Cumhurbaşkanı Erdoğan: Fırsatçılık sürerse tanzim de sürer

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Fırsatçılık sürerse tanzim de sürer

Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan:Tanzim satış müesseseni bir süre daha devam ettireceğiz. Her şey yolunda giderse bu yöntemi sona erdiririz, şayet fırsatçılar direnmeye devam ederse sistemi sürdüreceğiz.

Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Isparta Hükümet Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka hitap etti.

Erdoğan, "Isparta'ya en son 12 Ekim'de gelmiş, toplam yatırım bedeli 788 milyon lira olan 41 kalem eserin resmi açılışını yapmıştık. Aynı gün uzman erbaşlarımızın bröve takma törenine iştirak etmiştim. Bugün olduğu gibi o zaman da Isparta bizi bağrına basmıştı. Coşkunuz, heyecanınız ve kadirşinaslığınız için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum." diye konuştu. 

AK Parti'nin 24 Haziran seçimlerinde Isparta'da yüzde 48 oy oranıyla birinci parti olduğunu anımsatan Erdoğan, Cumhur İttifakı'nı da yüzde 61 oy oranıyla zirveye taşıyan Ispartalılara teşekkür etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Rabbim yol arkadaşlığımızı, muhabbetimizi daim eylesin diyorum. Şimdi sizlerden 31 Mart'ta yine tarihi bir zafer bekliyorum. 31 Mart akşamı Isparta'dan iradesine, demokrasiye, istiklal ve istikbaline sahip çıkmasını bekliyorum. 15 Temmuz Meydanı'nı dolduran siz kardeşlerime sesleniyor, öyle bir cevap verin ki mazlum kalplerine inşirah olsun. Öyle bir ses verin ki millet düşmanlarının yürekleri titresin. Öyle bir cevap verin ki Kandil'deki, Pensilvanya'daki terör baronlarının dizlerinin bağı çözülsün. Öyle bir haykırın ki milletin lokmasıyla oynayan fırsatçıların hesapları bozulsun."

'Burada elmalar depolarda yığın'

Elmaların depolarda yığın halinde olduğuna işaret eden Erdoğan, "Şimdi burada elmalar depolarda yığın. Şimdi arkadaşlar bana söyledi. Hani açtık ya tanzim satışlar... İnşallah bunları da uygun, ucuz fiyatla oralardan vatandaşlarımıza ulaştıralım diyorum. Şimdi Hazine ve Maliye Bakanımı, Tarım ve Orman Bakanımı ve Ticaret Bakanımı arayacağım. Süratle İstanbul, Ankara ve bütün bu bölgelere elmaları gönderelim." diye konuştu.

Depoların boşaltılmasıyla fırsatçıların ve simsarların kaybedeceğinin altını çizen Erdoğan, "Kim kazanıyor? Millet. Derdimiz bu, benim milletimi evelallah kimse sömüremeyecek, sömürtmeyeceğiz. Zira zulümle abat olunmaz." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, mitinge katılanlara yönelttiği "Isparta, milli iradeye sahip çıkıyor muyuz? Isparta, demokrasiye sahip çıkıyor muyuz? Isparta, Cumhur İttifakı'nı zirveye taşıyor muyuz? Isparta, tevazu, samimiyet ve gayretle memleket işi gönül işi diyor muyuz? Isparta, gönül belediyeciliğine evet diyor muyuz? 31 Mart'ta bir destan daha yazıyor muyuz?" sorulara, olumlu cevap aldı.

Konuşması sırasında, "Dik dur eğilme bu millet seninle" sloganına Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz hep dik durduk, dikleşmedik. Sadece ve sadece Rabbimizin huzurunda rükuda ve secdede eğildik, bunun dışında asla" yanıtını verdi. 

"Gönülsüz namaz göğe ağmaz." sözünü hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Gönülsüz yapılan ibadetin bile insana faydası olmaz. Her işin olduğu gibi ibadetin de siyasetin de temeli samimiyettir. Millete aşık olmadan, milleti sevmeden, milletin derdiyle dertlenip, sevincine ortak olmadan başarı yakalanamaz. Biz işte bunun için gönül siyaseti, gönül belediyeciliği diyoruz. Çünkü gönül rahmanın evidir, gönül beden ülkesinin başkentidir. Biz siyasete sadece seçim kazanmak için değil gönülleri ve kalpleri fethetmek için girdik. Zaferi sandıklardan önce insanımızın kalbinde kazanmayı hedefledik. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığına aday olduğumuzda önümüze çıkarılan onca engele rağmen sandıktan bu şekliyle başarıyı elde ettik. Adını ne koyduk? 'Erdemliler Hareketi' olarak yola koyulduğumuzda yine türlü saldırılara, türlü iftiralara maruz kaldık. Bütün bu iftiraların üstesinden de yine milletimiz muhabbeti, teveccühü, sizlerin desteği ve duası sayesinde bugünlere geldik."

Milletin 17 yıl boyunca vesayet güçlerinin, içerideki ve dışarıdaki şer odaklarının antidemokratik girişimlerine direndiğini, ayak oyunlarına prim vermediğini, tehditlere boyun eğmediğini, şantajlara ve aba altından sopa göstermelere eyvallah etmediğini ifade eden Erdoğan, milletin seçim dönemlerinde oylarla, diğer zamanlarda dualarla, 15 Temmuz'da canıyla ve malıyla ülkeye sahip çıktığını söyledi.

Erdoğan, geride bırakılan 17 yılda 14 seçim yaşandığını, bu seçimlerin hepsinden de alınlarının akıyla çıkmayı başardıklarını dile getirdi.

Seçimlerle birlikte içeride ve dışarıda pek çok badire atlatıldığını hatırlatan Erdoğan, siyasi suikastlarla Türkiye'nin darbe ortamına çekilmeye, Cumhuriyet mitingleriyle sokakların karıştırılmaya çalışıldığı dönemlerin olduğuna dikkati çekti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gazete kupürleri üzerinden partilerinin kapatılmaya kalkışıldığını, hukukun rafa kaldırıldığını, 367 garabetinin uydurularak cumhurbaşkanı seçilmesinin engellenmek istendiğini anlattı. 

"Hainler Türkiye'yi ve Türk milletini teslim alamadı"

Gezi olaylarıyla insanların arasının açılmaya, "tüketmeyin" çağrılarıyla ekonominin batırılmaya çalışıldığını ifade eden Erdoğan, çevre bahanesiyle haftalarca sokakların ateşe verildiğini, esnafın dükkanının, milletin malının, mülkünün yağmalandığını vurguladı.

Erdoğan, 17-25 Aralık girişimiyle emniyet ve yargı silahının çekildiğini, bunda başarılı olunamayınca çukurlar açarak Doğu ve Güneydoğu'daki kimi illerde işgale yeltenildiğini, insanların evlerinin yakıldığını, camilerin kurşunlandığını, okulların ateşe verildiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "15 Temmuz'da ise 40 yıldır besleyip büyüttükleri Feto yılanını üzerimize saldılar. Milletimizin cesareti, vatan sevdalılarının kahramanlığı sayesinde bunu da boşa çıkardık. 252 şehit verdik, 2 bin 193 kardeşimiz gazi oldu. Ama hainler Türkiye'yi ve Türk milletini teslim alamadı." diye konuştu.

"İlk IMF'ye kapılarını açan CHP oldu"

Son 17 yılda çok zahmet çektiklerini, çetin mücadeleler verdiklerini, ağır imtihanlardan geçtiklerini dile getiren Erdoğan, zorluklar karşısında sabrettiklerini, sebat ettiklerini, pes etmeyi akıllarının ucundan dahi geçirmediklerinin altını çizdi.

Erdoğan, sonunda demokrasinin güçlendirildiğini, vesayeti zayıflatmayı, ekonomiyi 3,5 kat büyütmeyi, dış ticareti 36 milyar dolardan 170 dolara çıkarmayı başardıklarını söyledi. 

Göreve geldiklerinde Türkiye'nin IMF'ye borcunun 23,5 milyar dolar olduğunu hatırlatan Erdoğan, "Bay Kemal çıkmış utanmadan, sıkılmadan, 'Bu iktidar yine IMF gidecek.' diyor. IMF'ye giden biz olmadık ki, IMF'ye giden CHP zihniyeti oldu. İlk IMF'ye kapılarını açan CHP oldu." ifadesini kullandı.

Mayıs 2013'te IMF'ye olan 23,5 milyar dolar borcun ödendiğini ve IMF ile Türkiye'nin işinin bittiğini anımsatan Erdoğan, o dönemde Merkez Bankasının döviz rezervinin 27,5 milyar dolar olduğuna, şimdi ise döviz rezervinin 100 milyar dolara ulaştığına dikkati çekti. Erdoğan, daha ileriye gidileceğini, birilerinin oyunlarına gelinmeyeceğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin savunma sanayinde, tarihinin en büyük yerlileşme hamlesini iktidarları döneminde yaptığını, göreve geldiklerinde savunma sanayinde oranın yüzde 20 yerli, yüzde 80 ithal olduğunu söyledi. Erdoğan, bu alanda dışa bağımlılığın yüzde 35'e kadar düşürüldüğünü bildirdi. 

Türkiye'nin savaş gemisini, helikopterini, zırhlı araçlarını, insansız hava aracını, silahlı insansız hava aracını, füzelerini, bombalarını, silahlarını ürettiğini anlatan Erdoğan, savunma sanayi ürünlerinin artık yurt dışına ihraç edildiğini aktardı. Erdoğan, 2018'de savunma sanayindeki ihracatın 2 milyar 350 milyon dolara ulaştığını işaret etti. 

"Gabar'da, Cudi'de, Tendürek'te, Kandil'de biz varız"

Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"PKK'dan DEAŞ'a ve FETÖ'ye kadar tüm terör örgütlerine tarihlerinin en ağır darbelerini vuruyoruz. Gabar'da, Cudi'de, Tendürek'te, Kandil'de biz varız. İnlerine girdik. Kaçacak delik arıyorlar. Şimdi de 735 teröristi güvenlik güçlerimiz yakaladı, topladı ve şimdi bunlar hesaba çekiliyor. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarıyla güney sınırımız boyunca kurulmaya çalışılan terör koridoruna büyük darbe indirdik. Binlerce DEAŞ'lı, PKK/YPG'li teröristi etkisiz hale getirerek 41 bin kilometrekarelik alanı terör örgütlerinin zulmünden kurtardık. Böylece proje terör örgütleri aracılığıyla ülkemizin bekasına kastedenlere hiç unutamayacakları bir ders verdik. Daha birkaç yıl öncesine kadar teröristlerin cirit attıkları bölgelerde bugün huzur, emniyet, istikrar var. Cerablus'tan Azez'e, Afrin'den El Bab'a kadar Türkiye'nin kontrolündeki yerlerde barış, özgürlük, demokrasi var. Şu anda buraya Türkiye'ye gelmiş olanlardan 310 bin kişi tekrar geri gönderildi. Bir dönem acıyla, zulümle anılan şehirler bugün Suriye'nin içindeki istikrar adaları olarak göz dolduruyor."

'Güney sınırımızı terörden arındıracağız'

Yeni bir hamlenin arifesinde olunduğunu ifade eden Erdoğan, "Güney sınırımızı terörden arındıracak, mültecilerin dönebilecekleri güvenli bölgeler tesis edeceğiz, stratejilerimizi belirledik. Operasyonla ilgili hazırlıklarımızı, planlarımızı, stratejilerimizi belirledik. Çok yakında bu adımları atacağız." bilgisini paylaştı. 

Türkiye'nin ayağına pranga vuranların sadece hasımları ve düşmanları olmadığını belirten Erdoğan, "Ülkemiz ve milletimiz en büyük darbeyi içerideki gafillerden yemiştir. Kimi zaman bunlar karşımızda medya baronları olarak çıkmıştır, kimi zaman millet ve memleket karşıtı sözde aydınlar olarak çıkmıştır, kimi zaman idari maslahatçı yöneticiler, statükocu bürokratlar olarak çıkmıştır. Kimi zaman darbecilere umut bağlamış siyasetçiler olarak çıkmıştır, kimi zaman teröristlere 'cici çocuklar' diyen, terör örgütlerine koltuk değnekliği yapan genel başkanlar olarak çıkmıştır. Kimi zaman da en küçük bir hadiseyi fırsata çevirmeye çalışan piyasa simsarları olarak çıkmıştır." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Ekonomiden teröre, istihdamdan dış politikaya kadar son 17 yılda neyi sonuca ulaştırdıysak, hangi reforma imza attıysak, emin olun bu gafillere, bu kifayetsizlere rağmen yaptık. Bugün de benzer bir mücadelenin içindeyiz. 

"Market ve pazardaki etiketler yarı yarıya düştü"

Erdoğan, AK Parti Isparta milletvekili Süreyya Sadi Bilgiç'e seslenerek "Hazırlıkları yapın. Ben de arayacağım, siz de ilgili bakanlarımı arayın bir an önce." dedi. "Ne kadar elma vardı?" diye soran Erdoğan, "Şu anda 400 bin ton elde elma var. Bunu halledeceğiz, başka çaremiz yok. 400 bin ton ne yapıyor, 400 milyon, halledeceğiz. Ama bunu zaten benim milletim eritir. Elma şifadır." diye konuştu. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Bunun adı, milletimizin rızkını alavere dalavere ile iç etmektir. Devletin görevi de ne suretle olursa olsun bunu engellemektir. Biz de devlet olarak son haftalarda gıda fiyatlarında yaşanan fahiş artışlar karşısında bunu yaptık. Bakanlıklarımız ve belediyelerimiz aracığılıyla hemen harekete geçerek gereken adımları attık. 

Tanzim satış noktalarının kurulmasıyla beraber market ve pazardaki etiketler yarı yarıya düştü. Vatandaşlarımız yeniden makul fiyatlardan sebze ve meyveye ulaşmaya başladı. Bu hamlemizle kazanan milletimiz kaybeden ise fırsatçılar oldu. Bu adımımızla kazançlı çıkan insanımız, kaybeden ise domates, patlıcan, biber fiyatına bel bağlamış bay Kemal gibi siyaset simsarları oldu. Devletimizin vatandaşlarımızın hak ve hukukunu koruma noktasındaki kararlılığı herkes tarafından görülmüş oldu. Tanzim satış müesseseni bir süre daha devam ettireceğiz. Her şey yolunda giderse bu yöntemi sona erdiririz, şayet fırsatçılar direnmeye devam ederse sistemi sürdüreceğiz. Fahiş fiyat artışları tespit ettiğimiz diğer alanlarda da benzer yollara başvuracağız. Ne üreticimizin ne tüccarımızın ne de vatandaşlarımızın zarar görmesine asla müsaade etmeyeceğiz."

Erdoğan, Neşet Ertaş'ın "Aşk ile çalışan yorulmaz." dediğini ve kendisinin de bunu sık sık tekrar ettiğini ve aşk ile çalıştıklarını söyledi. Türkiye'yi hedefleri ve hayallerine buluşturabilmek için gece gündüz çalıştıklarını ifade eden Erdoğan, "Bize oy versin vermesin 82 milyonun her bir ferdini Allah için seviyoruz." dedi.

Etiketler :