Berkin Elvan'ın ölümüne ilişkin dava

Berkin Elvan'ın ölümüne ilişkin dava

Gezi Parkı odaklı olaylarda 16 Haziran 2013'te yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede 269 gün sonra 11 Mart 2014'te hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın ölümüne ilişkin tutuksuz sanık polis memuru F.D.'nin yargılanmasına devam edildi -Duruşmada, Elvan’ın yara


İSTANBUL (AA) - Gezi Parkı odaklı olaylarda 16 Haziran 2013'te yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede 269 gün sonra 11 Mart 2014'te hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın ölümüne ilişkin tutuksuz sanık polis memuru F.D.'nin yargılandığı davada, tanık olarak dinlenen bir polis memuru görüntülerdeki kişiyi sanığa benzettiğini söyledi.

İstanbul 17’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan duruşmaya, tutuksuz sanık polis memuru F. D. Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi ile katıldı. Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm ve babası Sami Elvan ile kardeşleri Gamze ve Özge Elvan'ın müdahil olarak hazır bulunduğu duruşmayı, Maltepe Gülsuyu'nda gösteri yapan gruba yönelik silahlı saldırıda hayatını kaybeden Hasan Ferit Gedik'in annesi Nuray Meray, Maltepe Gülsuyu'nda gösteri yapan gruba yönelik silahlı saldırıda Dilek Doğan’ın annesi Aysel Doğan ve CHP Milletvekili Ali Şeker de izledi.

Duruşmada, Berkin Elvan’ın yaralandığı anda olay yerinde bulunan birkaç kişi, Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görev yapan bir personel, Elvan’ın kaldırıldığı hastanede bulunan 2 avukat ile olayın yaşandığı yerde görevli polis memurları tanık olarak dinlendi.

Gezi Parkı odaklı olaylarda yaralılara hukuki destek sağlamak için, Baro tarafından Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevlendirildiğini söyleyen Avukat Kağan Kıvılcımer tanık olarak verdiği ifadesinde, Berkin Elvan’ın hastaneye götürüldüğü sabah yaşananları anlattı.

Kıvılcımer, "Bir avukat arkadaşımla gece hastanede nöbet tutmuştuk. Sabah 7 gibi acil bölümüne sedyeyle biri getirildi. Sonradan adının Berkin olduğunu öğrendim. Çocuğun durumunu görmek için yanına gittim. Şuuru yoktu, adıyla yüksek sesle seslendim. Kasıklarına doğru ceplerinin üzerinde duran ellerini şuuruna bakmak için tutup sıktım. Hiç tepki vermiyordu. Yanında 2-3 dakika durduktan sonra doktor gelince beni odadan çıkardılar. Yaklaşık bir buçuk saat sonra üzerinden patlayıcı madde çıktığı söylentileri dolanmaya başladı. Bu patlayıcıları görmek ve fotoğrafını çekmek istedik. İzin verilmedi." dedi.

Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde olay günü acilden sorumlu nöbetçi memur olduğunu söyleyen tanık Cemal Aksoy, şunları söyledi:

"Rahmetlinin geldiği gün de öldüğü gün de ben nöbetçiydim. Gelen hastanın bilinci kapalıysa üzerindeki eşyalar alınır. Çok kalabalıktı, eşyalarını ben almadım, üzerinden çıkan eşyaları bana verdiler ben de hastane polisine teslim ettim. Eşyalarda bir tane kanlı tişört ve pantolon, ayakkabı ile 9 -11 tane maytap vardı. Bir tane ameliyathaneden bir tane de acilden eşyalarla ilgili tutanak geldi. Avukatlar eşyaları istediler. Sağlık Bakanlığı ve nöbetçi savcılığın emri olmadan eşyalar teslim edilemez. Avukatlara bunu söyledim. Israr ettiler, hastane polisine 'Bizi sıkıştırıyorlar, verilecekse verin, verilmeyecekse karakola götürün’ dedim. Nöbetçi savcılığı aramışlar, savcı 'kıyafetleri verin, torpiller kalsın' demiş. Kıyafetlerini dayısına teslim ettim."

Okmeydanı civarındaki bir parkta bulunan Fatma Girik çay bahçesinde çalıştığını ve olay günü işe giderken Berkin Elvan ile karşılaştığını söyleyen tanık Sunay Yıldız, şöyle konuştu:

"Şark kahvesinin oradan çay bahçesine doğru yürüyordum. Berkin’i parka sık sık oyun oynamaya geldiğinden tanırım. Berkin ile evinin önünden geçerken karşılaştım. Oturduğu evi bilirim. Nereye gittiğini sordum. 'Ekmek almaya gidiyorum' dedi. Açık bakkal bulamayacağını söyleyince, 'Fırından alırım' dedi. Ben de bunun üzerine 'Gel beraber gidelim' dedim. Yolda giderken polisleri gördük. Gaz atılıyordu. Geri çekilip bir sokağa girdik. Sokakta dururken, Berkin meraklı çocuk birkaç adım uzaklaşıp kafasını uzattı. O anda bir fişek ensesine yapıştı. Eliyle kafasına vurup fişeği düşürdü. Yere düşen fişeği görünce 'anne' diye bağırdı ve koşmaya başladı. Peşinden gittim. Sendeledi ama düşmedi. Kafasından kan akmıyordu ama ensesinde kan pıhtısı vardı. Bir araç ayarlayıp hastaneye götürdük. Gaz atan polislerin yüzünü görmedim, teşhis edemem."

Sanıkla olay tarihinde birlikte görev yaptığı polis memurlarından tanık polis M.Ç., "Sanıkla 2,5 yıl kadar çalıştık. Grubun gazcı personeli sabit değildi. Günün önemine göre değiştirilebilirdi. Berkin'in vurulduğu yer tam olarak neresi olduğunu bilmiyorum. O bölgeye grup olarak inmedik" diye konuştu.

Olay anına ilişkin görüntülerin izletildiği tanık M.Ç., görüntülerdeki kolu sargılı kişinin sanık F.D.’ye benzediğini söyledi. Diğer tanık polisler ise görüntülerdeki kişiyi sanığa benzetemediklerini belirttiler.

Tanık ifadelerinin ardından avukatların talepleri alındı. Müdahil avukatlardan Can Atalay, SEGBİS ortamında sanığın teşhis edilmesinin mümkün olmadığını savunarak, duruşma salonunda hazır edilmesini istedi.

Müdahil avukatlardan Çiğdem Akbulut ise sanığın imaj değişikliğine gittiğini ve bunun nedenini anlayamadıklarını belirterek, "Bu sanık, 14 yaşında bir çocuğu vurdu. Tutuklansın artık" dedi. Baba Sami Elvan da söz isteyerek, "Benim evimde huzur yok artık. Aile yapım değişti. Bu katilin gelip karşımda konuşmasını istiyorum." diye konuştu.

Ara kararını açıklayan mahkeme, sanığın tutuklanması talebini daha önce reddettiğinden, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına hükmetti. Mahkeme, bir sonraki duruşmada, sanığın olay tarihinde birlikte görev yaptığı Çevik Kuvvet Müdürlüğü’nün 9. Birlik Amirliği 62 Bin 971 grubunda görevli 11 polis memuru ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde görevli 19 polis memurunun tanık olarak dinlenmesi için müzekkere yazılmasına karar verdi. Dava dosyasındaki Jandarma Kriminal Bürosu’na gönderilen görüntülerin dönüşünün beklenmesine hükmeden mahkeme, duruşmayı 10 Mayıs’a erteledi.

- İddianameden

İddianamede, Gezi eylemcilerinin olay günü otoyolu kapattığı, bunun üzerine olay yerine giden polislerin gruptakileri dağıtarak yolu trafiğe tekrar açtığı hatırlatılarak, dağıtılan eylemcilerin tekrar ara sokaklarda toplandığı ve polise mukavemette bulunduğu anlatılıyor.
Bunun üzerine polislerin tekrar eylemcilere müdahale ettiği, bu sırada kafasına gaz fişeği isabet eden Berkin Elvan'ın yaralanarak hastaneye kaldırıldığı ve tedavi gördüğü sırada hayatını kaybettiği kaydedilen iddianamede, raporlar ışığındaki delillere göre Elvan'ın başına gaz fişeği atan şahsın sanık polis memuru F.D. olduğunun tespit edildiği aktarılıyor.

İddianamede, sanık F.D.'nin "olası kastla öldürme" suçundan müebbet hapis cezasına çarptırılması isteniyor.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :