Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) bünyesinde faaliyet gösterdiği iddiasıyla Kaynak Holding'e yönelik soruşturma kapsamında hazırlanan fezlekede, 15 Temmuz hain darbe girişiminin temellerinin bu holding vasıtasıyla atıldığı belirtildi.

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, Kaynak Holding'e yönelik yürütülen soruşturma kapsamında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmek üzere, örgütün sözde Türkiye imamı Mustafa Özcan, eski Kaynak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Naci Tosun, eski Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İzzet Akyar, eski yöneticilerden Mustafa Talat Katırcıoğlu ile "FETÖ'nün ikinci adamı" olduğu değerlendirilen Cevdet Türkyolu, darbe girişimi sırasında Akıncı Üssü'nde yakalanan sivil imamlar Harun Biniş ve Kemal Batmaz, Fethullah Gülen'in doktoru Kudret Ünal ile Faruk Güllü ve Ali Çelik'in de aralarında bulunduğu 130 şüpheliye yönelik, 707 sayfalık fezleke hazırlandı.

Fezlekede şüphelilerin, "Terörizmin finansmanının önlenmesi hakkındaki kanuna muhalefet", "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek", "terör örgütü propagandası yapmak", "silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "silahlı terör örgütü kurmak veya yönetmek" suçlarından cezalandırılması istendi.

Soruşturma çerçevesinde Kaynak Holding'e 17 Kasım 2015'te sulh ceza hakimliğinin kararıyla kayyum atandığı belirtilen fezlekede, bundan bir hafta önce yapılan 2014 yılı olağan genel kurul toplantısında o yıla ait kâr dağıtımı yapılmamasına karar verilmiş olmasına rağmen, 2013 yılı kârından 30 milyon liranın dağıtılması kararı alındığı anlatıldı.

Aynı gün paranın aceleyle ve Bank Asya kanalıyla Hollanda'ya transfer edildiği belirtilen fezlekede, söz konusu kâr dağıtım amacının, holdingin mevcut nakit kaynaklarının bir an evvel yurt dışına çırakılması yönünde olduğu kaydedildi.

Fezlekede, Kaynak Holding'in ödenmiş sermayesine denk gelen 54 milyon liralık tüm hisselerinin 22 Ocak 2015'te Hollanda'da kurulan INL Partners B.V. unvanlı şirkete devredilmesi ve 2013 yılı kârından 29 milyon 389 bin 582 liranın yine aynı şirkete aktarılması olaylarının, şekli unsurları bakımından kanuna uygun görünse de holdingin olağan ticari hayatı içerisinde olağan dışı hareketler olduğu vurgulandı.

Yurt dışında faaliyet gösteren ve açık kaynak araştırmalarında "Gülenist" kuruluş olarak tespit edilen kuruluşların, örgüt lideri Fetullah Gülen'in talimatıyla hareket ettiği dile getirilen fezlekede, Türkiye'de faaliyet gösteren örgütün, diğer şirket ve holdingleri ile yardım kuruluşlarından sürekli para transferlerinin yurt dışına aktarılarak, ülke genelinde yürütülen soruşturmalarda el konulabilecek gelirlerin kaçırıldığı anlatıldı.

Fezlekede, Türkiye aleyhine uluslararası alanda algı yaratabilmek ve karşı lobi oluşturabilmek için yurt dışında özellikle ABD seçimlerinde adaylara yardımlar yapıldığı, yüklü miktardaki para transferleriyle örgüte finans sağlandığı, bu işin de Kaynak Holding ve bağlı şirketlerle yapıldığı kaydedildi.

- "Holding bilgisayarlarında ByLock programı çıkmış"

Şirket içerisinde 15 Temmuz'daki darbe girişiminin akabinde deşifre edilen kriptolu iletişim programlarının kullanıldığı belirtilen fezlekede, Kaynak Holding bünyesindeki bilgisayarlarda bahse konu programın kurulumu için gerekli olan ".apk" programının olduğu, şirketin üst düzey yöneticilerinden Naci Tosun ile şirket yöneticileri ve çalışanlardan bazılarının programla ilgili şifre ve takma isimlerinin bulunduğu anlatıldı.

Fezlekede, örgütün kendi içerisindeki mensuplarına ulaşmak için ve iletişimi sağlamak açısından gizliliğe aşırı derecede önem verdiği, bunun için de izlenmesi ve takip edilmesi zor olan programlar kullanıldığı ifade edilerek, örgütün ByLock, Tictoc, Kakao gibi programların yanı sıra, internet üzerinden sesli görüşme anlamına gelen voip hatla karşılıklı görüşmeler sırasında şifrelenen sesleri karşı tarafa ulaştıran bir sistem kullandığı dile getirildi.

Örgüt üyelerinin telefonu bilgisayara veya laptopa bağlamaya yarayan magickjack adlı küçük bir adaptör kullandıkları ifade edilen fezlekede, yüklemesi çok kolay olup bilgisayarın usb portuna kolayca takılabilerek çalışan sistemin voip prensibiyle çalıştığı aktarıldı.

- Fetullah Gülen'in Pensilvanya'daki ikametgahı

Fezlekede, Kaynak Holding'le irtibatı tespit edilerek kayyum atanan Ak İnşaat Sanayi Ticaret A.Ş. tarafından, 22 Ağustos 2005'te Gülen'in Pensilvanya'daki ikametiyle ilgili sözleşme yapıldığı ve alımının sağlandığı belirtilerek, 17/25 Aralık'ın başarısız olması ve holding şirketlerine kayyum atanmasıyla, bu ikametgahın 17 Aralık 2015'te de örgütle iltisaklı olduğu değerlendirilen Golden Generation Worship and Retreat Center INC'ye bağışlandığı aktarıldı.

Holdingin basit bir ticari işletme olarak düşünülemeyeceği ve ticari bir kuruluş olmadığı vurgulanarak, şu değerlendirmede bulunuldu:

"Tedbir ve gizlilik bu silahlı terör örgütünün dolayısıyla da örgüt üyelerinin ve kısmen de sempatizanlarının ruhuna, damarlarına işlemiştir. Adının kaynak olması tesadüfi değildir. Bu da gösteriyor ki burası, örgütün emir ve talimatları doğrultusunda, örgütün gizli toplantılarının yapılacağı, kararların alınacağı ve uygulanacağı bir yer olarak düşünülmüş, o amaçla açılmıştır. Halkın masum duyguları sömürülerek çeşitli adlarda toplamış oldukları yardım paralarını örgütün amaçları doğrultusunda kullanmaktan çekinmediklerini göstermektedir. Esasında bu gizli eylemlerle 15 Temmuz hain darbe girişiminin temelleri de atılmış oluyordu."

Herhangi bir örgütün insan kaynaklarının yani üye sayısının çoğalmasının ekonomik güçle doğru orantılı olduğu aktarılan fezlekede, ekonomik gücü yetersiz bir örgütün tesisleşmesinin, coğrafi olarak genişmelesinin, üye sayısının artmasının mümkün olmadığı kaydedildi.

Fezlekede, "Bu sebepledir ki 15 Temmuz hain darbe girişiminin en büyük destekçilerinden ve olası bir başarıda en çok nemalanacak kesimi de örgütün mali ayağı olacaktır. Bu nedenle örgütün önde gelen iş adamları ve finansına dair olanların darbeye fikren destek verdikleri düşünülse, iştirak ettiklerine ilişkin delil olmasa bile TCK'nın 309. maddesinde belirtilen suç için bu eylemlerde bulundukları konusunda haklarında kamu davası açmak için yeterli şüphe oluşturacak deliler hem bu dosyada hem de ülke çapındaki soruşturmalarda mevcuttur." denildi.

Silahlı terör örgütünün gizli ajandasının 15 Temmuz'da açığa çıktığı vurgulanan fezlekede, tüm üyeleri olmasa bile önde gelen iş adamları, yargı ve emniyet görevlileri, öğretim elemanları, TSK içerisindeki üyelerin ve bunlara hükmeden imamların, bu gizli ajandayı bilmemelerinin düşünülemeyeceği belirtildi.

Fezleke, tüm bu dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde 15 Temmuz darbe girişiminin temelleri ve finans ayağının bu holding vasıtasıyla atıldığı ifade edilerek, "17/25 Aralık'tan sonra meslekten atılan kamu görevlileri ya da yakınlarının bu holdingte çalıştıkları ya da çalışmış gibi gösterilerek maddi destek sağlandığı, onlara gerek sosyal medya gerekse adliye önlerine gidilerek her türlü desteğin bu holding aracılığıyla verildiği, yine örgütün sözde ev, semt, bölge, il imamlarının da çalışmadıkları halde çalışmış gibi gösterilmek suretiyle insan kaynağı sağladıkları belirlenmiştir." değerlendirmesinde bulunuldu.