Fibromiyalji hayatınızı esir almasın

Fibromiyalji hayatınızı esir almasın

Modern yaşam içinde kadının yüklendiği,eş,anne,evlat ve çalışan olmak gibi birçok sıfat sorumlulukları birlikte bazı sağlık sorunlarını da beraberinde getiriyor.

Önlem alınmadığı taktirde sıkıntıların ömür boyu devam edebileceğini söyleyen Acıbadem Ankara Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Nural Aydın, hastalığı kontrol etmeye yardımcı olacak önerileri anlattı.

Uzm. Dr. Aydın, yaygın kas iskelet sistemi ağrısı, uyku bozukluğu ve yorgunluğun çoğu kez birlikte bulunduğu kronik bir ağrı sendromu olarak bilinen fibromiyaljinin oldukça sık görülen bir hastalık olduğunu belirterek, “Kadınlarda erkeklere oranla 7 kat daha fazla görüldüğü için daha çok kadınların hastalığı olarak bilinse de erkeklerde de ortaya çıkabiliyor. Ancak, belirtilerin birçok hastalığa işaret etmesi ve sorunu doğrulayabilecek tanı testlerinin bulunmaması tanıda zaman kaybedilmesine neden oluyor. Bu nedenle fibromiyalji hastaları halsizlik, yorgunluk ve mutsuzluk şikayetlerinin psikolojik olabileceği düşüncesiyle önce psikiyatri kliniklerine başvuruyorlar” şeklinde konuştu.

“Yaygın ağrılarla kendini gösteriyor”

 

 

Hastalığın nedenlerine yönelik araştırmaların devam etmesine karşın hala neden ortaya çıktığının kesin olarak bilinmediğini söyleyen Uzm. Dr. Aydın, “Uyku bozukluğu, viral enfeksiyonlar, bazı fiziksel ya da psikolojik travmalar, hormonal bozukluk gibi birçok faktörün tek başına ya da bir arada hastalığın tetiklenmesine neden olduğu düşünülüyor. Bununla birlikte belirtilerin şiddeti kişiden kişiye değişebiliyor. Normalde derin uyku döneminde ağrı eşiğimizi yükselten bir madde salgılanır. Ancak fibromiyalji hastalarında bu mekanizma bozulduğunda kişi ağrıya karşı duyarlı hale gelir ve dokunma duyusu gibi durumları da ağrı olarak hisseder. Bu nedenle en önemli belirti vücudun her bölgesinde yaygın başlayan ağrılar oluyor. Bununla birlikte, ellerde ayaklarda şişlik hissi, midede ekşime ve İrritabl bağırsak sendromu (İBS) da sık görülen şikayetler arasında yer alıyor. Fibromiyalji hastalarının yüzde 40’ında minör depresyon ortaya çıkarken, bazılarında majör depresyon ya da panik atak bulguları da görülebiliyor” ifadesini kullandı.

“İyileşmek için sabırlı olmaları ve vazgeçmemeleri gerekiyor”

“Hastalığa özel tanı testleri olmamasına karşın hasta öyküsü ve ayrıntılı fizik muayene tanı koymada önem taşıyor” diyen Uzm. Dr. Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ayrıca yapılacak bazı testlerde benzer belirtiler gösteren diğer hastalıkların ayırıcı tanısı yapılıyor. Hastalığın tedavisinin ise kişiye özel olarak yapılması gerekiyor. Bu noktada hastanın da çaba göstermesi gerekiyor. İyileşmek için sabırlı olmaları ve vazgeçmemeleri gerekiyor. Ömür boyu devam edebilecek bu süreçte, kendilerini çok iyi tanımaları ve belirtilerin hangi durumlarda artış gösterdiğini gözlemlemeleri önem taşıyor. Bu doğrultuda beslenmeden, egzersize kadar yaşam kalitelerini yükseltecek ve mutlu olmalarına yardımcı olacak aktivitelere yönelmeleri de fayda sağlayacaktır. Her ne kadar yoğun ağrı halinde spor yapmak güç gelse de hastalıkla baş etmede kasları güçlendirecek egzersizler çok büyük önem taşıyor. Kişinin tercih edeceği spor aktivitelerini kendini yormadan yapması gerekiyor. Hem dayanıklılığı artırmak, hem de ağrıları azaltmada yürüyüş, yüzme ya da bisiklete binmek tercih edilebilecek aktiviteler arasında yer alıyor. Ancak bu noktada egzersizin, süresi ya da çeşidi hastaya göre değişebileceği için bir uzmandan destek alınması fayda sağlayacaktır.”

“Uyku hijyenine önem verin”

Şikayetlerin ortadan kaldırılması için uyku düzeni ve hijyenine dikkat etmek gerektiğine dikkat çeken Uzm. Dr. Aydın, “Kaliteli uyku en büyük tamir mekanizmasını oluşturuyor. Ne yazık ki insanlar artık televizyon ve telefon karşısında uyuyakaldıklarından sabahları da yorgun uyanıyor. Ama fibromiyalji hastalarının ışıktan, sesten arındırılmış bir ortamda ve her gün mümkün olduğunca aynı saatte yatarak 7 saat uyumaya özen göstermeleri gerekiyor. Hastalığın tetiklenmesinde stresin önemli bir faktör oluşturuyor. Bunu gerçekleştirmek her zaman mümkün olmasa da gerekli çabanın gösterilmesi gerekiyor. Strese sokan etkenlere maruz kalınmaya devam edilmesi kişinin zorlanmasına ve hayata karşı bakışının değişmesine engel olabildiği için hastalık devam ediyor. Dolayısıyla stres yaratacak ortam veya kişilerden uzaklaşmak, yürüyüş yapmak ya da müzik dinlemek gibi hastanın kendisi için bir şeyler yapması çok önemli katkı sağlıyor” diye konuştu.

Hastalığın doğası gereği oluşan gezici ağrıları gidermede lifli gıdaları tüketmenin yarar sağladığını belirten Uzm. Dr. Aydın, beslenmede lifli gıdaların tercih edilmesi kabızlık sorununun önüne geçebileceği gibi içeriğindeki magnezyumun ağrı kontrolünde yarar sağlayacağını kaydetti.