Büyükçekmece'deki silahlı saldırıya ilişkin dava

Büyükçekmece'deki silahlı saldırıya ilişkin dava

Cumhuriyet savcısı, trafikte ışıklarda durdukları sırada Devrim Öztunç ile Arzu Sharifi Zindashti'nin çapraz ateşe tutularak öldürülmesi davasının sanığı Orhan Ünğan'ın şartlı tahliye kararına itiraz etti- İtirazı değerlendiren bir üst mahkeme, tahliye ka

İSTANBUL (AA) - Büyükçekmece'de trafik ışıklarında durdukları sırada Devrim Öztunç ve Arzu Sharifi Zindashti'nin çapraz ateşe tutularak öldürülmesinde azmettirici ve planlayıcı olduğu öne sürülen 10 kişinin yargılandığı davanın tek tutuklu sanığı Orhan Ünğan'ın, şartlı tahliye edilmesi kararına yapılan itiraz kabul edildi.

Bakırköy 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 23 Şubat'ta yapılan duruşmada, mahkeme, yargılamanın geldiği aşamada toplanan ve toplanmasına çalışılan delillerin mahiyeti itibarıyla tutuklama nedenleri bulunsa da tutuklulukta geçen süreye göre kaçma şüphesinin bertaraf edildiğini belirterek, tutuklu sanık Orhan Ünğan'ın yurt dışına çıkış yasağı konularak bir defada 1 milyon lira nakdi güvence yatırması, her gün sabah ve akşam imza atması suretiyle tahliye edilmesine karar verdi.

Duruşma savcısı Ercan Gövler, tahliye kararına itiraz etti.

Cumhuriyet savcısı Gövler, sanıklardan Ali Golzari, Nizamettin Yeke ve Bekir Karçiğa'nın soruşturma evresindeki beyanları, katılan Naji Zindashti'nin iddiaları gibi kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut olgu ve delillerin varlığı, sanığın üzerine atılı suçun katalog suçlardan oluşu, atılı suç için yasada öngörülen cezanın miktarı, yargılamanın esasına etki edecek nitelikte bulunan Yunanistan adli makamlarına yazılan talimatın henüz cevaplandırılmamış ve yine bazı tanıkların olaya ilişkin beyanlarının tespit edilmemiş olması birlikte değerlendirildiğinde, sanığın delillere etki etme şüphesinin bulunduğunu kaydetti. Savcı Gövler, sanığın birden çok sahte kimlik kullandığına, bunları temin etmekte sıkıntı yaşamadığına ilişkin dosya kapsamındaki bilgi ve deliller dikkate alındığında kaçma şüphesinin bulunduğu ve zorlamadan yurt dışına kaçabileceğinden adli kontrol tedbirlerinin yeterli olmadığı anlaşıldığından tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.

İtirazı değerlendiren bir üst mahkeme Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi, savcılığın itirazını kabul ederek, sanık Orhan Ünğan'ın tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Mahkemenin kararında, sanığın üzerine atılı suçun katalog suçlardan oluşu, atılı suç için yasada öngörülen cezanın miktarı ve bazı tanıkların olaya ilişkin beyanlarının tespit edilmemiş olması değerlendirildiğinde, sanığın delillere etki etme şüphesi bulunduğu, birden çok sahte kimlik kullandığı delilleri de dikkate alındığında, adli kontrol tedbirlerinin yeterli olmadığı anlaşıldığı belirtildi.

Bu arada, başka suçtan da tutuklu bulunan sanık Orhan Ünğan'ın tahliye edilmediği öğrenildi.

- İddianameden

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Büyükçekmece'de 26 Eylül 2014'te ışıklarda duran Devrim Öztunç'un kullandığı ve Arzu Sharifi Zindashti'nin de içinde bulunduğu aracın, Hacı Osman Sezen ve Turgay Akar tarafından çapraz ateşe tutulduğu, Öztunç ile Zindashti'nin öldüğü belirtiliyor.

İddianamede, Pakistan'dan Belçika'ya sefer yapan bir gemideki 2,1 ton eroinin Yunanistan açıklarında yakalandığı, gemide bulunan ve şüpheli Orhan Ünğan'ın adamları olan Metin Sevimli ve Serhan Başkale'nin Yunan makamlarınca tutuklandığı, bu olaydan sonra uyuşturucu organizasyonu yapan kişilerden biri olan aslen İranlı, sahte Pakistan pasaportlu Shahid Ahmed'in İstanbul'a gelerek Naji Sharifi Zindashti ile görüştüğü ve yakalanan eroinin 1 tonunun hala Yunanistan'da bir depoda saklı olduğunu ve yasa dışı yollardan İran'a gönderilmesini istediğini söylediği aktarılıyor.

Eroinin taşınması olayında Zindashti'nin kendilerine yardımcı olamayacağını söylediği, bu olaydan yaklaşık 10 gün sonra Yunanistan'da depoda saklanan uyuşturucunun polislerce yakalandığı anlatılan iddianamede, uyuşturucunun gerçek sahipleri olduğu iddia edilen Orhan Ünğan, Çetin Koç ve İlhan Ünğan'ın uyuşturucunun yakalanmasından Naji Sharifi Zindashti'yi sorumlu tuttukları ve aralarında husumet oluştuğu kaydediliyor.

İddianamede, sanıklar Orhan Ünğan ve İlhan Ünğan'ın, Hacı Osman Sezen ve Turgay Akar'a, Zindashti'nin ortadan kaldırılması talimatı verdikleri kaydedilerek, sanık Hacı Osman Sezen'in olaydan sonra çevresine yanlış iş yaptıklarını, asıl hedefin İranlı Naji Sharifi Zindashti olduğunu ancak kızı ve araç sürücüsünün öldürüldüğünü, Orhan Ünğan'ın olayı duyduktan sonra kendisine "Bir temizliği halledemediniz'' diye mesaj gönderdiğini anlattığı belirtiliyor.

Cinayeti gerçekleştirdikleri belirtilen Hacı Osman Sezen ve Turgay Akar'ın 22 Aralık 2014'te öldürüldüğü aktarılan iddianamede, sanıklar Yavuz Yavuztürk, Nizamettin Yeke, Bekir Karçiğa, Savaş Sarmusak, Aslan Turan, Sabri Turan, Hasret İlter Üzüm ve Ali Golzari hakkında ikişer kez ''tasarlayarak öldürme suçuna yardım etme'' suçundan 30 yıldan 40'ar yıla kadar, Orhan Ünğan ve İlhan Ünğan hakkında da ikişer kez ''tasarlayarak öldürme suçuna azmettirme'' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :