Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Erdoğan Adana'da

Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Erdoğan Adana'da

Erdoğan: (2)

ADANA (AA) - Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Keşke karşımızda sadece laf üreten değil, proje üreten, vizyon ortaya koyan bir muhalefet olsaydı. Muhalefetin kendisi ne ki adayları ne olsun. Böyle bir rekabet ortamı ülkemiz için hiç şüphesiz daha hayırlı olurdu ama merak etmeyin biz kendi projelerimizle, kendi yaptıklarımızla rekabet etmeyi de öğrendik" dedi. 

Erdoğan, AK Parti Adana İl Başkanlığı tarafından 5 Ocak Fatih Terim Stadyumu'nda düzenlenen iftara katılarak vatandaşlara hitap etti.

İktidara geldiklerinde Türkiye'nin mazlumlara yaptığı yardımların 45 milyon dolar olduğunu, bu rakamın şimdi 3,5 milyar dolara ulaştığını bildiren Erdoğan, "Bakınız nereden nereye geldik, neredeyse bire doksan. Bu hissiyatı anlamak için dertli olmak lazım" ifadesini kullandı. 

Katılımcılardan Çanakkale'yi ziyaret etmelerini isteyen Erdoğan, "Orada bugün yanlarında olmak için tüm gücümüzü, imkanlarımızı kullandığımız kardeşlerimizin, dedelerinin, atalarının mezar taşlarını göreceksiniz" açıklamasını yaptı.  

Bu hissiyatı anlamak için, Selçuklu'dan Osmanlı'ya kadar bu coğrafyanın bin yıllık tarihine vakıf olunması gerektiğinin altını çizen Erdoğan, şöyle konuştu:

"Alparslan'dan Selahaddin Eyyubi'ye, Fatih Sultan Mehmet'ten Abdülhamid Han'a kadar tüm ecdadın, bu kardeşlerimizle omuz omuza mücadele ettiklerini bir büyük medeniyeti birlikte inşa ettiklerini göreceksiniz. Bu duyguyu anlamak için tüm bu coğrafyanın sokaklarında, evlerinde, futboldan sanata kadar, her alanda Türkiye'nin başarısı ile sevinen, sıkıntısı ile üzülen insanların hallerine şahit olmanız gerekir. Hep söylüyorum, devletlerin fiziki sınırları başkadır, insanların gönül sınırları başkadır. Bu insanlar, evet bizim devletimizin fiziki sınırları dışında olabilirler ama onlara gönlümüz bir, kalbimiz bir, sevincimiz, tasamız bir. Bunu böyle bilelim. Açık söylüyorum; Filistin'de, Gazze'de iftar vaktinde bomba düşen evi kendi evi olarak görmeyen, böyle hissetmeyen herkes bu milletin de bu coğrayanın da yabancısıdır, bu böyle biline. Ülkemizde yaşanan deprem felaketlerinde, terör saldırılarında, yıkıntıların altından gelen sese bu coğrafyanın tüm insanları kulak kesiliyordu. Hayırlı bir netice için kalpten dua ediyordu. Bugün bomba ile yıkılmış evlerin altından yardım çağrısı yapan kardeşlerimiz için, bizler de aynı hissiyatla yaklaşmak mecburiyetindeyiz."

 

-"Bunu petrol için, maden için veya bir başka çıkar için yapmıyoruz"

Gönül sınırlarının hududunun çok geniş olduğunu dile getiren Erdoğan, "Balkanlar'dan Güney Asya'ya kadar kardeşlerimizin, akrabalarımızın olduğu heryere el uzatıyor, küllenmiş ilişkileri canlandırıyor, kalpleri kazanmanın mücadelesini veriyoruz. Bunu da kesinlikle petrol için, maden için veya bir başka çıkar için yapmıyoruz. Allah'ın rızasından, kardeşlerimizin gönül hoşluğundan başka bir ölçümüz yok" diye konuştu. 

"Dünyaya sadece matematikteki dört işlemin pencerisinden bakanlar elbette bunu anlayamazlar" diyen Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Ama milletimiz, bunu gayet iyi anlıyor, gayet iyi görüyor ve bu yolda bizi destekliyor, teşvik ediyor. Zor zamanlar, sıkıntılı dönemler elbette geride kalacaktır. İşte o zaman inanıyorum ki bu yolun doğruluğu, hakkaniyeti, ahlakiliği çok daha iyi anlaşılacak, çok daha iyi takdir edilecektir. Biz zor durumda olan kardeşlerimize el uzatırken, onların hakkını savunurken, onları misafir ederken içerden birileri çıkıp bunu siyasi bir malzeme olarak kullanmanın gayreti içine giriyor. Şunu burada açık açık ifade etmek zorundayım; Türkiye son 12 yılda yaşadığı büyük dönüşümün etkisi ile artık 'alan el' olmaktan çıkmış, 'veren el' konumuna yükselmiştir. Hamdolsun, imkanlarımız, kaynaklarımız var. Biz Adana'nın hakkından alıp, Somali'ye vermiyoruz. Mersin'in hakkından alıp Suriyeli mazlumlara vermiyoruz. Hatay'ı unutup ya da Türkmen kardeşlerimizi unutup, içerdeki sorunları unutup, mesaimizi sadece Gazze için yoğunlaştırmıyoruz. Büyük devlet bunların hepsini bir arada yapabilen devlettir."

Büyük devletin, içerdeki vatandaşına da dışarıdaki ihtiyaç sahibine de ulaşabilen bir devlet olduğunu bildiren Erdoğan, "Bugün dünyanın büyük diye kabul gören devletlerine bakın, bunu görürsünüz. Söz konusu Türkiye olunca, içerden ve dışardan bir takım kesimler Türkiye'nin uluslararası faaliyetlerini sorguluyorlar. Açık söylüyorum, bunu Türkiye'yi düşündükleri için değil, dalkavukluğunu yaptıkları uluslararası odaklar için yapıyorlar" dedi.

İçine kapanan, sorunlarına sırtını dönen, kardeşlerine kayıtsız kalan bir Türkiye istemediklerini vurgulayan Erdoğan, çok daha güçlü, itibarlı bir devlet olma hedeflerini hatırlattı. Erdoğan, "Kimin ne dediğine bakmayacak, kendi istikametimizi, kendimiz çizeceğiz. Suriyeli mazlumlara da işte böyle bir yaklaşımla ensar olma büyüklüğünü göstermeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı. 

Suriye'deki çatışmaların bitip, barışın tesis edildiğinde hiçkimsenin Türkiye'de kalmayacağını ve yurtlarına döneceğini belirten Erdoğan, "Geride ebedi bir kardeşlik, geride mazlumlara yardım etmiş olmanın gururu kalacak" değerlendirmesini yaptı. 

 

-Cumhurbaşkanlığı seçimleri 

Çevrede bu krtik gelişmeler yaşanırken, Türkiye'de de tarihi öneme sahip bir süreç yaşandığına dikkati çeken Erdoğan, 10 Ağustos'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri ile Türkiye'nin önünde yeni bir dönemin açılacağını söyledi.

"İlk kez cumhurbaşkanını, cumhurun, yani milletin ta kendisi seçecek" diyen Erdoğan, milletin doğrudan seçerek göreve getirdiği cumhurbaşkanının daha önce aynı görevi yapanlardan farklı olacağını vurguladı. 

Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bu göreve, bu kardeşinizi getirmeniz halinde sizlere Çankaya Köşkü'nde oturan değil, hükümetle birlikte ülkemizin her meselesinin çözümünde bir fiil çalışan, ter döken bir cumhurbaşkanı olacağımın sözünü veriyorum. Ben böyle söyleyince birileri bundan rahatsız oluyor. Kendileri bugüne kadar, memleketin ve milletin hayrı için hiçbir proje üretmemiş, hiçbir çaba göstermemiş olanların, 'ben çalışacağım, ter dökeceğim' diyen bir cumhurbaşkanından rahatsızlık duymalarını aslında tabii karşılamak gerekir. Keşke karşımızda sadece laf üreten değil, proje üreten, vizyon ortaya koyan bir muhalefet olsaydı. Muhalefetin kendisi ne ki adayları ne olsun. Böyle bir rekabet ortamı ülkemiz için hiç şüphesiz daha hayırlı olurdu ama merak etmeyin biz kendi projelerimizle, kendi yaptıklarımızla rekabet etmeyi de öğrendik. Yaptığımız her işin daha fazlasını, daha büyüğünü, daha iddialısını ortaya koyarak, Türkiye'yi adım adım 2023 hedeflerine doğru götürüyoruz. Bununla da yetinmiyoruz, torunlarımıza 2053, 2071 vizyonumuzla gelecek nesiller için de istikamet belirliyor yol haritası oluşturuyoruz."

Seçilmesi halinde tüm projelerin takipçisi olacağını hatırlatan Erdoğan, Türkiye için verdikleri sözleri hayata geçirmek için aynı azimle, aynı enerjiyle çalışmaya devam edeceklerini kaydetti. 

Adana'nın bu "kutlu yolculukta" yanlarında olacağına inandığını dile getiren Erdoğan, Kadir Gecesi'ni ve Ramazan Bayramı'nı kutladı.  

(Bitti) 

Kaynak:Haber Kaynağı