İSTANBUL (AA) - Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, "Demiryollarını serbestleştirmek için çalışmalarımız devam ediyor. 2015 yılında demir yolu sektörümüzü de serbestleştireceğiz" dedi.

Bakan Elvan, İSO'nun "Türkiye'nin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Vizyonu'nun Ekonomimiz ile Sanayimizin Rekabet Gücü ve Geleceği Açısından Önemi" konulu ekim ayı Meclis Toplantısı'nda konuştu. Ulaşım ve erişim altyapısının olmadığı veya zayıf olduğu bir ülkede ekonomik kalkınmadan, gelişmeden ve sanayinin rekabet gücünden bahsedilemeyeceğini söyleyen Elvan, güçlü bir sanayiye ve ekonomiye sahip olmak için güçlü bir ulaşım ve erişim altyapısına sahip olmak gerektiğini vurguladı.

Elvan, şöyle devam etti:

"Biz 2002 yılında yola çıkarken, 'bu ülkede ekonomik istikrarı biran önce sağlamalıyız' dedik. Ekonomik istikrara paralel olarak 'ülkenin kronikleşmiş ne kadar sorunu varsa bunların üzerine gitmeliyiz' dedik ve bu şekilde yola koyulduk. 2003 ve 2004 yıllarında ağırlıklı olarak ekonomik istikrara ve ülkede yaşanmış kronik enflasyonun aşağı çekilmesi yönünde çaba içinde olduğumuzu gördünüz. İlk 2 yıldan sonra ağırlıklı olarak güçlü bir ekonomik altyapı, sanayinin gelişmesini ve güçlü ihracat performansı istiyorsak ulaşım ve erişim altyapısını güçlendirmeliyiz dedik. Çok yoğun şekilde hem kara hem deniz hem de hava yollarında yatırımlara başladık.

Biz '15 bin kilometre bölünmüş yol yapacağız' dediğimizde bize 'yapılacak 15 bin kilometre yolu nasıl yapacaksınız? Bizim 15 bin kilometre yola ihtiyacımız yok' dendi ve eleştirildi. O günleri hatırlayınız ama bugün biz 12 yıllık süre içinde 17 bin 500 kilometre bölünmüş yol yaptık. Bununla yetinmeyeceğiz. 24 bin kilometreye yaklaşan bölünmüş yolumuzu inşallah 2023 yılında 37 bin kilometreye ulaştıracağız."

Elvan, öncelikli olarak kara yolu ulaştırmasına ağırlık verdiklerini hatırlatarak, öncelikle sanayi için ağırlıklı kullanılan ulaşımın kara yolu olduğunu, bugün hala taşımacılığın yaklaşık yüzde 85'ten fazlasının kara yoluyla yapıldığını aktardı. Diğer ülkelere bakıldığında demir yolu taşımacılığının çok daha ön planda bulunduğunu ifade eden Elvan, sanayicinin rekabet gücünün, yüksek taşımacılık maliyeti nedeniyle ortadan kaldırıldığını söyledi.

Elvan, en başından bu yana Türkiye'yi mutlaka dört bir yandan bölünmüş yollarla donatmak hedefiyle yola çıktıklarını böylece hem sanayi hem de yolcu taşımacılığı için ciddi bir rahatlama sağladıklarını vurgulayarak, bugün ise sadece bölünmüş yollarla yetinmeyeceklerinin altını çizdi.

- "Havayollarını serbestleştirmeseydik, THY bugünkü konumunda olmazdı"

Elvan, Türkiye'de demir yolu sektörünün yıllarca unutulduğunu, gelişmiş ülkelerde demir yolu sektörünün özellikle taşımacılıkta yoğun kullanıldığını ve maliyetlerin kara yolu taşımacılığından çok daha düşük olduğunu anımsattı. Kısa, orta ve uzun vadede ulaşım ve haberleşme stratejilerini belirlerken sadece yolcu açısından olaylara bakmadıklarını anlatan Elvan, şunları kaydetti:

"Yolcuya ilave olarak ulaşım ve demir yolu altyapımızın güçlendirilmesi, sanayicimizin gücünü artıracak dedik. Bugüne kadar hiç bir şekilde 40-50 yıldır bakımı yapılmamış, değiştirilmemiş eski demir yolu hatlarını yeniledik. Bugün itibarıyla mecvut demir yolu hatlarının yüzde 92'si yenilendi. Elektrifikasyon ve sinyalizasyon sistemleri yapıldı. Buna paralel olarak yüksek hızlı tren yatırımlarına başladık.

Buradaki amacımız, özellikle sanayicilerimizin, üreticilerimizin çok kolay şekilde limana ulaşmalarını sağlamak... Biz sanayicilerimizi nasıl düşük maliyetle limana ulaştırabiliriz arayışı içinde olduk ve bu şekilde yol haritamızı belirledik. Hala sıkıntılarımız var. 'Şimdi hala demir yolu sektörü serbestleşemedi, siz yasal olarak bu düzenlemeyi yaptınız ama hala uygulamaya geçemediniz' şeklinde belki eleştiride bulunacaksınız. Bununla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. 2015 yılında inşallah demir yolu sektörümüzü de serbestleştireceğiz. Artık özel kesime açacağız."

Elvan, havayollarına bakıldığında ise o yıllarda THY'nin bugünkü konumunda olmadığını ancak havayollarında serbestleşmeye gitmelerinin hem THY'nin güçlenmesini sağladığını hem de çok sayıda yeni havayolu şirketinin doğmasına vesile olduğunu aktardı. Havayollarının serbestleştirilmemesi halinde THY'nin bugünkü konumda olamayacağının altını çizen Elvan, "THY'nin büyüme hızı yüzde 20... Diğer havayollarımızın büyüme hızı da yüzde 10'un üzerinde. Yolcu sayısına baktığınızda gelişmiş ülkelerde yolcu sayısındaki artış yüzde 0'lar seviyesindeyken, Türkiye'de yıllık artış yüzde 14'lere ulaştı" diye konuştu.

Elvan, hava trafik yoğunluğuna bakıldığında da paralel şekilde bir artış görüldüğünü dile getirerek, "Eğer biz havayollarını serbestleştirmeseydik, bugün bu başarıyı elde edemezdik. Aynı şeyi demir yolu sektörü için yapacağız, serbestleştirmeye gideceğiz, özel kesime açacağız. Aynı yüksek büyüme performansını demir yolu sektöründe de göreceğiz. Önümüzdeki dönemde sizler de o sektöre girerek Türkiye'nin gelişmesine, kalkınmasına katkı sağlayacaksınız" değerlendirmesini yaptı. Denizcilik alanında da gösterdikleri başarılı performanslara işaret eden Elvan, bunların yeterli olmadığını, sorunların çözülmesi gerektiğini söyledi.

- "İstanbul'un trafik problemini çözeceğiz"

Elvan, Türkiye'nin gerçekten en fazla trafik yoğunluğu olan, ciddi sıkıntılara ve zaman kaybına yol açan İstanbul'un trafik probleminin mutlaka çözülmesi gerektiğini ve bu sorunu çözeceklerini belirtti. Günde yaklaşık 1,5 milyon kişinin Asya yakasından Avrupa yakasına veya Avrupa yakasından Asya yakasına geçtiğini hatırlatan Elvan, burada hem Boğaziçi Köprüsü hem Fatih Sultan Mehmet Köprüsü hem de Marmaray'ın kapasitesinin ihtiyacı karşılayabilecek düzeyde olmadığını anlattı.

Elvan, Avrasya Tünelini'nin yapılmasıyla lastik tekerlekli araçların da Asya yakasından Avrupa yakasına geçişinin de mümkün hale geleceğini vurgulayarak, "Kuzey Marmara Otoyolu çalışmalarımız başladı. Bunun bir devamı Sakarya'dan Kurtköy'e kadar olan kesimde mevcut otobana paralel bir otoyol projemiz var. Yine Yavuz Sultan Selim Köprüsü üzerinden Tekirdağ Kınalı'ya kadar uzanan, bu otoyolun devamı var. Çok kısa süre içinde bu iki otoyol projemizin ihalesine çıkacağız. kara yolu açısından bir nebze de olsa İstanbul trafiğini rahatlatmış olacağız" açıklamasını yaptı.

Elvan, Tekirdağ'dan sonra ise Tekirdağ'dan Çanakkale'ye, Çanakkale'den Balıkesir'e giden otoyola geçileceğini belirten Elvan, şöyle devam etti:

"İstanbul-Yalova-Bursa-Balıkesir-Manisa ve İzmir'e uzanan otoyol projemiz devam ediyor. Dolayısıyla Tekirdağ'dan inen bu yol, Balıkesir'deki otoyola bağlanacak, Çanakkale'yi de köprüyle geçmiş olacağız. Böylece kara yolu itibariyle önümüzdeki dönemde Marmara Bölgesi'nde bir ring oluşturacağız. Bu kara yolunda önemli ölçüde rahatlatma sağlayacak. Çanakkale Köprüsü'nün yapımı özellikle Ege Bölgesi'nden Trakya'ya ve yurt dışına gitmek isteyenlere yeni bir imkan sunacak. Artık İstanbul üzerinden mevcut köprülerimizin üzerinden Trakya'ya geçiş söz konusu olmayacak. Çanakkale Köprüsü üzerinden doğrudan Trakya ve yurt dışına çıkış söz konusu olacak. Bu da İstanbul'un trafiğini önemli ölçüde rahatlatacak."

(Sürecek)