Cumhurbaşkanı Erdoğan Konya'da

Cumhurbaşkanı Erdoğan Konya'da

Erdoğan STK temsilcilerine hitap etti: (1)"Şu anda koalisyon güçleriyle Türkiye, kimseden yardım istemeden bu işi bitirir ve DEAŞ pılısını, pırtısını toplar, nereye giderse gider. Yeter ki bu kararı biz koalisyon güçleriyle beraber verelim" - "Bakın son z

KONYA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Musul'un terör örgütü DEAŞ'tan temizlenmesine yönelik planlanan operasyona ilişkin, "Şu anda koalisyon güçleriyle Türkiye, kimseden yardım istemeden bu işi bitirir ve DEAŞ pılısını, pırtısını toplar, nereye giderse gider. Yeter ki bu kararı biz koalisyon güçleriyle beraber verelim." dedi.

Erdoğan, Hilton Otel'de düzenlenen akşam yemeğinde, sivil toplum kuruluşu (STK) temsilcileriyle bir araya geldi.

Programda STK temsilcilerine hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 aylık aradan sonra Konya'ya tekrar gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Mevlana Hazretleri ne güzel söylemiş; 'Dostlarla oturan kişi külhanda olsa bile, gül bahçesinde oturuyor sayılır. Bir yerde düşmanla oturan kişi, bağda, bahçede olsa bile külhandadır' diyor. Biz de sizlerle beraber olmaktan dolayı, sizlerle beraber bir hasbihal ettiğimiz anda, böyle bir zamanda kendimizi gül bahçesinde oturmuş sayıyoruz. Ben bizleri bir araya getiren, muhabbet etmemize, dertleşmemize vesile olan herkese teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandı.

Recep Tayyip Erdoğan, Konya'ya en son geçen yıl 17 Aralık Şeb-i Arus törenleri vesilesiyle geldiğini, vefatının 742'nci sene-i devriyesinde Mevlana Celaleddin-i Rumi Hazretlerini rahmet ve hürmetle yad ettiklerini hatırlattı.

Bu ziyaret sırasında, Alaaddin-Adliye Raylı Sistem Hattı dolayısıyla 72 tramvayın hizmete alındığını anımsatan Erdoğan, ekonominin lokomotifi olan şehirlerin başında gelen Konya'nın, bu ününe yakışır bir şekilde her gün büyümeye, gelişmeye, yeni eserler ve hizmetlerle zenginleşmeye devam ettiğine işaret etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Valiliğimiz, büyükşehir belediyemiz, ilçe belediyelerimiz, diğer kamu kurumlarımız, özel sektörümüz gece gündüz demeden çalışıyor, yeni eserler ortaya çıkarıyor. Adeta 'Hayırda yarışınız' hükmü gereği hayırda yarışıyorlar." diye konuştu.

Bugün gerçekleştirilen toplu açılış törenlerine de değinen Erdoğan, toplamda 2 milyar lira değerinde eserin açılışının gerçekleştirildiğini belirtti.

- "Biz ehli hizmetiz"

Açılışı yapılan yaklaşık bin 250 yatak kapasiteli şehir hastanesinin, 1 milyon metrekare üzerine kurulu olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Yani hastaneye girdiğiniz zaman işte bloktan çık öbür bloğa, sedyeler üzerinde taşın devri artık kapanacak. Girildiği zaman hastanede A'dan Z'ye inşallah her şey burada gerçekleştirilmiş olacak. Bu tabi artık dünyada modern sağlık hizmetlerinin Konya'da da geldiği aşamayı göstermesi bakımından çok büyük önem arz ediyor. Alacabel tünelimizin temel atma törenini bugün gerçekleştirdik. Önemli ve 19 kilometrelik bir yolla birlikte bir tünel açılışı. Ben gerek açılışını yaptığımızın eserlerin Konya'ya, Konyalı kardeşlerimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Bu hizmetlerin şehrimize kazandırılmasında emeği, katkısı, alınteri olan herkesi özellikle tebrik ediyorum. Biz bu yola hizmet ehli olarak çıktık ve başından itibaren bir şey söyledik; Biz bu millete efendi olmaya değil, biz bu millete hizmet etmeye geliyoruz dedik. Biz ehli hizmetiz."

- "Bu yanlış gidişi inşallah İslam dünyasında yörüngesine oturtmalıyız"

"Milletçe istikbalimiz açısından oldukça kritik günlerden geçiyoruz. Hemen her gün tahammül sınırlarımızı zorlayan saldırılara, kalleş terör eylemlerine, iç ve dış provokasyonlara maruz kalıyoruz." diyen Erdoğan, sadece Türkiye'nin değil, bölgenin ve İslam coğrafyasının çatışmalara, siyasi bunalımlara ve ekonomik istikrarsızlıklara kadar birçok sorunla, sıkıntıyla yüzleştiğini vurguladı.

İslam dünyasındaki mezhep ve etnik temelli ayrımlar köpürtülerek, kışkırtılarak Müslümanların adeta bir iç savaşa sürüklenmeye çalışıldığına dikkati çeken Recep Tayyip Erdoğan, şunları ifade etti:

"Çok açık net söylüyorum; Mezhebi dinin önüne çıkaran bir mantık, bir anlayış bugün ne yazık ki İslam dünyasının belli bölgelerinde öne çıkmış vaziyette. Yani din-i mübin-i İslam belirleyici olmuyor, bakıyorsunuz onların mezhep yorumu, mezhep anlayışı belirleyici oluyor. Bu tabi bizim için büyük bir musibet. Buna karşı özellikle bizler çok daha hassas, çok daha dikkatli olmak suretiyle bu yanlış gidişi inşallah İslam dünyasında yörüngesine oturtmalıyız. Bu noktada üzerimizde çok ciddi bir yükün olduğuna inanıyorum. Avrupa'nın 1600'lü yıllarda yaşadığı 30 Yıl Savaşları'na benzer bir kanlı çatışmanın fitilinin ateşlenmesi hesabı yapılıyor.

Dünyada kartların yeniden karıldığı, enerji kaynakları üzerine küresel rekabetin arttığı, stratejik havzaların paylaşıldığı bir dönemde İslam aleminin potansiyeli böylece heba edilmek isteniyor. Bu kıyamet senaryosunun en kullanışlı araçlarını ise terör örgüleri oluşturuyor. Dikkat ediniz, DEAŞ, El Kaide, Boko Haram, Eş Şebab ve FETÖ gibi dini kavramları kullanan bu örgütlerin en büyük mağduru kim, yine Müslümanlar. Irak'ta, Suriye'de, Afganistan'da, Pakistan'da, Filistin, Mısır, Libya bütün buralarda mezhep temelli hareket eden irili ufaklı birçok silahlı unsurun da hedefi yine Müslümanlar. Yüzyıllardır aynı mescitte ibadet etmiş, aynı kıbleye yönelmiş, aynı dine, aynı kutsal kitaba, aynı Peygambere inanan insanların arasına Şii, Sünni diyerek, kan ve husumet sokulmak isteniyor. İçimizi karartan bu manzara karşısında kendi vatandaşlarına, tüm mazlumlara ve bölgesine umut olan inanın açık, net söylüyorum, tek ülke Türkiye'dir. Hiç tereddüt etmiyorum."

- Musul'a yönelik operasyon hazırlığı

Türkiye'nin son 14 yılda ekonomiden siyasete, demokrasiden dış politikaya, ticaretten altyapı yatırımlarına kadar her alanda büyük bir başarı hikayesi yazdığına dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin bu başarı hikayesi geleceğimize de ışık tutuyor. Biz, Türkiye'nin bu önemli konumunu dünyanın farklı köşelerindeki kardeşlerimizin gönderdikleri mesajlarda da görüyoruz. Yaptığımız ziyaretlerde bizzat şahit oluyoruz. Bununla birlikte ülkemizden yayılan bu umut ışığının birilerini ciddi manada rahatsız ettiğini de biliyoruz. İşte son şu Cerablus olayında, Musullu kardeşlerimiz ziyaretlerinde bize aynen şunu söylediler; 'Biz şurada birkaç ay öncesine kadar umutsuzduk. Ama Cerablus'tan sonra bizim umudumuz arttı' demeye başladılar. 'Şimdi biz artık umudumuzu Türkiye'nin Irak'taki atacağı adımlara bağladık' diyorlar. Çünkü ciddi manada bir tehdidin altındalar. Burada şimdi tehdit olarak kim var? Birinci derecede DEAŞ var. Şu anda Başika'daki Türkler birilerini rahatsız ediyor. Kimi rahatsız ediyor? Irak'ın merkezi yönetimini. Niye rahatsız ediyor? İşte Ahmet Bey başbakanken bunlarla şu andaki başbakanla aynı masaya oturup, oradan mesajları vermişlerdi. Beni de Cumhurbaşkanı olarak makamımda gelip ziyaret ettiğinde, bizi bizzat oraya davet etmek suretiyle terör örgütü DEAŞ'la mücadele noktasında bizden yardım isteyen kimdi? Bunlardı. Şimdi 'Buradan çıkmalı' diyor. Kusura bakma, Türk Silahlı Kuvvetleri, Türkiye Cumhuriyeti istediğin zaman gelen, istedin zaman 'çık dediğin zaman çıkan' bir ülke değildir.

Şu anda burada mazlumlar var, 400 bin Türkmen. Yarısı Şia, yarısı Sünni. Bunlar da birbirleriyle geçinemiyor. Görüntüde Müslüman ama mezhep farklılığı bunları da birbirine düşürmüş. Fakat Musul'a geliyorsun, 2 milyon Musul'da Sünni Müslüman var ve bunun kahiri ekseriyeti Arap, bir miktar Türkmen, çok az miktarda da Kürt. Şimdi bunlar tabi DEAŞ'ın, buradaki aktif yapısı sebebiyle endişedeler. Aslında bunların sayısı fazla değil. Yani şu anda koalisyon güçleriyle Türkiye, kimseden yardım istemeden bu işi bitirir ve DEAŞ pılısını, pırtısını toplar, nereye giderse gider. Yeter ki bu kararı biz koalisyon güçleriyle beraber verelim. Ama bakın şimdi son zamanda bir şey söylemeye başladılar. Ne diyorlar, 'Türkiye'yi biz koalisyon güçleri içerisinde görmek istemiyoruz'. Niye? Mesele şu; masada Türkiye'yi görmek istemiyorlar. Sıkıntıları bu. Çünkü, Türkiye masaya oturursa o zaman tabii ki orada devran değişecek. Geçmişte de durum böyle oldu."

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :