KUDÜS (AA) – Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın yarın yapılacak Fetih Hareketi'nin 7'nci Genel Kongresi'nden güçlenerek çıkması öngörülüyor.

Batı Şeria'nın Ramallah kentinde yapılacak genel kongreye ilişkin AA muhabirine konuşan Filistinli uzman ve siyasetçiler, Abbas'ın yarınki kongreden pozisyonunu güçlendirerek çıkacağı konusunda birleşirken, bunun Filistin siyaseti üzerindeki etkileri hakkında farklı görüşler beyan etti.

Ramallah'taki Birzeit Üniversitesi Rektör Yardımcısı Gassan Hatip, “Abbas’ın kongrenin ardından öncesine oranla biraz daha güçlü çıkmasını bekliyorum” dedi.

Hatip, Abbas'ın yarınki kongrede, "2011'de ihraç ettiği Muhammed Dahlan ve destekçilerini hareketten tamamen uzaklaştırmaya çalışacağı" yönündeki yorumların hatırlatılması üzerine, "Dahlan meselesi Fetih'in iç meselesi olduğu için ben çok iyi bilgi sahibi değilim ancak bu konunun medya tarafından abartıldığını ve yarınki kongreye büyük bir olay olarak yansımayacağını düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Yarınki konferansın kendi iç meselelerine çeki düzen verme imkanı sunması açısından Fetih için önem arz ettiğini vurgulayan Hatip, "Örgüte yeni kan katmayı umut ediyorlar kongrede, yeni kuşaktan kişileri daha önde görebiliriz. Filistin halkı ise bu kongre hakkında pek heyecanlı değil ama Fetih’in güçlenerek siyasi kurumları reform etmede daha büyük rol oynamasını isteyenler de var. Belki bunun ardından ülkede bir genel seçim yapılabilir." ifadelerini kullandı.

Filistinli gruplar Fetih ve Hamas arasındaki anlaşmazlık konusunda ise bir şeyin değişeceğini beklemediğini ifade eden Hatip, "Bu iki fraksiyon arasındaki meselenin Fetih’in iç meselelerinden bağımsız olduğunu düşünüyorum. Fetih ile Hamas arasında 10 yıldır devam eden sorunlar sürmeye devam edecektir. Bu konferansın tek sonucunun, “Abbas’ın öncesinden biraz daha güçlü çıkması olacaktır." diye konuştu.

-Binlerce kişi davet edilmedi

Filistinli düşünce kuruluşundan El-Şebeke'den siyasi analist Nur Arafeh, Mahmud Abbas'ın çevresindeki kişilerle birlikte Fetih içerisindeki otoritesini yeniden güçlendirmeye çalıştığını ve bunun bir "zayıflık belirtisi" olduğu görüşünü dile getirdi.

Abbas ve Dahlan arasındaki çekişmenin bu "zayıflığı" gün yüzüne çıkardığını savunan Arafeh, Filistin Yönetimi'nin tamamen Fetih içerisindeki ve Hamas'la olan çekişmelere odaklandığını belirterek, içerdeki bu çekişmenin "ana düşman olan İsrail'e işgaline odaklanmayı engellediğini" belirtti.

Dahlan'nın Fetih içerisindeki etkinliğine de değinen Arafeh, "Dahlan'ın gücü kendisini destekleyen bazı Arap devletlerinden geliyor. Bu devletler Abbas'a, Dahlan'ın Filistin'e dönmesine izin vermesi için baskı yapıyordu. Bunun netice vermemiş olması, Dahlan'ın Abbas'a baskı yapmak için bazı Arap devletlerinden başka seçenekleri denemesi gerektiğini ortaya koydu" diye konuştu.

-"Muhalefet yerine sadakat var"

Filistinli düşünce kuruluşu Pasiah'ın başkanı Mehdi Abdul Hadi de Abbas'ın yarınki kongreden güçlenerek çıkacağı görüşünü dile getirerek, "Kongre’de Abbas’ın, Fetih’in ve Filistin Otoritesi'nin başkanı olduğu bir kez daha onaylanacak. Kongrede Abbas’ın liderliğini yeniden onaylayacak olması muhalefet ve rekabetin olmadığı anlamına da geliyor. Bunların yerine takipçilerin temsil ettiği lidere sadakat var" diye konuştu.

Kongrede ayrıca Fetih’in gündemi ve siyasi programının da onaylanacağını vurgulayan Hadi, şunları kaydetti,

“Varoluş ve onur için direniş' başlığıyla ifade edilen; özgürlük, adalet ve eşitlik için barışçı yöntemlerle mücadeleyi öngören Fetih'in siyasi gündemi kongrede onaylanacak. Fetih’te Abbas tarafından aday gösterilenlerin çoğu da seçilecektir." dedi.

Abbas'ın bu ay sonunda Washington'da Başkan Donald Trump’la bir araya geleceğini hatırlatan Hadi, "Abbas, Washington'a halkının 'iki devletli çözüm, sürgündeki Filistinlilerin geri dönüş hakkı ve İsrail hapishanelerindeki 7 bin Filistinlinin serbest bırakılması' gibi kongrede de tasdik edilen haklı talepleri ile gidecektir." diye konuştu.

Fetih açısından Hamas ile yaşanan anlaşmazlıkların içeriğinin değişmeyeceğini de belirten Hadi, iki fraksiyon arasındaki görüşmeleri yürütecek ekibin bu kongrede değişebileceğini ifade etti.

-"Abbas, Dahlan'ı kullanarak muhalefeti susturuyor"

Fetih Hareketi Devrimci Konseyi'ne bağlı Sosyal Adalet Komisyonu Başkanı Dimitri Diliyani, Abbas'ın muhalefeti tasfiye etmek için Dahlan'ı kullandığını savundu.

"Abbas sadece Dahlan’a yakın olanları değil, kendisine muhalefet eden herkesi Fetih'ten uzaklaştırmak istiyor." eleştirisinde bulunan Diliyani, "Bu nedenle yarınki konferans Fetih’in konferansı olarak görülemez. Katılanların yüzde 92’si Filistin Otoritesi ya da Filistin Kurtuluş örgütünden alan çalışanlardan oluşuyor. Bu toplantı özgür bir toplantı olamaz çünkü Abbas kendisini eleştiren herkesi işten kovma yetkisine sahip. Abbas ve çevresindekiler Filistin'deki ve yurt dışındaki Fetih tabanından kopuk" dedi.

Yarınki kongrenin Fetih içerisindeki bölünmeyi arttırarak zayıflatacağını da savunan Diliyani, "Çünkü Abbas'ın çevresindeki mevcut yönetim Fetihçilerin desteğine sahip değil. Buda İsrail’in işine gelecektir. Çünkü İsrail güçlü bir Fetih yerine zayıf bir Fetih istemektedir." değerlendirmesinde bulundu.

Diliyani ayrıca, Abbas'ın kongre sonrasında farklı görüşleri susturma yoluna gitmesi halinde "mevcut tansiyonu şiddet olaylarına dönüştürebileceği" uyarısında bulundu.

Ramallah'ta yarın yapılacak Fetih Hareketi'nin 7. Genel Kongresi'ne Batı Şeria ve Gazze Şeridi'nden bin 400 üyenin katılması bekleniyor.

- Dahlan'ın "şüpheli ilişkileri"

ABD ve İsrail'le "şüpheli ilişkiler" içinde bulunduğu iddia edilen Muhammed Dahlan'ın Fetih Hareketi'yle bağı, Batı Şeria'da "askeri hücreler planladığı" gerekçesiyle 2011 yılında kesilmişti.

Filistin Devlet Başkanı Abbas, Haziran 2011'de Dahlan'ı hareketten ihraç etmiş, 2012'de de milletvekilliği dokunulmazlığını kaldırmıştı. Abbas, Dahlan'ı "Yasir Arafat'ın ölümünde ve bazı Filistinli liderlerin suikastlarında parmağı olmakla" ve "İsrail'le iş birliği yapmakla" suçlamıştı.

Görevi süresince "zimmetine geçirdiği paralarla bir servet elde ettiği" öne sürülen Dahlan, 2011'de Batı Şeria'yı terk ederek Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkenti Abu Dabi'ye yerleşmişti.

AA