Cumhurbaşkanımıza dokunan yanıyor!

Seçim barajı.. Belki de Türkiye’nin ilk çözmesi gereken ciddi sorunu. Birilerine göre bu iktidar 12 Eylül darbe anayasasını değiştirecekse seçim barajından başlamalıydı.

Çünkü Seçim barajı 12 Eylül’ün ürünü.

O yıllar seçim barajını getirenler, hep 12 Eylül öncesine vurgu yapıyorlar kan ve gözyaşının bir daha gelmemesi, güçlü hükümetlerin iktidara gelmesi için, bu gerekli diyorlardı.

Daha sonralar o günler unutuldu, bu seçim barajı PKK eksenindeki Kürt siyasi hareketinin, Meclis’e yansımasını önlemeyi amaçlayan bir düzenleme olarak görüldü.

Ancak son seçimlerde Kürt siyasi hareketi, bağımsız adaylarla meşru olmayan yollarla kontrol edebildiği seçmenle Meclis’e grup kuracak sayıda bir milletvekili göndermeyi başardı.

Durum böyle olunca da baraj sıkıntısı birilerine göre çözüldü, birilerine göre çözülmedi 12 Eylül’ün ürünü bu yasak hala durduğu yerde duruyordu.

Bu yasak mutlaka kaldırılmalı, bende aynı fikirdeyim. Kaldırırsa da bu yasağı ancak bu iktidar kaldırır.

Peki bu yasak kalkınca, siyasette sulandırmayı önleyebilecek miyiz? 12 Eylül öncesi yaşadıklarımız bir daha yaşanır, kanunlar çıkmaz, tıkanıklıklar olur, istikrarsız iktidarlar, parayla alınıp satılan vekiller, tekrar hortlarsa, o zaman ne yapacağız? Tekrar 12 Eylül gibi, Hükümet darbelerimi bekleyeceğiz. Onu da çok merak ediyorum.

….

Gelelim bunu gündeme taşıyarak, seçime 6 ay kala her tarafı toz duman haline getiren Haşim Kılıça... Haşim Kılıç’ın bunu gündeme taşımasının bir anlamı var mı sorusu, herkes gibi benim de aklıma geldi.

Haşim Kılıç’la Ak Parti’nin arası eskisi gibi olsaydı, böyle bir soru hiç aklımıza gelmezdi. Çünkü emeklilikten sonraki adresi belli olurdu, şimdi herkesin bu soruyu sormasının tek bir sebebi var, oda Haşim Kılıç”ın sığınabileceği makul bir siyaset alanın şu an olmayışıdır.

Bu yaşananlardan sonra AK Parti”nin yeni lideri, Haşim Kılıç”ı partisine alır mı? Alırsa Ak Parti içinde bir çatışma olur mu? yada Haşim Kılıç Ak partiye gider mi? Yoksa Haşim Kılıç”ın içinde bulunduğu bir siyasi proje var da, bunları onun için mi yapıyor? 

Ben Haşim Kılıç”ın girebileceği bir siyasi Partinin olduğunu düşünmüyorum. Aklıma ilk CHP geliyor, “Olmaz” diyorum. Peki MHP? Tecrübelerim o da olmaz diyor. Olsa olsa yeni “ballı parti” olur diyorum, yok oraya da o gitmez diyorum.

Bunlardan sonra tek söylenecek var, oda Haşim Kılıç için siyasi proje yolları pek parlak değil.

….

Diğer bir konu. Cumhurbaşkanımıza dokunan yanıyor, geçen günlerde eski bir Ak Parti milletvekili Twitter dan yazdıklarından dolayı linç ediliyordu, kurtuluşu hapiste aldı.

Belki de seçim barajı açıklamasında Haşim Kılıç o kadar suçlu değildi. Bu açıklamayı iki yıl önce yapsaydı aynı tepki gösterilirimiydi? O yıllar yol gösterici olarak değerlendirilecekti. Çünkü aynı tedirginlikleri farklı kim dile getiriyorsa düşman ilan ediliveriyor.

Abdullah Gül, Bülent Arınç benzer sözleri söylediğinde “dava arkadaşlığı”nın gereği olarak ses çıkarılmıyor, bir başkası dile getirince kıyametler kopuyor.

Acaba birileri, Cumhurbaşkanımızın kulağına farklı yerlerden gelebilecek dost seslere açık olmalısın diye fısıldamalı mı?

Bu tartışmalar Haşim Kılıç  emekli olup, emeklilik sonrası durduğu yer netleşinceye kadar devam edecek. Seçim Baraj meselesi ise, Haşim Kılıç olsa da olmasa da sancı niteliğini koruyacak.

2015 seçimlerine “Seçim barajı” ile gidildiğini düşünelim, “çözüm sürecinde” taraf olan siyasi partinin bu seçimlerde yüzde dokuz la seçim barajına takıldığını varsayalım.

Ben bu duruma “Kaos” olur diyenlerden değilim.

Ancak şunu da sormadan geçemeyeceğim. İktidar çözüm süreçlerindeki tıkanmalarda kiminle konuşacak. Malum parti baraj altında kalırsa, bu durum ne AK Partiye, ne de Türkiye”ye kesinlikle yaramaz. Seçimlerde İktidar partisi kaç oy alırsa alsın, Türkiye istikrarsız bir yere sürüklenir. Sonrada yerel parlamentolardan söz etmeye başlarız.

Bunları yazdığım için bana da suçlamalar başlayabilir. Bende size açık ve net söylüyorum, eğer daha da büyümek istiyorsanız, kulağınızın ve kalbinizin bir yeri farklı yerlerden gelebilecek dost seslere mutlaka açık olmalıdır.

 

 

 

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum