Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Erdoğan, Adana'da

Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Erdoğan, Adana'da

Erdoğan:(1)

ADANA (AA) - Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "İnsanlık tarihinin en eski yerleşimlerine, en eski medeniyetlerine ev sahipliği yapan bu kadim coğrafya adeta bir fetret dönemi yaşıyor. Düşünebiliyor musunuz, Müslüman Müslüman’ı Kelime-i Tevhid getirerek öldürüyor. Böyle bir tabloyu yaşıyoruz. Mısır’da böyle, Suriye’de böyle, Irak’ta böyle" dedi.

Erdoğan, AK Parti Adana İl Başkanlığı tarafından 5 Ocak Fatih Terim Stadyumu'nda düzenlediği iftara katıldıktan sonra, vatandaşlara hitap etti.

Ramazan ayının ülkeye, millete ve İslam dünyasına hayırlar  getirmesini niyaz ettiğini belirten Erdoğan, Kadir Gecesi‘nin özellikle de mazlumlar için kurtuluşa vesile olması dileğinde bulundu.

Kuran’ın nazil olduğu, meleklerin ve Hazreti Cebrail’in yeryüzüne teşrif ettikleri bu gecenin ibadetle, özellikle dualarla geçirilecek eşsiz bir gece olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

“Buradan dağılıp evlerimize ya da camilere ulaştığımızda ülkemiz için, istikbalimiz için, huzurumuz, kardeşliğimiz, birliğimiz, beraberliğimiz için, özellikle de yanı başımızda zulüm gören Suriyeli, Iraklı, Gazzeli kardeşlerimiz için dualar etmenizi sizlerden rica ediyorum. Bize bir yanlış gördüğünüzde ‘elinizle düzeltin’ diye emrediliyor . İmkanlarımız ölçüsünde haksızlığa karşı elimizden geleni yapıyoruz. ‘Eğer elinizle düzeltemiyorsanız, dilinizle hakkı söyleyin’ diye emrediliyor. Allah’a hamdolsun korkmadan, çekinmeden, kalbimizde olanı dilimizle ifade ediyoruz, 'eğer bunları yapamıyorsanız kalbinizden, gönlünüzden buğzedin' deniliyor. Ramazan akşamları ve Kadir Gecesi kalbimizle buğzetmenin, dua etmenin en güzel zemini, en güzel fırsatı. Samimi bir kalple gönülden yapılacak dualar inşallah hem mazlumlara bir ferahlama sağlayacak hem de insanlığın üzerindeki ölü toprağının dağılmasına vesile olacaktır. Rabbim bu gecede yapılan duaları katında makbul buyursun.”

-"Bu kadim cofrafya adeta bir fetret dönemi yaşıyor"

"Bu ramazanı da maalesef yüreğimiz buruk şekilde yaşadık, yüreğimiz buruk şekilde inşallah sonuna erdiriyoruz” diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

“İçinde bulunduğumuz coğrafya bu ramazını da kan içinde, ateş içinde geçirdi, geçiriyor. Suriye’de, Irak'ta, Mısır’da ve son olarak da Filistin’de vuku bulan hadiseler bu mübarek günlerin sevincini layıkıyla yaşamamıza mani oluyor. İnsanlık tarihinin en eski yerleşimlerine, en eski medeniyetlerine ev sahipliği yapan bu kadim coğrafya adeta bir fetret dönemi yaşıyor. Düşünebiliyor musunuz, Müslüman Müslüman’ı Kelime-i Tevhid getirerek öldürüyor. Böyle bir tabloyu yaşıyoruz. Mısır’da böyle, Suruye’de böyle, Irak’ta böyle. Çekilen acılar, yaşanan trajediler Türk'üyle, Arap'ıyla, Kürt'üyle her kökenden, her inançtan insanıyla hepimizin ortak acısı, ortak trajedisi. İslam dünyasında bir şeyler oluyor ve değerlerimizi kaybetmenin, değerlerimizi adeta yitirmenin bedelini ödüyoruz gibi geliyor bana."

"Çünkü zalim, insanların kökenine, inancına bakmıyor" ifadesini kullanan Erdoğan, şunları söyledi:

"Bombalar, kurşunlar açlık ve sefalet karşısına çıkan herkesi eziyor, herkesi etkiliyor. Ne yapacağız? Yapacağımız tek şey var, İslam dünyasının işte bu zalimlere karşı el birliği yapması, güç birliği yapması, tavrını ortak sergilemesidir. Burada şu önemli noktayı da bir kez daha vurgulamak isterim, bakınız içinde yaşadığımız coğrafyada son yüzyıldır akan kan hep Müslüman kanı oldu. Ezilen, horlanan, ötelenen, katledilen her zaman Müslümanlar oldu. Ne acıdır ki Müslümanların kanını akıtan her zaman gayrimüslimler olmadı. Hiç kuşkusuz bu coğrafya üzerinde hesapları olanlar var. Müslümanların tefrika içinde olması için ellerinden geleni yapıyorlar. Ama bu tuzağa düşen, bu nifak ve tefrika tuzağına aldananlar hep Müslümanlar oldu. Bu coğrafya en başta şunu unuttu, 'Müslümanlar kardeştir'. Bunun lafını yapıyoruz ama uygulamaya gelince ne yazık ki yok. Bir Müslüman'ın diğer Müslüman'a malı, ırzı ve canı haramdır bizim değerlerimizde, bizim dinimizde. Bu unutulduğu için Hazreti Kur'an ve Hazreti Nebi'nin emir ve tavsiyeleri gözardı edildiği için işte biz bu acıları ne yazık ki yaşıyoruz."

-"Hak ve haklı güçlüdür"

Dünyada gücü elinde bulunduranların olduğunu ve bunların kendilerini her zaman haklı ilan ettiklerini aktaran Erdoğan, haklılığın güçte olmadığını belirtti.

Erdoğan, "Biz her zaman şuna inanıyoruz, hak ve haklı güçlüdür. Bunu savunmak durumundayız. Bir bünyede eğer bir uzuv ağrı çekiyorsa bünyenin ona kayıtsız kalması mümkün değildir. Yanı başımızda kardeşlerimiz ölürken hiç kimse rehavet içinde olamaz, hiç kimse konfor içinde olamaz. Bizim inancımız, kültürümüz, tarihimiz, ahlakımız, vicdanımız kardeşlerimizin ya da mazlumun feryadına kulağımızı, gözümüzü, ağzımızı kapatmamıza engeldir. Onun için biz Suriye konusunda da Irak konusunda da Mısır konusunda da Filistin konusunda da hakkın, haklının, mazlumun yanında yer almaya devam edeceğiz" diye konuştu.  

"Kalbinden şefkat ve merhamet duyguları alınmış insan bir ceset gibidir" ifadesini kullanan Başbakan Erdoğan, "Biz asla öyle olmayacağız. Ne pahasına olursa olsun, bu zor zamanlarında kardeşlerimizin yanında yer alacağız" dedi.  

Türkiye'de. ülkelerindeki olaylardan kaçarak gelen 1 milyon 150 bin civarında Suriyeli'yi misafir ettiklerini, bunların bir kısmını kamplarda, bir kısmını da kendi imkanlarıyla ve sağlanan desteklerle şehirlerde barındırarak ihtiyaçlarını karşıladıklarını hatırlatan Başbakan Erdoğan, "Biliyorum, birçok sıkıntılar var. Aynı şey Irak'ta yaşanan karışıklıklardan dolayı mağdur duruma düşen kardeşlerimize her türlü yardımı yapıyoruz. Zor günlerinde yanlarında olduğumuzu gösteriyoruz. Dün Bosna'daki, Kosova'daki kardeşlerimize hangi anlayışla sahip çıktıysak bugün de bölgemizde zor duruma düşen kardeşlerimize aynı duygularla el uzatıyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

(Sürecek)

Kaynak:Haber Kaynağı