Konya Barosu Başkanı Fevzi Kayacan’ın Konya’daki Paralel Yapı operasyonu kapsamında gözaltına alınan ve tutuklanarak cezaevine gönderilen eski Konyaspor yöneticisi ve PFDK eski üyesi avukatla ilgili yaptığı basın açıklaması ilginçti.

Kayacan, hukuki dille 3 maddelik bir basın açıklaması kaleme almış. (Baronun sitesinde görülebilir.)

Bu metinin içeriğine katılan olur olmaz, doğru bulan olur olmaz ama her meslek örgütü gibi Baro’nun da bir üyesiyle ilgili hassasiyetlerini dile getirmesi doğaldır.

Buraya kadar tamam.

***

Ama Kayacan’ın açıklamaları metinle sınırlı değil, daha sonra gazetecilerin sorularını cevaplamış.

İşte orada adeta bir “dışavurum” gerçekleştirmiş Kayacan.

O toplantıda bizzat olmadığım için “mış” diyorum.

Fakat toplantıya giden ajans temsilcileri haberi geçti.

Mesela Cihan Haber Ajansı’nın haberinde (herhalde yalan değildir!) Kayacan, şu ifadeleri kullanmış.

Önce operasyonla ilgili Konya basının “Paralel Yapı Operasyonu” başlıklarını anlayamadığını belirterek rahatsızlığını dile getirmiş. (Buna bir gazeteci olarak daha sonra uzunca bir cevap verebilirim.)

Devam ediyor Kayacan:

“Evrensel hukukun kuralları peş peşe çıkarılan yasalarla rafa kaldırılmıştır”

Ve şu cümlelerde Kayacan’ın dışavurumu tavan yapıyor.

Aynen ifadesi şöyle:

“Son dönemde hukukla ilgili o kadar çok düzenleme yapıldı ki, üstelik bu düzenlemeler 'torba yasa'ların kıyısına köşesine iliştirilerek yapıldı. Türkiye'de bir hukuk kaosu elbirliğiyle oluşturuldu.”

***

12 yıldır AK Parti’nin iktidarda olduğu Türkiye’de, “Evrensel Hukuku” (Türkiye’de eskiden Evrensel Hukuk mu vardı?) kim rafa kaldırdı?

“Hukuk Kaosu”, “elbirliğiyle” kim tarafından oluşturuldu?

(AK Parti’yle hiçbir muhalefet partisi “elbirliği” yapmadığına göre, seçim sonrası HSYK’yı ve bir yerlerden talimat alan almayan namuslu, dürüst savcı ve hakimleri kastediyor herhalde…)

Torba Yasaları kim çıkardı?

Yani kıvrılmayacak, kıvırtılamayacak, sağ sola eğilip bükülemeyecek kadar net bir şekilde, 12 yıldır milletin iradesiyle iktidarda olan AK Parti’yi hedef tahtasına oturtmuş Kayacan.

Ve, 3 maddelik metinin aksine, hukuki dili de terk edip bir muhalefet milletvekili gibi konuşmuş.

***

Türkiye’de hukukta bir kaos yaşandığı doğrudur.

Ama bunun nedeni sakın, kumpaslarla, şantajlarla, düzmece ve namahrem belgelerle, “Pensilvanya, polis, savcı-hakim” üçgeninde yıllardır “yer altı” usulü çalışan, bugün ise yer gün yüzüne çıkartılan veya çıkmak zorunda kalan  “Paralel Yargı” olmasın!

***

Baro Başkanı Fevzi Kayacan, binlerce insanın mağdur edilip hapislere atıldığı onca hukuksuzluk karşısında ( ki bugün artık yargı kararlarıyla ve TUBİTAK raporlarıyla bir bir ortaya konuluyor, belgeleniyor) bir açıklama yaptı mı?

Daha geçtiğimiz günlerde “yetkisiz” bir hukuk darbesi girişimine son anda dur denildi de Baro Başkanı çıkıp da tek kelime etti mi?

Kayacan’ın Cumhurbaşkanı’na hakaret eden 16 yaşındaki CHP’li gencin davasının savcısıyla ilgili açıklama yapma gereği duyması ilginç değil midir?

***

Fevzi Kayacan’ı, (belki isteyerek belki istemeden yaptı bilmiyorum ama) içindekileri bu kadar net bir şekilde dışa vurduğu ve de gösterdiği cesaret için kutluyorum.

Her 3 kişiden 2 kişinin AK Parti’ye oy verdiği Konya’da, Başbakan’ın şehri Konya’da, AK Parti düşmanları kadar cesur olamayan, Kayacan ve onun gibilere iki çift lafla “haddini bil” diyemeyip meydanı bu kadar boş bırakan, “Konya Halkının İradesinin” bu kadar ezilmesine müsaade eden AK Parti yöneticilerini ise bizzat Başbakan Sayın Ahmet Davutoğlu’na havale ediyorum.