PARİS (AA) - YUSUF ÖZCAN - Fransa'da sığınmacıların kamplarda karşı karşıya olduğu olumsuz koşullar, uğradıkları kötü muamele, sistematik hale gelen polis şiddeti ve yetkililerin yardımlara yasak getirmesi tartışmaları devam ediyor.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Fransa'da sığınmacılar ağır yaşam koşullarında mücadele verirken aynı zamanda polis şiddetine de maruz kalıyor.

Ülkenin kuzeyinde bulunan ve geçen yıl kasım ayında dağıtılan Jungle (Vahşi Orman) kampında kalan sığınmacıların temel ihtiyaçlarını karşılama konusunda yeterli düzeyde imkanlara sahip olmamaları dikkati çekiyor.

Hükümetin dağıtma kararından sonra değişik merkezlere gönderilen sığınmacıların bir kısmı, buradaki şartların olumsuzluğu ve kapasite yetersizliği nedeniyle Jungle'a geri döndü.

Bölgedeki sığınmacılar, yatacak yer, tuvalet, banyo ve yiyecek gibi temel insani ihtiyaçlara sahip olmaksızın ormanda yaşamaya çalışıyor.

Danıştay kararında, Jungle sığınmacı kampındakilerin insanlık dışı koşullarda yaşadığı ve bu konuda hükümetin aldığı önlemlerin yetersiz kaldığı bildirildi.

Açıklamada, Danıştayın sığınmacılara su verilmesi yönünde karar aldığı ifade edildi.

Danıştayın bu kararı sonrası BFM televizyonuna konuşan Calais Belediye Başkanı Natacha Bouchart, Jungle'ın yeniden oluşması ve binlerce sığınmacının yeniden şehirde birikmesi riskine dikkati çekerek, "Calais halkını korumak zorundayım ve bu nedenle sığınmacılara su verilmesi için alınacak tüm önlemleri reddediyorum." ifadelerini kullandı.

Çok sayıda dernek, bölgede bulunan yaklaşık 400 kişilik sığınmacı grubunun içme suyu ve hijyen için gereksinimi olan suyun sağlanması yönünde çağrıda bulundu. Konunun mahkemeye taşınması üzerine Lille İdare Mahkemesi, belediye ve valiliğe içme suyu ve duş ihtiyacının sağlanabilmesi için çalışma yapmaları kararı aldı. Belediye ve İçişleri Bakanlığının bu karara yaptığı itirazı ise Danıştay reddetti.

Daha önce Lille İdare Mahkemesinin kararına Calais Belediyesi ile itiraz eden İçişleri Bakanlığı, Danıştayın söz konusu kararından sonra, Calais kentine mobil duşlar konulacağını fakat sığınmacıların tekrar toplanmasını önlemek için kamp bölgesinden uzak yerlerin tercih edileceğini açıkladı.

Yine Lille İdare Mahkemesi, geçen ay Jungle sığınmacı kampı bölgesindeki sığınmacılar için sığınmacı kabul merkezi kurulması talebini reddetmişti.

İçişleri Bakanı Gerard Collomb da pazartesi günü ülkenin kuzeyinde 2 yeni sığınmacı kabul merkezi kurulacağını duyurmuştu.

- Polislerin sığınmacılara yönelik şiddeti

Fransa'da sığınmacılar bir yandan olumsuz koşullar altında yaşam mücadelesi verirken diğer yandan polis şiddetiyle karşı karşıya kalıyor.

Merkezi ABD'nin New York kentinde bulunan İnsan Hakları İzleme Örgütünün (HRW) Calais ve çevresinde bulunan sığınmacılarla yaptığı mülakatlar sonucu oluşturduğu raporunda, Fransız polislerin rutin bir şekilde, uyku halinde veya zararsız olduğu sırada çocuk ve yetişkin ayrımı yapmadan sığınmacılara biber gazı sıktığını belirtti.

Fransız polisinin, sığınmacıların Calais'yi terk etmesi için yiyecek ve içeceklere de biber gazı sıktığı ifade edilen raporda, polislerin bu davranışlarının insanlık dışı ve uluslararası hukuk kurallarına aykırı olduğu vurgulandı.

Raporda hükümetin, sığınmacılara yapılan kötü muamele karşısında sessiz kaldığı da kaydedildi.

Sınır Tanımayan Doktorlar Derneği de sert kış koşullarına dikkat çekerek, polisin sığınmacılara yönelik kabul edilemez uygulamalara başvurduğunu ve sığınmacıların hayatını tehlikeye attığını açıklamıştı.

- Sığınmacılara yardımlar yasaklanıyor

Olumsuz koşullar ve polis şiddetinin yanı sıra Calais'de böyle bir kampın tekrar kurulmasını engellemek için çeşitli önlemler alınırken, yetkililer de sığınmacılara yardım yapmayı yasakladı.

Yerel makamlar, mart ayında insani yardım yapan kuruluşların sığınmacılara yiyecek ve içecek yardımı yapmasını yasaklamış ancak tepkiler üzerine mahkeme yasağı kaldırmıştı.

Calais Belediye Başkanı Bouchart, yine mart ayında yayınladığı genelgeyle, daha önce sığınmacıların bir araya gelmesini önlemeye yönelik yasağın alanının “kamu düzenini korumak” adına genişletildiğini açıkladı.

HRW'nin raporunda, sığınmacıların Calais'deki kampa geri döndükten sonra yerel makamların, yiyecek ve içecek gibi temel ihtiyaçlarını gidermelerini engellediği vurgulandı.

Bu arada yardım kuruluşları, bölgeye seyyar duş kabinleri yerleştirmişti ancak güvenlik güçleri, sığınmacıların bu kabinlerden yararlanmasına, yemek ve gıda dağıtımına engel oluyor.

- Paris'te sığınmacılara yönelik engeller

Jungle sığınmacı kampının dağıtılmasının ardından yaklaşık 3 bin sığınmacı Paris'in çeşitli bölgelerindeki metro istasyonları etrafında çadır kurmuş ancak polis bu çadırları geçen yıl ekim ayında kaldırmıştı.

Başkent Paris'in merkezinde La Chapelle ve Stalingrad metro istasyonlarının arasında bazı bölgelere nisan ayında döşenen tel çitlerle, sığınmacıların gece bu bölgede konaklamasının engellenmesi hedefleniyor.

Paris'te bulunan sığınmacıların konaklama ihtiyacı için hükümetin kurduğu merkezlerin gerek kapasitesi gerek imkanlarıyla yetersiz kalması nedeniyle sığınmacılar parklarda ve metro istasyonlarının altında uyumak zorunda kalıyor.

Paris'in 18. bölgesinde yer alan La Chapelle köprüsü altına, köprünün biraz ilerisinde bulunan mülteci merkezine alınmayan sığınmacıların çadır kurmasını engellemek için geçen yıl sonunda büyük kaya parçaları yerleştirilmişti. Paris Belediyesinin sığınmacılara yönelik bu kararı büyük tepki toplamıştı.

Konuyla ilgili açıklama yapan sığınmacılara yardım örgütü Solidarite Migrants Wilson, bu durumun kesinlikle kabul edilemez olduğunu, daha önce de aynı bölgede sığınmacılara yemek dağıtırken tehdit edildiklerini ve engellenmeye çalışıldıklarını bildirdi.

- Calais'deki sığınmacı kampında yaşanan sorunlar

Calais kampının kapanmasının ardından merkezin önünde bekleyen 18 yaşından küçük yaklaşık 100 çocuk sığınmacı kayıt altına alınmamış ve Jungle'ın içinde bulunan konteynıra gitmeleri söylenmişti.

Konteynır yönetimi ise bu çocukları kayıtsız oldukları gerekçesiyle kabul etmedi ve çocukların bir bölümü geceyi derneklerin merkezlerinde bir kısmı da konteynerlerin önünde dışarıda geçirdi.

Çocukların yanı sıra bin kadar sığınmacının da kayıt altına alınmadığı, bir kısmının Paris, Belçika ve Almanya'ya gittiği belirtiliyor. Bazı sığınmacıların ise Calais ve civarındaki terk edilmiş binalara yerleştiği tahmin ediliyor.

AA