Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın: (2)

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın: (2)

"(AKPM'de yarın yapılacak oylama) Bütün bizim bu iş birliği çabalarımıza rağmen bazı maksatlı çevrelerce ülkemize karşı birtakım siyasi girişimlerin yapıldığını da görüyoruz. Bugün ve yarın devam eden müzakerelerde AKPM Genel Kurulunda 'yeniden denetime a

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinin (AKPM) Türkiye ile ilgili yarın yapacağı oylamaya ilişkin, "Bütün bizim bu iş birliği çabalarımıza rağmen bazı maksatlı çevrelerce ülkemize karşı birtakım siyasi girişimlerin yapıldığını görüyoruz. Bugün ve yarın devam eden müzakerelerde AKPM Genel Kurulunda 'yeniden denetime alınma' konusunun belli çevreler tarafından gündeme getirildiğini görüyoruz. Bu açıkça bir siyasi operasyondur. Ne Türkiye'deki objektif gerçeklerle ne Türkiye'nin Avrupa Konseyi ile ilişkisinin geçmişine baktığınızda, bunun izah edilebilir, meşrulaştırılabilir, gerekçelendirilebilir hiçbir temeli söz konusu değildir." dedi.

Kalın, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde medya mensuplarına gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

"AKPM, yarın Türkiye'ye ilişkin bir karar açıklayacak. Türkiye'nin 1990'lı yıllarda olduğu gibi 'izlenen ülke' statüsüne çekilmesi ihtimali var. Bu karar çıkarsa AB ilişkileri nasıl etkilenir? Mayıs ayı içerisinde mülteci sorununa ilişkin son raporların paylaşılacağı açıklanmıştı. Olumsuz bir yanıt alınırsa Türkiye'nin mülteci politikasında bir değişiklik olur mu?" sorusu üzerine Kalın, Avrupa Konseyinin kurucuları arasında Türkiye'nin de yer aldığını söyledi.

Türkiye'nin şu ana kadar Avrupa Konseyi ile her alanda, seçimler, darbe sonrası, mülteci meselesi ve diğer konularda yapıcı, şeffaf, diyaloğa açık bir tutum içerisinde olduğunu belirten Kalın, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra üst düzey ziyaretlerin yanı sıra Avrupa Konseyinin tüm mekanizmalarıyla iş birliğini yoğunlaştırdıklarını söyledi.

AKPM'den bir heyetin, 16 Nisan'da yapılan halk oylamasını izlemek üzere Türkiye'ye davet edildiğini anımsatan Kalın, Türkiye'nin saklayacak bir şeyinin olmadığını vurguladı. "Açık, şeffaf bir şekilde yapılan bu referandumu gelsinler, izlesinler, raporlarını yazsınlar." diyen Kalın, şunları kaydetti:

"Fakat maalesef bu AKPM gözlemciler heyetindeki bazı üyelerin açıkça PKK destekçisi olduğu, onlar için çalışmalar yaptığı, faaliyetlerine katıldığı, onlar lehine açıklamalarda bulunduğu, toplantılarına gittiği herkesin malumu. Dolayısıyla bu kişilerin yazdığı raporların, yaptığı açıklamaların bir tarafsız, dengeli, adil nitelik arz etmesini biz zaten beklemiyoruz. Aslında kendileri de daha referandum başlamadan önce, referandum günü ve ertesi gün yaptığı açıklamalarla taraflarını, oylarının rengini açık bir şekilde belli ettiler. Bazıları açıkça gelip 'hayır' kampanyalarına katıldılar. Sosyal medya hesaplarında bunlar hala duruyor. Öncelikle burada AKPM'nin kendini bir sigaya çekmesi lazım. Türkiye gibi bir ülkeye gönderdiğiniz gözlemcileri acaba böyle mi seçmeniz gerekiyor?"

- "Bazı lobi çevrelerinin çalışmaları yayımlandı"

Kalın, Türkiye'nin "gözleme-izleme statüsüne" alınması ihtimaline ilişkin, "Bütün bizim bu iş birliği çabalarımıza rağmen bazı maksatlı çevrelerce ülkemize karşı siyasi saiklerle birtakım girişimlerin yapıldığını da görüyoruz. Bugün ve yarın devam eden müzakerelerde, AKPM Genel Kurulunda 'yeniden denetime alınma' konusunun belli çevreler tarafından gündeme getirildiğini görüyoruz. Bu çok açıkça bir siyasi operasyondur. Bunun ne Türkiye'deki objektif gerçeklerle ne Türkiye'nin Avrupa Konseyi ile ilişkisinin geçmişine baktığınızda, bunun izah edilebilir, meşrulaştırılabilir, gerekçelendirilebilir hiçbir temeli söz konusu değildir." dedi.

Bunun, Türkiye'nin kendi ayakları üzerinde durmaya başlamasından rahatsız olan belli çevrelerin yaptığı bir operasyon olduğunu ifade eden Kalın, "Geçtiğimiz birkaç gün içerisinde bazı lobi çevrelerinin bu kararın çıkması için arka planda ne tür çalışmalar yaptığına dair birtakım raporlar da yayımlandı. Umarız bu yönde bir karar söz konusu olmaz. Biz, Avrupa Konseyi ile ilişkilerimizi önemsiyoruz. Bütün bu algı operasyonlarına, bu tür siyasi saiklerle yapılan çalışmalara rağmen, biz tabii ki demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü konusundaki çalışmalarımızı en şeffaf şekilde yürütmeye devam edeceğiz." diye konuştu.

- "Alman hükümetinin görüşünü yansıtmıyor"

Kalın, "Alman Federal Meclisi Dışişleri Komisyonu Başkanı Norbert Röttgen, 'Türkiye'den vazgeçmiyoruz ama Erdoğan yönetimindeki Türkiye ile ilişkilerin askıya alınması gerektiğini düşünüyoruz.' dedi. Bu açıklamayı nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna, "Bu, CDU mensubu bir Alman milletvekilinin yaptığı açıklama. Bu, Alman hükümetinin görüşünü yansıtmıyor. Resmi olarak bize Alman hükümetinden gelen bir açıklama ya da bir bilgi söz konusu değil." yanıtını verdi.

Bunu, Avrupa'daki zihin, ufuk daralmasının, akıl tutulmasının tezahürlerinden biri olarak gördüklerini ifade eden Kalın, "Bunun arkasında bir 'Erdoğansız Türkiye düşüncesi mi var?' diye sormamız gerekiyor. Recep Tayyip Erdoğan bu ülkenin, halkın oylarıyla seçilmiş cumhurbaşkanıdır. Bunu yok sayarak nasıl bir Türkiye tahayyül ediyorlar, nasıl bir Türkiye ile ilişki kurmak istiyorlar, kimlerle ilişki kuracaklar, bu ilginç bir sorudur." ifadesini kullandı.

Kalın, bunun, bir devlet başkanına "Biz, onunla değil başkalarıyla ilişki kuracağız" demeye benzediğini ve iler tutar bir yanının olmadığını söyledi.

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :