GAZİANTEP (AA) - ÖZKAN BEYER - UNESCO tarafından gastronomi dalında yaratıcı şehirler ağına dahil edilen Gaziantep'te, Büyükşehir Belediyesi tarafından çölyak hastaları için üretilen glütensiz çiğ köfte ilgi görüyor.

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından İŞKUR'un hibe desteğiyle yapımı süren Türkiye'nin ilk glütensiz kafesinin kısa süre içinde açılması planlanıyor.

"Glütensiz Bir Başka Kafe"nin "glütensiz şefi" Süleyman Engin, tesis açılmadan önce başta ekmek, pasta, tatlı, pizza, lahmacun ve hamburger olmak üzere 200 çeşidin üzerinde glütensiz yiyecek üretti.

Engin, son olarak da bölge halkı tarafından ilgi gören ve kentin önemli lezzetlerinden biri olan çiğ köftenin de glütensizini yaptı.

Henüz açılmamasına rağmen kafeye gelerek çiğ köftenin tadına bakan çölyak hastaları, yıllardır çektikleri hasreti dindirdi. Şu anda sadece özel istek üzerine yapılan glütensiz çiğ köfte, özellikle çölyak hastaları tarafından ilgi görüyor.

Şef Süleyman Engin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin ilk glütensiz mutfak şefi olduğunu belirtti.

Kamu kurumlarıyla birlikte çölyak hastaları için çeşitli projeler geliştirdiklerini ve eğitimler verdiklerini belirten Engin, "Büyükşehir Belediyesinin glütensiz kafe projesinin de menüsünü oluşturuyorum. Şu ana kadar 200'e yakın ürün yaptık. Kahvaltı ürünlerinden ekmek çeşitlerine kadar tüm bu ürünleri, Türkiye'nin ilk glütensiz kafesinde yapacağız." şeklinde konuştu.

Engin, geleneksel Gaziantep mutfağını da glütensizleştirdiklerini aktararak, şöyle devam etti:

"Şu an burada bunlara yönelik çalışmalar yapıyoruz. 200 ürünün demo çalışmalarını yaptık. Buradaki tüm personelin çalışmalarını yaptık. Çölyak ve glütensiz mutfak hakkında bilgilendirmeler yaptık. Çiğ köfte bu şehrin vazgeçilmez unsurlarından birisi. Mükemmel bir Anadolu lezzeti. Çiğ köfte hammadde itibariyle bulgurdan yapılıyor. Bizler de çölyak hastaları için glütensiz çiğ köfte yaptık. Hayatında hiç çiğ köfte yememiş ya da çok sevmiş çölyak hastalarına yönelik bir çalışma oldu. Glütensiz çiğ köfte çok talep ediliyor. Talebi karşılamak için böyle bir çalışma yaptık."

- "Mısır irmiği ve karabuğdaylı çiğ köfte"

Çiğ köftede kullanılan tüm malzemelerin glütensiz olduğunu dile getiren Engin, şunları anlattı:

"Mısır irmiği ya da karabuğdaydan yapıyoruz. Biraz buharda yumuşattıktan sonra bilindik baharatları koyuyoruz. Koyduğumuz tüm ürünler glütensiz. Sosunu da hazırladıktan sonra servise hazır oluyor. Normalde glütensiz yapılan yemekler biraz pahalı oluyor. Ancak bulunması kolay olmuyor. Bu ürünlere ulaşabilirsek daha düşük maliyette yapabiliriz. Kendimiz üretirsek, maliyetleri düşürebiliriz. Büyükşehir Belediyesi de bunu hedefliyor. Daha ucuz, daha kolay ulaşılabilecek ürünler yapmak istiyor. Zaten bu sosyal sorumluluk projesidir. Çölyak hastalarımız, çiğ köftenin tadına bakınca çok beğendiler."

İki yıldır çölyak hastası olan Sümer Bulut ise en büyük sorunlarının glütensiz gıda bulmak olduğunu belirtti.

Araştırmalar yaparak bu sıkıntıları ortadan kaldırmaya çalıştıklarını dile getiren Bulut, "Gaziantep'te en büyük sorun, glütensiz ürünleri yiyebileceğimiz ürünlerin olmamasıydı. Büyükşehir Belediyemizi, glütensiz kafe projesinden dolayı kutluyorum." dedi.

Uzun yıllardan sonra ilk kez çiğ köfte yediğini aktaran Bulut, "Çiğ köfte çok güzel olmuş, şefimizi tebrik ediyorum. Yediğiniz zaman o tadı alıyorsunuz. En önemli şey, bu ürünlerin artık Gaziantep'te yapılıyor olması. Bu izim için çok önemli." ifadelerini kullandı.

AA