Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rize'de

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rize'de

Erdoğan, toplu açılış töreninde konuştu: (1) - "(FETÖ ile mücadele) Ne dedik, 'İnlerine gireceğiz, onlar kaçacak, biz kovalayacağız' dedik. Kovalıyor muyuz? Kaçıyorlar mı? Nereye kaçarlarsa kaçsınlar, şimdi kaçtıkları yerin vatandaşı olsunlar. Artık onlar

RİZE (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile mücadeleye yönelik, "Ne dedik, 'İnlerine gireceğiz, onlar kaçacak, biz kovalayacağız' dedik. Kovalıyor muyuz? Kaçıyorlar mı? Nereye kaçarlarsa kaçsınlar, şimdi kaçtıkları yerin vatandaşı olsunlar. Artık onlar bu milletin vatandaşı olarak anılmayacaklar." diye konuştu.

Erdoğan, Rize Valiliği önünde düzenlenen toplu açılış töreninde halka hitaben yaptığı konuşmasına, mayıs ayında yüksek yargı organlarının başkanları ile birlikte Rize'ye geldiklerini anımsatarak başladı.

Dün akşam Konya'dan Rize'ye geldiğini, bugün Rizeli hemşehrileriyle beraber olduğunu ve yarın da İstanbul'a gideceklerini belirten Erdoğan, "Her fırsatta ata, dede topraklarına geliyor, sıla-i rahim yapıyoruz. Rize gibi bir memlekete sahip olmaktan, sizlerin hemşehrisi olmaktan iftihar ediyorum." diye konuştu.

Erdoğan, Rize'nin de Rizelinin de hemşehrisine hep sahip çıktığını vurgulayarak, "Beraber yürüdük, beraber ıslandık yağan yağmurda. Şimdi dinlediğim tüm şarkılarda bana her şey Rize'yi hatırlatıyor." ifadesini kullandı.

Kararlı bir şekilde yola devam edeceklerini, bundan kimsenin endişesi olmaması gerektiğini dile getiren Erdoğan, Türk milleti ile birlikte çok şeyler yaşadıklarını, birçok badire atlattıklarını ve bunların hiçbirini unutmadıklarını, unutmayacaklarını söyledi.

"İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığımdan itibaren Başbakanlığımız, Cumhurbaşkanlığımız süresince attığımız her adımın gerisinde büyük bir mücadele vardı." diyen Erdoğan, içeride ve dışarıda çıkarılan engellere karşın milletin desteğiyle daha da güçlendiklerinin altını çizdi.

Milete layık olabilmek için gece, gündüz çalıştıklarını, proje ürettiklerini belirten Erdoğan, "Bugün de Rize'de, 200 milyon liralık eser ve hizmetin toplu açılışını yapıyoruz. Bu eserler arasında birçok eğitim hizmetleri var. Bunların yanında spor salonları, tesisleri yapıyoruz. İnşallah bu eğitim ve spor yatırımlarının resmi açılışlarını bugün burada gerçekleştiriyoruz. Üniversiteyi ziyaret edeceğiz, bundan sonra ve Doğuş Grubu'nun katkılarıyla inşa edilen ilahiyat fakültemizin yeni eğitim-öğretim binasını da açacağız." değerlendirmesini yaptı.

- "Kaçtıkları yerin vatandaşı olsunlar"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, meydandaki vatandaşların "Feto gelecek, hesap verecek." sloganları üzerine, "Ne dedik, 'İnlerine gireceğiz, onlar kaçacak, biz kovalayacağız' dedik. Kovalıyor muyuz? Kaçıyorlar mı? Nereye kaçarlarsa kaçsınlar, şimdi kaçtıkları yerin vatandaşı olsunlar. Artık onlar bu milletin vatandaşı olarak anılmayacaklar." dedi.

Rize'de açılacak tesislerle birlikte, Rize Belediyesinin de birçok hizmeti hayata geçirdiğine dikkati çeken Erdoğan, bu kapsamda sokak yenileme, çevre düzenleme projelerinin tamamlandığını, makine ve araç parkının modernize edildiğini, Fındıklı Belediyesinin içme suyu projesi, Tunca Belediyesinin hizmet binası, sosyal tesis, Madenli Belediyesinin sanayi sitesi projelerinin tamamlandığını ve hepsinin bugün resmi açılışının gerçekleştirileceğini anlattı.

Bu kapsamda Rizeli vatandaşlara yeni bir müjdeyi de açıklayan Erdoğan, "Sizlerin heyecanla beklediğini çok iyi bildiğim, havalimanımızın inşası ile ilgili müjdeyi de bugün burada veriyorum. İnşallah hava limanı ihalesini yapmak üzere 2 Kasım tarihinde ihale dosyalarını alıyoruz ve değerlendirme aşamasına geçiyoruz. Yıl sonuna kadar da müteahhit firmayı belirliyoruz. Böylece havalimanı inşası projesinde önemli bir adımı atmış olacağız." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, bugüne kadar olduğu gibi, bu projeyi de adım adım takip edeceğini söyledi.

- "241 şehidim, 2 bin 194 gazim ve ailesi mağdur değil mi?"

Türkiye'nin 15 Temmuz darbe girişiminin tortularını temizleme yolunda kararlı adımlarla ilerlediğine işaret eden Erdoğan, "15 Temmuz'la hesaplaşmak demek elbette öncelikle bu darbe girişimini yürüten örgütün tüm mensuplarını kamudan, iş dünyasından sivil toplumdan, her yerden kazıyıp atmak demektir. Bazıları diyor ki, 'bu mağduriyetlere sebep olmuyor mu?' Benim 241 şehidim ve ailesi mağdur değil mi? Benim 2 bin 194 gazimin ailesi, gazilerimiz onlar mağdur değil mi? Onları savunmayacaksınız, hala bize 15 Temmuz'u yaşatanları mağdur diye göstereceksiniz. Kusura bakmayın adetullaha terstir bu." diye konuştu.

Erdoğan, bu konuda adaletin gereğini yargı ile beraber yaptıklarını ve yapmaya da devam edeceklerini belirterek, dün Konya'da on binlerce insanın "idam" dediğini anımsattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir, millet diyor millet. Ben demedim. Niye? Çünkü canı yanan bu millet. Bu şehitlerimizle ilgili kararı vermeye devletin yetkisi var mı? Bana göre yok. Meclis Başkanımız aslında hukukçudur, kıdemlidir. O gece parlamentomuzun başkanı olarak o gün kapalı olduğu halde parlamentoya koşup adeta ikinci kurtuluş mücadelesini vermek için parlamentoyu açtılar ve milletvekillerimizle beraber parlamentoyu kapalı tutmadılar. Niye? Bu millete o yakışırdı da onun için."

- "Zerre kadar yiğitlik varsa dön gel ülkene"

Erdoğan, 15 Temmuz gecesi ailesiyle Marmaris'te olduklarını ve haberi alınca dönmeye karar verdiklerini, pilotun bile son ana kadar nereye gideceklerini bilmediğini, son anda İstanbul'a inmeye karar verdiklerini anlattı.

İstanbul'a indiklerinde on binlerce vatandaşın yapılan çağrıya uyarak meydanları doldurduğunu aktaran Erdoğan, "Siz ne aziz milletsiniz, ne mübarek bir milletsiniz. Sizin benzeriniz yok. Herkes bombalardan kaçarken, siz kaçmadınız, üzerine gittiniz. Tankların üzerine gittiniz. Yılmadınız, usanmadınız. Benim sadece Sabri kardeşim gitmedi. Benim Türkan Hanım kardeşim de tankın üzerine gitti. Tanklar onu sıkıştırdı, parçaladı ama o şehadete yürüdü." diye konuştu.

"Bizim Nene Hatunlarımız da var, elhamdülillah Mehmedimiz de var." diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, o gece kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla bu mücadeleyi onurluca verdiklerini ifade ederek, şunları kaydetti:

"Menderes, Zorlu, Polatkan, onların idamındaki gibi davranmadı bu millet. O bir dersti ama şimdi dedik ki, kusura bakmayın artık ey Feto, Pensilvanya'dan burayı sen bu şekilde yönetemeyeceksin. Korkaklık senin şanındandır. Eğer sende zerre kadar yiğitlik varsa dön gel ülkene. Gel, gidip de Amerika'ya sığınma. Gel buraya o zaman, gel burada yargılan. Gelemez. Niye? Korkakların şanı kaçmaktır, kaçmak. Korkaklar, zafer takı dikemez, onu yiğitler diker. İşte onu sizler diktiniz, dikiyorsunuz, zafer anıtlarını Allah'ın izniyle bu millet dikti, dikiyor."

(Sürecek)


AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :