ANKARA (AA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Mısır'da darbeyle görevinden uzaklaştırılan seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi hakkındaki idam kararına ilişkin, "Elbette ki siyasiler yanlış yapabilir, yasaları ihlal edebilirler. Demokratik süreç içinde, hukukun üstünlüğü çerçevesinde cezalandırılabilirler, affedilebilirler. Sonuçta bağımsız yargı buna karar verir. Ama idam gibi geri dönülmez bir süreç toplumda derin travmalar yaratıyor" değerlendirmesinde bulundu. 

CHP Basın Birimi'nden yapılan açıklamada Kılıçdaroğlu'nun Mısır Ortadoğu Haber Ajansı'nın sorularını yanıtladığı belirtildi. 

Açıklamaya göre, Mursi hakkındaki idam kararına ilişkin soru üzerine Kılıçdaroğlu, CHP olarak hiçbir ülkenin içişlerine doğrudan müdahaleyi doğru bulmadıklarını ve her ülkenin yönetiminden kendi halkının sorumlu olduğunu vurguladı. Siyasi idam kararlarının doğru olmadığına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, Mısır'ın yöneticileri ve halkının Türkiye tarihine baktıklarında bu gerçeği görebileceklerine işaret etti. 

Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Biz 1960 darbesinden sonra Adnan Menderes ve arkadaşlarını idam ettik. 1971 yılında yine bir askeri darbe sonucu Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını idam ettik. 1980 askeri darbesinden sonra çok sayıda gencimizi idam ettik. Bugün geriye dönüp baktığımızda o dönem idam ettiklerimiz için bugün havaalanları yapıyoruz, onların isimlerini veriyoruz. Dolayısıyla o derin travmalardan isimleri vererek kendimizi bir anlamda aklamaya çalışıyoruz. Siyasal idamların toplumda yarattığı böyle bir derin travma var. Bunların dışına çıkmak gerekiyor artık. Elbette ki siyasiler yanlış yapabilir, yasaları ihlal edebilirler. Bunun demokratik süreç içinde, hukukun üstünlüğü çerçevesinde cezalandırılabilirler, affedilebilirler. Sonuçta bağımsız yargı buna karar verir. Ama idam gibi geri dönülmez bir süreç toplumda derin travmalar yaratıyor."

Kılıçdaroğlu, "IŞİD'e direkt olmasa bile silah veya destek verildiğine inanıyor musunuz? Bununla ilgili elinizde delil, belgeler var mı?" şeklindeki soruya, "Bu konuda mahkemelerde görülen dosyalar var, MİT tırlarında silahların olduğuna yönelik. Ama mahkemede görülen dosyalara gizlilik kararı konulduğu için kamuoyuyla bu paylaşılamıyor" yanıtını verdi. 

Türkiye üzerinden oradaki radikal gruplara silah gönderildiği yönünde çok güçlü deliller ve duyumlar olduğunu da iddia eden Kılıçdaroğlu, CHP olarak buna karşı çıktıklarını ve hiçbir ülkenin iç işine doğrudan müdahaleyi asla tasvip etmediklerini belirtti.

Kılıçdaroğlu, iki ülke ilişkilerine yönelik soru üzerine, Türkiye ile Mısır'ın ortak tarihi bulunduğunu ve Mısır'ı Ortadoğu'da kilit taşı olarak gördüklerini vurguladı.

İki ülke ve halkları arasındaki ilişkilerin iyi olması ve işbirliğinin geliştirilmesinin sadece Mısır'a ve Türkiye'ye değil, bütün Ortadoğu'ya ve Arap dünyasına katkı yapacağını bildirdi.

Kılıçdaroğlu, bir ülkenin iç işine doğrudan müdahale etmenin, oradaki bir siyasal partiyi destekleyip diğer siyasal partiyi düşman ilan etmenin Mısır halkının tepkisini çekeceğini belirterek, "Biz Mısır halkının bu konudaki duyarlılığını biliyoruz. Ancak şunu da Mısır halkının çok iyi bilmesini isteriz. Türkiye sadece AKP'den ibaret değildir. Biz CHP olarak bu ülkenin kurucu partisiyiz. Bizim kurucu liderimiz Mustafa Kemal Atatürk, 'Yurtta barış, dünyada barış' şiarıyla yola çıkmıştır. Dolayısıyla biz barışı Ortadoğu'da da bütün dünyada da savunan bir siyasal gelenekten geliyoruz. Öyle bir terbiyemiz var" değerlendirmesini yaptı.

Mısır'ı ve Mısırlıları sevdiklerini, inandıklarını ve güvendiklerine dikkati çeken Kılıçdaroğlu, "Nasıl kendi ülkemizde birinci sınıf demokrasi olsun diyorsak, Mısır’da da elbette demokrasi olmalı. Ama demokrasiyi savunacak olan biz, bunu söyleyebiliriz, ama asıl kararı verecek olan Mısır halkıdır. Mısır halkının iradesine hepimizin saygı göstermesi gerekiyor. O iradenin demokrasiden yana olması da içten temennimizdir, dileğimizdir" ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, başka bir soruyu yanıtlarken de CHP iktidarında Ortadoğu'ya barışın gelmesi için her türlü çabayı harcayacaklarını bildirdi.

Suriye'de barışın olması için Arap Liginin, Mısır'ın, AB'nin, Rusya'nın, İran'ın ve ABD'nin katkı verebileceği bir uluslararası Suriye konferansı toplanmasını arzu ettiklerini dile getiren Kılıçdaroğlu, bütün bu ülkelerin ortak çabalarıyla Ortadoğu ve Suriye'ye barışın geleceğine inandığını vurguladı.