CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: (2)

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: (2)

"(Tüzük Kurultayı) Yapacağız, tarih olarak şu anda bilemiyorum. Geçen arkadaşlarla da tekrar oturduk, tüzük kurultayını yapalım ve bitirelim. Seyircisiz yapacağız çünkü bizim iç işimiz bu. Tüzük kurultayını yapacağız ama delegeler isterlerse illa seçimli

ANKARA (AA) - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP'nin tüzük kurultayına gideceğini belirterek, "Yapacağız, tarih olarak şu anda bilemiyorum. Geçen arkadaşlarla da tekrar oturduk, tüzük kurultayını yapalım ve bitirelim. Seyircisiz yapacağız çünkü bizim iç işimiz bu. Tüzük kurultayını yapacağız ama delegeler isterlerse illa seçimli olsun, seçimli de yaparız." dedi.

Kılıçdaroğlu, HABERTÜRK TV canlı yayınında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

"Elinizde somut bir bilgi mi var? AK Parti içinde ByLock kullananların FETÖ mensubu olduğunu düşünürsek, AK Parti içinde FETÖ'cü olduğunu mu düşünüyorsunuz?" şeklindeki soruya Kılıçdaroğlu, "Kesinlikle var, vardı da zaten. Bunlar uçaklarla hacca gider gibi Pensilvanya'ya gitmiyorlar mıydı? Onlar konuşuyor, onlar haberleşiyorlardı. O dönemde Fetullah Gülen'in gazete ilanı vardı tam sayfa bütün gazetelerde, baksınlar Fetullah Gülen kimlere teşekkür etmiş orada. ByLock kullananların çözülen isimleri, seçilerek savcılığa gönderiliyor." yanıtını verdi.

Kılıçdaroğlu, "AK Parti içerisinden bir takım kişilerin ByLock kullandığı bilinmesine rağmen isimleri savcılığa bildirilmedi mi?" sorusuna, "Evet bildirilmiyor. Programı, yazılımı çıkarsın bağımsız bir kuruluşa versin. Bağımsız bir kuruluş yayınlasın." dedi.

Söz konusu iddiayla ilgili ellerinde somut bir evrakın olmadığını ancak bunu bildiklerini savunan Kılıçdaroğlu, CHP içerisinde ByLock kullanan kimse olmadığını söyledi.

- "Adil Öksüz sıradan bir insan değil"

Adil Öksüz ile ilgili bir bilgi olup olmadığının sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, Adil Öksüz'ün sıradan biri olmadığını, ellerinin kelepçelenmediğini dile getirdi.

Adil Öksüz'ün Akıncılar üssünde yakalandığını anlatan Kılıçdaroğlu, "'Bizde arsa almaya geldik' diyen iki kişi daha var, tutuklanıyor. Adil Öksüz'e sıra gelince kelepçelenmiyor. Tutanaklar tutuluyor, dosyanın içi boşaltılıyor, Adil Öksüz serbest bırakılıyor. MİT, 'bizim elemanımız değildir' diye açıklama yapıyor. Hiç bir istihbarat örgütü 'bu bizim elemanımızdır' demez, diyemez de zaten. Biz şuna bakıyoruz. Adil Öksüz'ü hangi güç serbest bıraktı?" dedi.

Kılıçdaroğlu, Adil Öksüz'de GPS cihazı olduğunu ve serbest kalırken cihazı yanında götürmesine izin verildiğini, Adil Öksüz'ün kullandığı GPS cihazını Türkiye'ye kimin ithal ettiğine yönelik soruları olduğunu söyledi.

Türkiye'nin bilinerek ve bilinçli bir şekilde darbe ortamına hazırlandığını savunan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Neden diyeceksiniz? Mehmet Dişli yani olayı yöneten adam Mehmet Dişli, Türk Silahlı Kuvvetlerinde kıta görevini tamamlamadan Genelkurmay merkeze getirildi, kimin iradesiyle siyasi iradeyle. Özel bir daire oluşturulur orada kalması için sonra terfi eder, terfi edince o daireden ayrılması ve kıtaya gitmesi lazım. Tekrar değiştirilir, terfisine uygun daire tekrar orada tutulur. Sırf 'Genelkurmay Karargahında kalsın' diye ve Mehmet Dişli bu darbeyi yöneten kişidir. Mehmet Dişli'yi Genelkurmay Karargahında tutan siyasi irade, Türkiye'yi darbeye bilinçli olarak hazırlayan iradedir. Bu kadar açık. Bana çıkıp şunu söylesinler; 'bu söylediğinde şu kelime yanlış arkadaş' desinler."

Kılıçdaroğlu, bu nedenle darbenin "çok karanlık noktaları olduğu"nu belirterek, "Darbe yargılamalarının kamuya açık yapılması, televizyondan canlı verilmesi lazım. Darbe mağdurları var, darbe mağdurlarını kim ne derse desin sonuna kadar savunacağım." şeklinde konuştu.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, silahlanma yarışı başladığını, bu amaçla silahlanmanın özendirildiğini savundu.

Fetullah Gülen'in iade sürecini nasıl değerlendirdiğine ilişkin bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, iade edilmesi gerektiğini ancak Amerika'ya gönderilen 180 dosyanın "iade etmeyin" anlamı taşıdığını ileri sürdü.

Gülen'in iadesi konusunda darbe sürecine ilişkin hazırlanacak iki dosyanın yeterli olabileceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Siz yüzlerce dosya gönderiyorsanız o 'göndermeyin' demektir. Yüzlerce dosyanın oturulup önce İngilizceye çevrilmesi lazım ve bu uzun bir süreçtir. Amerika bir hukuk devleti bakacak ona hakim karar verecek. Türkiye gibi değil, Türkiye'de hakime telefon açarsınız istediği gibi karar verir." dedi.

Türkiye'de yargı bağımsızlığı olmadığını ve bunu yok edenin bizzat yargının kendisi olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "Yargıtaya 160 Fetullahçı atandığı zaman isyan eden tek kişi benim. Grup toplantısında çıkıp dedim ki 'Siz yargıtaya 160 militan atadınız' dedim. Dönemin başbakanı, adalet bakanı hepsi beni suçladılar. Şimdi ben mi haklıyım onlar mı haklı? Gülen 'ben suçsuzum' diyorsa kendi iradesiyle Türkiye'ye gelmeli. O zaman Amerika bırakmak durumundadır." değerlendirmesinde bulundu.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Fırat Kalkanı Harekatı'na da değinerek, Türkiye'nin kendi güvenliğini sağlamak açısından Cerablus operasyonunun olması gerektiğini ve kendilerinin de buna destek verdiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, "Amerikalıların anlamadığı ya da bizim anlatmakta zorluk çektiğimiz nokta şu, 'siz PYD'ye terör örgütü' diyorsunuz. Güzel de kardeşim o zaman Salih Müslim'i niye Ankara'ya davet ettiniz? Buraya geldiyse niye tutuklamadınız? PYD terör örgütüne kendi kapılarınızı, sınırlarınızı açtınız, adamlar silahları ile askeri araçları ile geldiler, Suriye topraklarına girdiler. Niye buna izin verdiniz? Şimdi niye 'terör örgütü' diyorsunuz?" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesini muhtarlar toplantısında anlatmasını eleştiren Kılıçdaroğlu, "Putin beni aradı 'Halep'ten El Nusra çıksın. Arkadaşlarıma talimat verdim' diyor. Türkiye'yi bir terör örgütü ile bir cumhurbaşkanı ilişkilendiriyor. Bundan daha ağır bir hakaret Türkiye Cumhuriyeti'ne olamaz. " dedi.

Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin kendi sınır güvenliğini sağlarken uluslararası hukukun kendisine verdiği meşru yetkilerin dışına çıkmaması gerektiğine dikkati çekerek, "Biz oraya girerken haklı nedenlerle giriyoruz. 'Şurayı da temizleyeceğiz, burayı da temizleyeceğiz' diye dış politika iç politikaya da malzeme edilmemelidir. Niye Kandil'i yok edemiyorsunuz? Terörse, terör. Türkiye için tehditse tehdit. Ben nedenini biliyorum da neden böyle bir tablo var ortada. Bir önlem aldılar da biz engel mi olduk. Hangi sistem buna engeldi. İçeride esebilirsiniz, gürleyebilirsiniz ama Türkiye'nin saygınlığını Ortadoğu'da sıfırladılar." diye konuştu.

1 Mart tezkeresi geçseydi bölgedeki nelerin gelişebileceği yönündeki bir soru üzerine de Kılıçdaroğlu, "Eğer biz, 1 Mart tezkeresine döneceksek, tartışılacak çok şey var. Mardin'e kadar giden askerler, yabancı unsurlar Meclisten karar çıkmadan önce gittiler. Buna kim izin verdi? 1 Mart tezkeresi, Türkiye Cumhuriyeti'nde parlamentonun kendi istediği ile aldığı bir karardır. Bu karara saygı duyacaksınız." karşılığını verdi.

CHP olarak Irak, Suriye ve Ortadoğu'daki diğer ülkelerde herhangi bir temaslarının olup olmayacağının sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, bütün ülkelerle temas içerisinde olduklarını söyledi. Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin bu ülkelerle olan ilişkisini sadece CHP'nin düzeltebileceğini savundu.

- "Seçimle gelen, seçimle gider"

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak'ın gözaltı kararını değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Seçimle gelenin seçimle gitmesi demokrasilerin temel kuralıdır. Seçimle gelenler, hukukun öngördüğü kurallar içinde kendilerine verilen görevi yapmaları gerekir. Kimsenin hukuk dışına çıkmaya hakkı da yetkisi de yoktur." dedi.

Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet Halk Partisi'nin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle düzenleyeceği yürüyüşle ilgili bir terör eylemi olacağı yönünde istihbaratın kendilerine gelip gelmediğinin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, "Bize ulaşan bir şey yok ama güvenlik güçlerinin elinde buna benzer uygulamalar olabilir. Biz kendi güvenliğimizi olabildiğince kendimiz sağlamaya çalışıyoruz. Ulus'ta 29 Ekim'de toplanacağız, bütün vatandaşlarımızı oraya davet ediyoruz. Ulus'tan Anıtkabir'e kadar yürüyeceğiz. 'Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir' diyoruz. Bizim belediyelerimizin olduğu bölgelerde coşkulu bayram kutlamaları olacak. Bütün vatandaşlarımızın Cumhuriyete inanmalarını, güvenmelerini Cumhuriyetten yana tavır koymalarını istiyoruz." şeklinde konuştu.

- CHP tüzük kurultayına gidiyor

Kılıçdaroğlu, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenecek resepsiyona katılıp katılmayacağı sorusuna ise "Hayır. Başka bir resepsiyona, Atatürkçü Düşünce Derneği'nin düzenlediği bir resepsiyon var, büyük bir olasılıkla oraya katılacağım." cevabını verdi.

CHP'nin ne zaman tüzük kurultayına gideceği yönündeki başka bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Yapacağız, tarih olarak şu anda bilemiyorum. Geçen arkadaşlarla da tekrar oturduk, tüzük kurultayını yapalım ve bitirelim. Seyircisiz yapacağız çünkü bizim iç işimiz bu. Tüzük kurultayını yapacağız ama delegeler isterlerse illa seçimli olsun, seçimli de yaparız. Sonuçta biz demokrasiye inanan bir partiyiz, demokrasiyi kendi içinde güçlendiren bir partiyiz. Bizim dışımızda seçim yapan yok. Ön seçim yapıyoruz büyük ölçüde milletvekillerimiz ön seçimle geliyor."

Artvin'de CHP konvoyuna yönelik düzenlenen terör saldırısında ne hissettiğinin sorulması üzerine de Kılıçdaroğlu, "Yoğun silah sesleri vardı. Tabii ailenizi de torununuzu da düşünüyorsunuz. Hepimiz insanız." dedi.

(Bitti)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :