Bu ayın muhasebesi….

Mart ayı Türk tarihi açısından çok önemli bir ay.

 Bizi üzen ve sevindiren pek çok olay bu ayda gerçekleşmiş.

Mesela Türk tarihinin en önemli zaferlerinden biri olan Çanakkale Zaferi bu ayın 18’inde tarih sayfasındaki yerini almış.

18 Mart 1915’de  “Çanakkale geçilmez” diyen ecdadın sedası o günden bu yana bütün zaferlerimizin parolası haline gelmiş…

Çanakkaleyi geçilmez kılan başta Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Çanakkale kahramanlarını rahmet ve minnetle anıyorum….

Milli Mücadelenin, Türk istiklal savaşının destansı  şiiri  İstiklal Marşımız 12 Mart 1921 yılında TBMM’de kabul edilmiş.

“Korkma Sönmez  Bu Şafaklarda Yüzen Al Sancak/ Sönmeden Yurdumun Üstünde Tüten En son Ocak” diye başlayan ve her duyduğumuzda içimizi titreten Milli Marşımızı o gün o kürsüde kabul edenlere şükranlarımızı sunuyorum.

 Türk milletinin yedi düvele karşı verdiği kutsal mücadeleyi on kıtada anlatan Milli Marşımızın yazarı Mehmet Akif’i de burada rahmetle anıyor ve “ Allah bir daha bu millete İstiklal Marşı Yazdırmasın” diyorum…

Türkiye’nin demokrasi tarihinde çok önemli bir yeri olan I. Osmanlı Mebusan Meclisi de bir Mart Ayında açılır.

Tarih 19 Mart 1977’dir.

Türkiye bu tarihte anayasal demokrasiye adım atar…

Ve 30 Mart 1432…

Büyük Fatih Sultan Mehmet Han dünyaya gelir.

 Hz. Peygamberin o güzel muştusunu hayata geçirerek, Konstantinapol’ü alarak onu İstanbul’a dönüştürecek Fatih Sultan Mehmet Hanı ve bu toprakları Türk yurdu yapan Türk büyüklerini rahmet ve minnetle anıyorum…

Türk milliyetçiliği fikrinin nevşi nema bulduğu, Yusuf Akçura’lardan Ziya Gökalp’lere kadar tefekkür tarihimizin önemli simalarının kürsüsünde verdiği konferanslarla milli şuuru yüreklerimize nakşeden Türk Ocakları’nın kuruluş ayıdır Mart.

Bundan tam 106 yıl önce 25 Mart 1912 tarihinde “işte fikirde dilde birlik” diyenlerin,  “Türkçülüğün Esaslarını” ortaya koyanların evi Türk Ocağı açılmıştır…

******

Mart ayı sadece fetihler ve zaferler ayı değil muhakkak…

Mart ayında içimizi burkan, içimizi üşüten hadiseler de yaşandı…

Halk ozanlığının son temsilcilerinden biri, “uzun ince bir yolda” türkülerini dinlediğimiz, sadık yarımız kara toprağı onun mızrabında daha da çok sevdiğimiz Aşık Veysel’i kaybettiğimiz aydır Mart…

1 Mart 1973 tarihinde onu uzun ince bir yola uğurladık…

Ve yine bir karlı Mart gününde millet sevdalısı,  Ülkü Ocaklarının efsane gençlik lideri, inandığı dava uğruna zindanlarda senelerce kalan  Muhsin Yazıcıoğlu’nu elim bir olayda Keş dağının zirvelerinde kaybettik…. 

Tarih 25 Mart’ı gösterdiğinde bütün ülkücüleri üşüten o acı haberle sarsıldık…

Mamak zindanlarında şahikalaşan, Keş dağlarında son bulan bir hayat…

Dualarımız millet ve memleket sevdalılarına…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar