İzmir'de Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında görülen davada tutuklu sanıklar savunma yaptı.

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olduğu 270 sanıklı davanın İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmesine Aliağa Ceza İnfaz Kurumu Kampüsü'ndeki salonda devam edildi.

Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kaydedilen duruşmaya bazı sanıklar ve taraf avukatları katıldı.

Tutuklu sanık eski askeri hakim Cüneyt Fıdır, hakkındaki suçlamaların delil ve dayanaktan uzak olduğunu ileri sürdü.

Sıkıyönetim listesinde isminin "sıkıyönetim hakimi" olarak geçtiğini darbe girişiminden sonra öğrendiğini ve bu duruma sinirlendiğini savunan Fıdır, şunları söyledi:

"Bunu duyduğumda 'listede ismim varsa kim yazmışsa onu alsınlar' dedim. Sıkıyönetim listesinde adım yazıyor ve bunu en son ben duyuyorum. 15 Temmuz 2016'da mesaiden sonra eve gittim. Görevlendirmeden darbeden sonra haberim oldu. Eğer görevlendirmeden haberim olsaydı mahkemeye gitmem gerekirdi. Hiçbir savcı ve katiple kalkışma üzerine konuşmadım. Görevlendirme kapsamında hiçbir faaliyetim olmamıştır. Atama listesine neden adımın yazıldığı, görevlendirmeden haberdar olup olmadığım, görevlendirmeyi kabul edip etmediğim, herhangi bir söylemimin olup olmadığı yönünde araştırmalar yapılması gerekmektedir. Tek delil listedir. Aynı listede adı yazılmış başka kişi için takipsizlik kararı verildi. Çok farklı hukuki muamele izaha muhtaçtır."

Mahkeme başkanının "Eşinde ByLock var haberdar mısın" sorusu üzerine Fıdır, "Hayır. ByLock'u darbeden sonra duydum. Eşimde çıkması çok garip. Eşim uzaktan akrabam olur. 15 yıldır tanırım." dedi.

Savcının ByLock çıkan telefon numarasını okumasının ardından Fıdır, "Bu numarayı 3-4 senedir ben kullanıyorum. Teslim ettik almadılar. Hat eşimin adına." dedi.

Fıdır, ByLock programını bilmediğini ve kullanmadığını öne sürerek, "Tüm samimiyetimle söylüyorum. İçerikler gelir de anlaşılır inşallah. Çok komik geldi bana. Bu ByLock'ta bir sıkıntı var. Bu kanaat yoğunlaştı bende." diye konuştu.

Tutuklu sanık eski askeri savcı Mustafa Ulupınar da darbe girişimi akşamı evinde olduğunu, üsteğmen rütbesinde görev yapan tutuklu sanık İhsan Hoş'un kendisini arayarak izinlerin iptal olduğunu ve çağrıldığını söylediğini belirtti.

Ulupınar, Genelkurmay Başkanlığından elen emirde sıkıyönetim listesinde adının 3 nolu sıkıyönetim mahkemesi yardımcı askeri savcısı olarak yazdığını gördüğünü dile getirerek, şunları ifade etti:

"Başsavcımı aradım. 'Haberim olmadan listeye adım yazılmış. Konu hakkında bilgim yok. Kesinlikle desteklemiyorum. Ne yapmamı emredersiniz?' diye sordum. 'Derhal birliğini terk et.' dedi. Oradan uzaklaştım. Stres ve telaşın etkisiyle migrenim başladı. O günden beri olayın travmasını hala atlatamıyorum. İhraç edildiğim haberi geldi. Savunmam dahi alınmadı. Defalarca itirazda bulundum. Tanıkların dinlenilmesini rica ettim. Söylediklerimin hiçbiri ciddiye alınmadı. Malvarlığıma ve maaşıma tedbir konuldu. Sıkıyönetim listesine haberim olmadan ismimin yazılmasından dolayı buradayım."

Tutuklu sanık eski askeri hakim Rıfat Aslan da kendisine kurulacak sıkıyönetim mahkemesinde görev verildiği suçlaması yüzünden tutuklu bulunduğunu belirterek, "Görevlendirmeden haberim yok. Listeye adımın yazılmasıyla ilgili bilgim yok. Listenin ne şekilde kuvvetli delil olduğu açıklanmamıştır." dedi.