Cumhurbaşkanı Erdoğan Konya'da

Cumhurbaşkanı Erdoğan Konya'da

Erdoğan STK temsilcilerine hitap etti: (3)"(FETÖ ile mücadele) Biz şu anda yeni bir hazırlığın da içerisindeyiz. Birçoklarını buraya görevli olanlardan, gidenler vesaire geri çağırıyoruz. Belli süre verilecek. Geldiler geldiler, gelmedikleri takdirde gere

KONYA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile mücadeleye ilişkin, "Biz şu anda yeni bir hazırlığın da içerisindeyiz. Birçoklarını buraya görevli olanlardan, gidenler vesaire geri çağırıyoruz. Belli süre verilecek. Geldiler geldiler, gelmedikleri takdirde gereğini yapacağız. Çünkü bu vatanın evladı olan buraya gelir, bildiği doğrular neyse onları ilgili mercilere anlatır. Anlatmıyorsa o zaman da bedelini öder. Hiç olmazsa biz de 'bu bizim vatandaşımızdır' demeyiz. Yakalandığı yerde de gereğini yaparız." diye konuştu.

Erdoğan, Hilton Otel'de düzenlenen akşam yemeğinde, sivil toplum kuruluşu (STK) temsilcileriyle bir araya geldi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ ile mücadele sürecine ilişkin, "Şimdi bir şey tutturdular, mağdur, mağdur, mağdur... 'Çok mağdur olanlar var' diyorlar. Eğer 'mağdur' diyorsanız, mağdur benim 241 şehidimin, 2 bin 194 gazimin yakınlarıdır. Asıl mağdur onlar. Ülkeme darbe yapan nasıl mağdur oluyor? Ülkemi yıkmaya çalışan, bu kadar şehidimiz, bu kadar gazimizin olmasına neden olanlar nasıl oluyor da mağdur oluyor?" ifadelerini kullandı.

FETÖ ile ilgili birçok yeni bulguya ulaşıldığına da işaret eden Erdoğan, "Bakın nerelerden ne tür kasalar çıkıyor. Nerelerden ne tür gizli evraklar çıkıyor. Daha neler çıkacak, durun bakalım. İnlerine daha yeni yeni giriyoruz. İnler açıldıkça başka inler çıkıyor. PKK'da bile bu kadar in görmemiştik. Bunlar şehrin merkezindeki inler, öbürü dağlardaki inler. Onun için üzerine üzerine gideceğiz. Onlar kaçacak biz kovalayacağız ve temenni ederim ki bunlara ev sahipliği yapanlar da bunlardan bir dert görsün. Bunları yurtdışında vesaire hani saklayanlar var ya bunlara ev sahipliği yapanlar var ya." dedi.

- "Bu vatanın evladı olan buraya gelir"

Recep Tayyip Erdoğan, FETÖ ile mücadeleye yönelik olarak, "Biz şu anda yeni bir hazırlığın da içerisindeyiz. Birçoklarını buraya görevli olanlardan, gidenler vesaire geri çağırıyoruz. Belli süre verilecek. Geldiler geldiler, gelmedikleri takdirde gereğini yapacağız. Çünkü bu vatanın evladı olan buraya gelir, bildiği doğrular neyse onları ilgili mercilere anlatır. Anlatmıyorsa o zaman da bedelini öder. Hiç olmazsa biz de 'bu bizim vatandaşımızdır' demeyiz. Yakalandığı yerde de gereğini yaparız." şeklinde konuştu.

Şehitlere Allah'tan rahmet, ailelerine sabır, gazilere de şifa dileğinde bulunan Erdoğan, "Dolaştığım şehit, gazi evlerinde öyle yaşadığımız olaylar var ki inşallah bunlar kağıda döküldüğü, belgeselleri hazırlandığı zaman bu ülke gerçek manada 2'nci Kurtuluş Savaşı'nı nasıl yaşamış, bunu orada çok açık, net göreceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, darbe girişimi sırasında tankların paletleri arasına atlayan ve yaralanan Sabri isimli gaziyle yaşanan anısına değinerek, "Ne ile meşgulsün?" diye sorduğunda, "Reisim, ben 6 yaşından beri yazılımla uğraşırım." diye cevap verdiğini anlattı.

Bu vatandaşın kendisine, imam hatip lisesini, ardından da ilahiyat fakültesini bitirdiğini ve şimdi de hava savunma sistemleri üzerinde çalıştığını söylediğini aktaran Erdoğan, "Bak dedim, ihtiyacımız var. İnşallah şöyle bir ameliyatların bitsin. Çünkü arka arkaya yeni ameliyatlar geliyor. Birinci tankın altından geçti, 2'nci tankın altında kollarını kaptırdı ve şu anda son operasyonlar da yapılıyor ama o ne dayanıklılıktır. O ne teslimiyettir. Bu ancak ehl-i imanda olur. Bunda o var." şeklinde konuştu.

"Korkuyu korkutmak çok önemli." diyen Recep Tayyip Erdoğan, darbe girişiminde sokağa çıkan vatandaşların da o akşam bu şekilde geldiğini söyledi.

Erdoğan, Sivas Koyulhisar'da bir şehidin ailesini evinde ziyaret ettiğini, kocasının darbe girişimi yaşandığı gece 2 rekat şehadet namazı kıldıktan sonra evden çıktığını, kendisinin de eşiyle beraber 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne gittiğini, kendisinin yaralandığını, eşinin ise şehit olduğunu aktaran Erdoğan, "Şimdi böyle inanırsan ne F-16, ne o helikopterler, ne tanklar, ne toplar, ne o askerin elindeki silahlar, hiçbir şey işlemez. 'Siper et gövdeni dursun bu hayasızca akın' diyor. İşte o gövdesini bu hayasızca akınlara siper etti ve onun için de durdu." ifadelerini kullandı.

- "15 Temmuz topyekun bir işgal teşebbüsüdür"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz gecesi yaşananların Türkiye'nin daha önce yaşadığı darbelerden, cunta girişimlerinden bir yönüyle farklı olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Silahlı kuvvetlerimizin içerisinde bunlar bir azınlık, üniformaya bürünmüş teröristlerdir. Geneli itibarıyla silahlı kuvvetlerimizi kalkıp da lekeleyemeyiz. Zaten orada o karşı operasyonlar olmamış olsaydı, durum belki daha da farklı olurdu. Hamdolsun oradaki o karşı koyuş, o dayanışma, polisiyle birlikte milletle dayanışma olayı farklı istikamette dönüştürdü.

Burada 15 Temmuz, bu ülkeye diz çöktürmeyi, modern müstemleke haline dönüştürmeyi hedefleyen topyekun bir işgal teşebbüsüdür. Hep birlikte bunun bilincinde olmamız gerekir."

- "Yurtdışına kaçanlar kendilerini asla güvende hissetmesinler"

Millete silah doğrultanların 241 vatandaşı şehit edip, 2 bin 194'ünü yaralayanların hukuk önünde bunun hesabını vereceklerini vurgulayan Erdoğan, "Hiçbir ihanet cezasız kalmaz. Zira zalime merhamet, mazluma zulümdür. En büyük mağdurun bizatihi millet olduğu bu ihanetin hak ettiği cezayı bulması için elimizden geleni yapıyoruz, yapacağız." diye konuştu.

Diyarbakır'da 6-7 Ekim olaylarında katledilen Yasin Börü'nün şehadete yürüyüşünün 2'nci yılı nedeniyle Börü'nün ailesiyle telefonda görüştüğünü, annesinin "Cumhurbaşkanım, Yasinimin kanı yerde kalmayacak değil mi?" sorusunu yönelttiğini anlatan Recep Tayyip Erdoğan, şöyle devam etti:

"Şimdi ben ne yapacağım? Şimdi millet 'idam' dediği zaman, ben de 'idamın yanındayım' dediğimde bazıları çıkıyor karşımıza, hele hele Batılılar filan 'ama siz idamı savunuyorsunuz', 'evet savunuyorum' dedim.

Çünkü, devlet olarak benim idamı affetme yetkim yok. O yetki, o şehit edilenlerin kendi ailelerine aittir. Biz devlete karşı işlenen suçları affedebiliriz ama onu affedemeyiz. Parlamentoya bu gelir, Parlamento bu noktadaki kararını verir, o karara biz uymaya mecburuz. Benim önüme de geldiği zaman ben bunu onaylarım. Çünkü ben Yasin'in annesinin de 241 şehidimizin tüm yakınlarının, onların yakarışlarının da altından kalkamam. O bu dünyada, ebedi alemde de hiç kalkamam zaten. Bu terazi bu kadar sıkleti çekmez."

Erdoğan, yurtdışına kaçan FETÖ mensuplarına yönelik olarak da "Darbe öncesinde veya ilk günlerin puslu havasında o yurtdışına kaçanlar var ya kendilerini asla güvende hissetmesinler. Ellerindeki yüzlerce masum kanına rağmen hala küstahça bu milletin acısı üzerinde tepinenlerin bu yaptıklarına şunu söylüyorum; Yanlarına bu kar kalmayacak, bunu bilmeleri lazım." dedi.

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :