FETÖ'nün siyasete müdahale teşebbüsleri

FETÖ'nün siyasete müdahale teşebbüsleri

FETÖ'nün Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu raporundan:- "Siyasete müdahaleler; özellikle CHP ve MHP genel merkez santrallerinin dinlenilerek partilerin sırlarına vakıf olunması, partilerin teşkilat ve yöneticilerinin usulsüz bir şekilde takip edilmesi,

TBMM (AA) - ALPER ATALAY - TBMM FETÖ'nün Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu raporunda, "Siyasete müdahaleler; özellikle CHP ve MHP genel merkez santrallerinin dinlenilerek partilerin sırlarına vakıf olunması, partilerin teşkilat ve yöneticilerinin usulsüz bir şekilde takip edilmesi, ses ve görüntü kaydedilmesi ve dikkat çekici bir zamanlama ile (Genel Seçim öncesinde) bu ses ve görüntülerin kamuoyu ile paylaşılması şeklinde gerçekleşmiş; 'özel hayatın gizliliği', 'haberleşme özgürlüğü' ve 'haberleşmenin gizliliği' hakları ağır bir şekilde ihlal edilmiştir." ifadesine yer verildi.

Fethullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) 15 Temmuz Darbe Gi̇ri̇şi̇mi̇ i̇le Bu Terör Örgütünün Faali̇yetleri̇ni̇n Tüm Yönleriyle Araştırılarak Alınması Gereken Önlemleri̇n Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonunun taslak raporunda, FETÖ'nün siyasete müdahale teşebbüsleri ayrı bir başlık olarak yer aldı.

Raporda, siyasete müdahalelerin; örgüt mensuplarını milletvekili, mahalli idarelerde belediye başkanı, meclis veya encümen üyesi seçtirerek parti teşkilatlarına “sızmak”, seçilmiş olan siyasi parti temsilcileriyle örgütün amaçları doğrultusunda temas kurmak, onları örgüte kazandırmak, hükümet ve siyasi parti politikaları üzerinde etkili olmak ve politikaları yönlendirmek, karar süreçleri üzerinde söz sahibi olmak, örgüte muhalefet eden siyasi kişi veya kurumları itibarsızlaştırmak, aleyhte yayın yaparak yıpratmak, yıldırmak, baskı kurmak, korkutarak sindirmek, tehdit etmek, iş göremez hale getirmek veya istifa ettirmek şeklinde özetlenebileceğe işaret edildi.

- "Siyasilerden sorumlu imamlar"

Siyasete müdahale edilmesinin temel amacının, siyasi sonuçlar elde etmek ve bu sonuçları terör örgütünün menfaatleri lehine kullanmak olduğuna işaret edilen raporda, "Örgüt, bu tür faaliyetlerin planlamasını 'siyasilerden sorumlu imamlar' vasıtasıyla; yapılan planların icrasını ise, özellikle emniyetin istihbarat birimlerini ele geçiren istihbaratçı mensuplarını harekete geçirerek yapmıştır." denildi.

Raporda, siyasete müdahaleye ilişkin şu değerlendirmelere yer verildi:

"Örgütün Haziran 2011 'genel seçim' öncesi, CHP Genel Başkanı ile MHP Genel Merkez yöneticileri hakkında başlattığı kampanya, siyasete ciddi ve önemli bir müdahale olmuştur. Siyasete müdahaleler; özellikle CHP ve MHP genel merkez santrallerinin dinlenilerek partilerin sırlarına vakıf olunması, partilerin teşkilat ve yöneticilerinin usulsüz bir şekilde takip edilmesi, ses ve görüntü kaydedilmesi ve dikkat çekici bir zamanlama ile (Genel Seçim öncesinde) bu ses ve görüntülerin kamuoyu ile paylaşılması şeklinde gerçekleşmiş; 'özel hayatın gizliliği', 'haberleşme özgürlüğü' ve 'haberleşmenin gizliliği' hakları ağır bir şekilde ihlal edilmiştir."

- "Kamu gücünü 'araç' olarak kullanmışlardır"

Siyasi parti yöneticileri ve temsilcileri hakkında yapılan usulsüz dinleme, takip, ses ve görüntü kaydının faili belli olmayacak şekilde ve özellikle menşei yabancı olan internet servis sunucuları, programları kullanılarak yapıldığının ve ses ile görüntü kayıtlarının kamuoyuna duyurulmasında da aynı yöntemin kullanıldığı belirtilerek, böylece, söz konusu partilerin yönetici ve milletvekillerinin itibarsızlaştırılarak seçimlere girmelerinin engellendiği, seçmenler nezdinde partiler ve partililerin zor durumda kaldığı, siyasetin tabii mecrasının dışına sürüklendiği vurgulandı. Raporda, "Kamu gücünü temsil eden, istihbarat toplamak ve değerlendirmekle görevli birimler; CHP ve MHP teşkilatlarını hedef alarak, sadece en temel insan haklarını ihlal etmemiş aynı zamanda kamu gücünü, bu hakların ihlal edilmesinde bir 'araç' olarak kullanmışlardır." ifadesi kullanıldı.

- Sahte isimle dinlemeler

Hedef kişi veya grubun dinleme, teknik ve fiziki takip, ses ve görüntü kaydı yapılması mevzuata ve usulüne uygun olarak yapılmadığından, kişi veya grupların, “suç ve terör örgütleri ile ilişkili gibi gösterilerek” hakim kararı alındığı ve “sahte isim veya kimlik bilgisi” ile “yanlış ikamet adresi” belirtilerek idari işlemlerin tamamlandığı kaydedilerek, "Örnek olarak, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın yakın çevresinde bulunan danışmanlarından A.G, sahte bir isimle ve bir terör örgütü üyesiymiş gibi dinlenmiştir." denildi.

Raporda, demokratik teamül ve kurallar haricinde siyasete yapılan müdahalelerin, siyaset sosyolojisi açısından seçmen davranışlarını değiştirme ve yönlendirme potansiyeli taşıdığı, bu potansiyelin artması, seçmen davranışlarının beklenmeyen ölçüde farklılıklar göstermesi ve nihai olarak, siyasete karşı mesafeli bir duruşla birlikte siyasi davranış kalıplarının değişmesi ihtimalini güçlendirdiği anımsatıldı.


AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :