkiye

GRAFİKLİ - İnsani yardımın küresel sembolü Türkiye

Türkiye'nin insani yardımları son yıllarda ivme kazanarak dünyanın birçok bölgesine yayılırken, oluşturulan insani yardım sistemiyle dünyada sembol haline geldi- Türkiye, Güneydoğu Asya depreminden Gazze'ye, Haiti ve Şili depremlerinden Libya ve Somali'de

ANKARA (AA) – MELTEM BULUR - Geçen yıl yaptığı 3,2 milyar dolar tutarındaki resmi insani yardımla dünyanın 2. büyük bağışçı ve milli gelirine oranla en cömert ülkesi olan Türkiye, 3,9 milyar dolarlık resmi kalkınma yardımında bulundu. Türkiye, sadece 2016'da Myanmar, Irak, Filistin, Etiyopya, Makedonya, Sri Lanka, Haiti ve Ekvator'a ayni ve nakdi yardım yaptı.

Türkiye, uluslararası alanda istikrar ve düzenin sağlanması için öncelikle uluslararası adaletin yerleştirilmesi gerekliliğinden hareketle sürdürdüğü çabalar ve girişimler sonucunda, bugün insani diplomasi alanında en aktif ve önemli aktörlerden biri haline geldi.

İkili düzeydeki insani yardımlarının yanı sıra başta Birleşmiş Milletler (BM) yardım kuruluşları olmak üzere uluslararası örgütler aracılığıyla da ihtiyaç duyulan bölgelere yardımlar yapan Türkiye'nin insan odaklı kalkınmayı da hedefleyen insani yardım sistemi, uluslararası alanda örnek gösteriliyor.

Türkiye'nin insani yardımları son yıllarda ivme kazanarak dünyanın birçok bölgesine yayıldı, nicelik ve nitelik bakımından da çeşitlendi. Küresel İnsani Yardımlar 2016 raporuna göre, 3,2 milyar dolar tutarındaki resmi insani yardımla geçen yıl ABD'den sonra dünyanın 2. büyük bağışçı ülkesi olan Türkiye, ayrıca milli gelirinin yüzde 0,37'sini insani yardıma ayırarak "dünyanın en cömert ülkesi" oldu. Rapora göre, Türkiye'yi, İngiltere, Avrupa Birliği kurumları ve Almanya takip etti.

- Güneydoğu Asya'dan Somali'ye

Türkiye'nin yakın geçmişte yaptığı insani yardımlarda, 2004 sonunda meydana gelen Güneydoğu Asya depremi, 2005'teki Pakistan depremi, 2006'da Lübnan'da yaşanan insani kriz, 2008 yılının sonunda patlak veren Gazze krizi, 2010 yılı başında meydana gelen Haiti ve Şili depremleri, aynı yıl ağustos ayında Pakistan'da yaşanan sel, 2011 yılında meydana gelen Japonya depremi, 2013 yılında Filipinler'de yaşanan tayfun ile Libya ve Somali'de yaşanan insani krizler için düzenlenen operasyonlar başı çekti.

Türkiye, 2016 yılında da çatışmalar nedeniyle yerlerinden edilmiş kişilerin ihtiyaçlarına yönelik Myanmar ve Irak'a, 2014'ten bu yana daha da olumsuz şartlarda yüz binlerce Filistinlinin yaşadığı Gazze'ye, kuraklığın görüldüğü Etiyopya'ya, sel felaketine uğrayan Makedonya ve Sri Lanka'ya, kasırgadan etkilenen Haiti'ye, deprem felaketiyle karşı karşıya kalan Ekvator'a ayni ve nakdi yardımlar ulaştırdı.

- Suriye'deki krizin insani boyutları

Son yıllarda sınırlarda yaşanan insani krizler de Türk dış politikasının insani yönünü belirginleştirdi. Bu bağlamda, Türkiye'nin son dönemde insani yardım alanındaki faaliyetlerinin başlıca belirleyici unsuru Suriye'de devam eden krizin insani boyutları oldu.

Türkiye, Suriye krizine siyasi çözüm bulunması yönündeki çabalara aktif katılım sağlarken, aynı zamanda sınırlarında vuku bulan insani krizlerin etkilerinin hafifletilmesi için en fazla çaba sarf eden ülkelerin başında yer aldı.

Türkiye, bir yandan ilgili BM Güvenlik Konseyi kararları çerçevesinde BM insani yardım sevkiyatlarına kolaylık sağladı bir yandan da Türk ve uluslararası sivil toplum kuruluşlarının yardımlarını Türk Kızılayının, sıfır noktasında gerçekleştirdiği operasyonlarla Suriye tarafına sevk etmeyi sürdürüyor.

Türkiye'nin Suriye'de yaşanan insani kriz karşısında başından itibaren izlediği tutum, Türkiye'ye sığınan ve sayıları üç milyonu bulan Suriyelilere sağlanan hizmetler uluslararası toplumun da takdirini kazandı.

- TİKA, AFAD ve Türk Kızılayı göz dolduruyor

Türkiye, insani yardım alanında göz dolduran çalışmalarını başta Başbakanlık Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ve Türk Kızılayı olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarının yanı sıra sivil toplum kuruluşları aracılığıyla da yürütüyor.

Dünyada 140'tan fazla ülkeye erişim kapasitesinin yanı sıra 52 program koordinasyon ofisiyle insani yardım faaliyetleri yürüten TİKA aracılığıyla gerçekleştirilen kalkınma yardımlarından en büyük payı Ortadoğu alırken, bölgeyi sırasıyla Kafkaslar, Afrika, Balkanlar/Doğu Avrupa, Uzak Doğu, Amerika ve Okyanusya izledi.

- AFAD, 4 kıtada 40'tan fazla ülkeye ulaşıyor

Ukrayna'dan Somali'ye kadar birçok ülkede acil durumlara müdahale ve insani yardım ulaştırmada en hızlı ve etkili kamu kurumlarından birisi olan AFAD, geçen yıl Nepal'de meydana gelen depremde bölgeye ilk ulaşan yardım ekibi oldu. AFAD, iç savaştan kaçarak Türkiye'ye sığınan Suriyelilere yönelik tüm hizmetlerin koordinasyonunu da tek başına yürütüyor.

- Kızılay, 300 bin kişilik acil barınma ve beslenme kapasitesiyle dünyada ikinci

En köklü yardım kuruluşları arasında yer alan ve 700'e yakın şubesi bulunan Türk Kızılayı, bu kapasitesiyle Uluslararası Kızılay/Kızılhaç Dernekler Federasyonunun en güçlü üyelerinden birisi.

Bölgede devam eden insani krizlerin neden olduğu acil ihtiyaçlara cevap verebilmek üzere büyük bir lojistik süreci de başarıyla yürüten Türk Kızılayı, acil durumlara yönelik 300 bin kişiye ulaşan acil barınma ve beslenme kapasitesiyle dünyada ikinci sırada yer alıyor.

Pakistan, Çad, Haiti, Libya, Somali, Myanmar, Filistin, Moritanya, Senegal, Nijer, Bosna Hersek, Filipinler, Irak ve Lübnan gibi çok sayıda ülkede insani yardım faaliyeti yürüten Türk Kızılayı, özellikle Pakistan'da hayata geçirdiği, tarihinin en büyük insani yardım operasyonu olan "Kapasite Geliştirme Projesi" ile afet müdahale süreçlerinde farklı bir anlayış ortaya koyarak, ülkedeki sel felaketine ilk müdahale eden yardım kuruluşu oldu.​

- Dünyanın ilk insani zirvesine ev sahipliği yaptı

Türkiye, insani yardımlar alanındaki bu aktif tutumuyla tarihte ilk kez düzenlenen Dünya İnsani Zirvesi'ne de 23-24 Mayıs tarihlerinde ev sahipliği yaptı.

Zirve hem küresel insani yardım sisteminin daha etkin bir yapıya kavuşturulması açısından önemli bir adım teşkil etti hem de Türkiye'nin bu alandaki çalışma ve faaliyetlerinin doğrudan uluslararası kamuoyuna anlatılmasına imkan sağladı.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :