Dislektik genç, şef olma hayaline bir adım daha yaklaştı

Dislektik genç, şef olma hayaline bir adım daha yaklaştı

Bir tür öğrenme bozukluğu olan disleksiye rağmen üç dil öğrenen ve aşçılık alanında ismini dünyaya duyurmak isteyen 19 yaşındaki Yarkın Şarda, Başkent Üniversitesi Aşçılık Bölümü'nü yüzde 50 burslu kazandı- Yarkın Şarda:- "Paragraflar uzun olunca ilk başt

ANKARA (AA) - SEFA ŞAHİN - Bir tür öğrenme bozukluğu olan disleksi ile mücadele eden 19 yaşındaki Yarkın Şarda, doktor annesinin yönlendirmesiyle eğitimini becerileri doğrultusunda sürdürüyor. Üç dil öğrenen ve lisede yiyecek-içecek bölümünde eğitimini aldığı aşçılık alanında ismini dünyaya duyurmak isteyen Şarda, Başkent Üniversitesi Aşçılık Bölümü'nü yüzde 50 burslu kazandı.

Yarkın Şarda ve hayata tutunmasını sağlayan annesi doktor Selma Şarda, disleksiyle mücadeleyi ve üniversite sınavına hazırlık sürecini AA muhabirine anlattı.

Annesinin evde denediği tedavi yönteminin çok işe yaradığını belirten Şarda, İngilizceyi iyi, Almanca ve Rusçayı orta seviyede bildiğini söyledi.

Şarda, Özel TÜRSAB Ankara Anadolu Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi Yiyecek İçecek Bölümü'nde eğitim aldığını anlatarak, üniversite sınavına hazırlanırken de gastronomi bölümünü okumayı düşündüğünü belirtti.

Eğitim şartlarını gözden geçirdiğinde iki yıllık aşçılık bölümünün kendisine daha uygun olduğunu anladığını belirten Şarda, Türkçe sorularına hazırlanırken yaşadığı zorluklar nedeniyle ders aldığı ve kendisine özel bir program uygulayan Türkçe öğretmeniyle başarıya uzandığını kaydetti.

Yarkın bu süreci şöyle anlattı:

"Paragraflar uzun olunca ilk başta okumaya üşeniyordum. Başını okuyordum sonunda unutuyordum. Tuhaf bir şey çıkıyordu ortaya ama sonra Yılmaz Hoca geldi, her şeyi düzeltti. En çok sevdiğim mutfak İtalyan mutfağı, makarna ve et yemeğini yapmayı çok seviyorum. Dünyaca ünlü bir şef olma yoluna artık girdim."

- "Disleksi, Yarkın ve ben baş başa kalmıştık"

Yarkın Şarda'nın annesi Dr. Selma Şarda ise oğluna 11 yaşında disleksi teşhisi konulduğundan beri kendisini öğrenme güçlüğüyle mücadeleye adayan bir tıp doktoru olduğunu belirtti.

Oğluna bireysel eğitim programı kapsamında okuma, yazma, okuduğunu anlama ve duyusal disfonksiyon gibi eğitimler verildiğini aktaran Şarda, eğitim ortamını kendisinin kurguladığını ancak başarının artmasında oğlunun çok istekli hareket etmesinin etkili olduğunu vurguladı.

Şarda, üniversite sınavına hazırlık döneminde ciddi sıkıntılar yaşadıklarını anlatarak, "Türkiye'de dislektik çocuklar için çok fazla imkan yok. Çocukların üniversiteye hazırlanırken gittikleri özel öğretim kursları vardı. Oralara baktık ama dislektik bir çocuk için uygun eğitim şartları yoktu. Yine her zamanki gibi disleksi, Yarkın ve ben baş başa kalmıştık." ifadelerini kullandı.

- "Eğitimlere Türkçe ağırlıklı başladık"

Üniversite sınavına evde çalışmaya lise eğitiminin son 2 yılında başladıklarını anlatan Şarda, "Ağırlıklı olarak Türkçe ile başladık. Yine paragraf soruları çok uzun sorular oluyor. Dislektik çocuklar için bütün bir paragrafı okumak, anlamak ve yorumlayıp onun cevabına ulaşmak çok zor. Dolayısıyla biz Türkçe ağırlıklı başladık." değerlendirmesinde bulundu.

Şarda, üniversite sınavına hazırlanırken sürekli deneme sınavı yaptıklarını ifade ederek, şöyle devam etti:

"Birçoğuna göre bu sıralamalar ya da iki yıllık bir üniversiteye girmiş olmak bir başarı olarak görülmeyebilir. Ben çıktığımız yolu da geldiğimiz yeri de biliyorum. Okuyup yazamayan bir çocuktan üniversite kazanan bir çocuğa geldik. Televizyonlarda sonuçları, istatistikleri dinliyorum. 2,5 milyon öğrencinin girdiği sınavda 700 bin kişi TYT barajını geçemedi. Bunların içinden kaçının dislektik olduğunu düşünürsek, bence Yarkın'ın TYT'yi geçmesi de büyük bir başarıydı.

Yarkın aslında AYT'de de gastronomiye girebilecek puanı aldı ama biz sıralama yapmadık. Yarkın'a üniversite tercihi yaparken en uygun olan yeri seçmeye çalıştık. Çünkü gastronomi, aşçılıkla kıyaslandığında daha ağır bir bölüm. Okurken yine aynı sıkıntıları çekecek ve belki de sevdiği bir meslekten uzaklaşmasına sebep olacaktı. Zorlanmadan, öğrenimine devam edeceği bir bölüm olması için özellikle iki yıllık bölümün daha doğru bir tercih olacağına karar verdik."

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :