Abdurrahim Karakoç’u, Bekir Şahin Bey’le birlikte Selçuklu Tıp Fakültesi’nde ziyaret etmiştik…

5 ay oluyor…

Kendisine yazar ve şair dostlarının selamını iletmiştik.

O da dua istemişti.

“İyiyim” demişti bize…

Biz de gözümüzle görmüştük “iyi” olduğunu.

Ziyaret sonrasında da rahatlamıştık…

Konya’da tedavi görüp, bir miktar sıhhat bulup ayrılmıştı şehrimizden…

46 gündür de Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi görüyordu.

Demek ki 5 aylık bir ömrü daha varmış…

Demek ki, “Gönlüm yığın yığın hasret yüklüdür / İçimde tarifsiz keder saklıdır / Sökemezsin yaralarım köklüdür / Merhem sürüp, sargı sarma boşuna” demekteymiş…

Demek ki, “Yollar uzadıkça yük ağırlaştı, / Ateş düştü gönlümdeki harmana  / Bıraktım ağrıyı, sızıyı bir yana; / Hasretinden ipil ipil yanarak, / SANA geliyorum SANA / Bir avuç toprak” mısralarını okuyormuş bize…

***

O sadece Mihriban’ın değil…

“Hasan’a Mektuplar”ın, “Vur Emri”nin, “Kan Yazısı”nın, “Dosta Doğru”nun, “Gökçekimi”nin de şairiydi.

Pek çok şiiri bestelendi.

Pek çok şiiri ‘mücadeleye’ ruh verdi.

O sadece şair, sadece yazar değil aynı zamanda ‘davasının’ da adamıydı.

Allah rahmet eylesin…

*** 

NEREYE VURSANIZ TARİH

Ak Camii’nin yan tarafında…

MEDAŞ’ın panolarını yeraltına alınmak üzere yapılan çalışma da tarihe rastladı.

Konya’da nereye vursanız ‘tarihe’ rastlıyorsunuz.

Daha önce de Zindankale Otoparkı çalışmalarında rastlanılan tarihi kalıntılar, Konya’nın yeni bir müzeye de kavuşmasını sağlamıştı.

Büyükşehir Belediyesi projeyi tadil ederek hem otopark hem de müze olarak revize etmişti işi…

AK Cami yanında yeni İl Halk Kütüphanesi’nin hemen karşısında yapılan çalışmada da künklere ve tarihi kalıntılara rastlanıldı.

Kazı çalışmalarının hassasiyetle yapıldığını, MEDAŞ panoları için kazılan alanın ilerisinde yeniden bir kazı yapılacağını öğrendim.

Bakalım panoları yerleştirecek müsait bir yer bulunacak mı?