Doç. Dr. Burcu Kalkan Oğuztürk’ün davasında ara karar çıktı

Doç. Dr. Burcu Kalkan Oğuztürk’ün davasında ara karar çıktı

MHP'nin kongre sürecinde rapor hazırlayan, FETÖ'ye üye olduğu gerekçesiyle yargılanan Doç.

MHP'nin kongre sürecinde rapor hazırlayan, FETÖ'ye üye olduğu gerekçesiyle yargılanan Doç. Dr. Burcu Kalkan Oğuztürk'ün yargılanmasına devam edildi. Mahkeme, Doç. Dr. Burcu Kalkan Oğuztürk'ün ev hapsini kaldırırken, adli kontrol tedbirlerinin devamına hükmetti.

Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) üye olduğu gerekçesiyle "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla, 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan tutuksuz sanık Doç. Dr. Burcu Kalkan Oğuztürk'ün yargılamasına devam edildi. İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya sanık Burcu Kalkan Oğuztürk ile avukatları katıldı. Duruşmada, sanık Oğuztürk'ün MHP'nin olağanüstü kongre süreciyle ilgili birlikte rapor hazırladığı Prof. Dr. Hüseyin Hatemi tanık olarak dinlendi.

"18 yıldan beri tanırım"

Duruşmada tanık olarak dinlenen Prof. Dr. Hüseyin Hatemi, "2001 yılında huzurda bulunan sanık Medeni Hukuk kürsüsünde asistanım olarak görev yapmaya başladı. Emekli olduktan sonra zaman zaman üniversiteye gittiğim için sanığı görüyordum. Yaklaşık 18 yıldan beri tanırım sanığı. Kendisi tanıdığım andan beri sanığın örgütün içerisinde olduğuna ya da örgüt söyleminde bulunduğuna tanık olmadım" dedi.

"Nasıl evlendiklerini bilmiyorum"

Sözlerini sürdüren Hatemi, "2016 yılında MHP hakkında açılan bir davadan dolayı mütalaa açılması gerekiyormuş. Benim kürsümde bulunan Burcu hanım bana beraber bir mütalaa yazmamız gerektiğini söyledi. Birlikte mütalaa yazdık. Ben Fırat Oğuztürk'ü sadece sanığın eşi olması sebebiyle tanıyorum. Ne şekilde evlendikleri konusunda bir bilgim yok" ifadelerini kullandı.

"Telefonu polislere kendim teslim ettim"

Duruşmada savunma yapan sanık Burcu Kalkan Oğuztürk, "15 Temmuz darbe sürecinde ben Almanya'daydım. Rahatlıkla kaçma imkanım varken ve Bylock kırıntısı çıkan telefonumu bizzat polislere kendim teslim ettim. İstanbul Üniversitesi yapılanmasına ilişkin dava bildiğim kadarıyla devam etmektedir. Eğer örgüt üyesiysem bu dosyadan hakkımda bir itirafçı çıkardı. Bütün bildiklerimi anlattım. Hakkımdaki ev hapsinin kaldırılmasını talep ediyorum. Beraatimi istiyorum" şeklinde konuştu.

Sanık Oğuztürk'ün savunmasının ardından avukatı savunma yaptı.

Duruşmada görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı, önceki celse sunduğu mütalaasını tekrar ettiğini belirtti. Mahkeme heyeti, sanık Burcu Kalkan Oğuztürk'ün ev hapsinin kaldırılmasına, hakkında il sınırlarını terk etmemeye yönelik adli kontrol tedbirleri uygulanmasına karar verdi.

Mahkeme, sanık ve müdafinin esasa ilişkin son savunmalarını yapması için duruşmayı erteledi.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca hazırlanan iddianamede, sanığın gözaltına alındığı sırada ele geçirilen bilgisayar ve diğer dijital materyallerde yapılan incelemeye yer verildi. Oğuztürk'ün bilgisayarından örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in fotoğrafları, örgütün yayın organları Zaman, Yarına Bakış, Meydan gazeteleri, Aktif haber ve Rota Haber görüntüleri, cep telefonunda da Bylock ve Kakao Talk uygulamasının kalıntıları, hard diskte ise örgüt elebaşı Gülen'e ait ve Gülen'i anlatan elektronik kitapların bulunduğu aktarıldı.

İddianamede, sanığın akademik camia içinde bulunduğu konum, sosyal çevre ve ifadesine bakıldığında etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanma görüntüsü altında kanunun lafzına ve ruhuna uygun olmayan eksik açıklamalar yaptığının değerlendirildiği kaydedildi.

Sanık Oğuztürk'ün "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi.

Kaynak:Haber Kaynağı