ORDU (AA) - Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Bu coğrafyadaki ülkeleri birileri, tarih boyunca en büyük zenginlik olan bu mezhebi ve kültürel farklılıklarımızı kurcalayarak, insanları birbirleriyle savaştırmaya çalışıyorlar. Yetmiyor, etnik olarak insanları bölmeye çalışıyorlar. Kürt diye, Alevi diye, Türkmen diye insanları birbirleriyle vuruşturmaya çalışıyorlar. Bu oyunu bozacağız. Hele hele bu oyunun Türkiye'ye sirayet etmesine müsaade etmeyeceğiz." dedi.

Kurtulmuş, Ordu'da bir düğün salonunda düzenlenen muharrem iftarında yaptığı konuşmada, muharrem ayının herkese hayırlar getirmesini, Kerbela şehitlerini en iyi şekilde anlamaya vesile olmasını temenni etti.

Aşurenin İslam tarihinin hatta insanlık tarihinin önemli noktalarından birisi olduğunu söyleyen Kurtulmuş, aşurede sadece Ehli Beyti, Hazreti Hasan, Hazreti Hüseyin, Hazreti Ali ve onun ailesinin fertlerini hatırlamanın ötesinde orada verilen mücadeleyi ve o mücadelenin anlamının bir kere daha hatırlandığını söyledi.

Aşure ve Kerbela'nın sadece tarihi bir olay olmadığını ifade eden Kurtulmuş, bunun kıyamete kadar devam edecek hak-batıl mücadelesinde, hakkın yanında nasıl durulmasını gösteren büyük bir nasihat, büyük bir ibret olduğunu kaydetti.

Hazreti Hüseyin ile Yezid çizgisi arasında temel farkların bulunduğunu dile getiren Kurtulmuş, şunları aktardı:

"Yezid çizgisi, üç temel üzeredir. Saltanatçıdır, servetçidir, sultacıdır. Yani, güç görürse kullanır, güç görürse kaçar. Hazreti Ali'nin, Ehli Beytin çizgisi ise hakkı, tek başına bile kalsa savunma çizgisidir. Hazreti Ali'nin ve Ehli Beytinin çizgisi, bir bardak su ile yarım lokma ekmekle karın tokluğuna ama ne olursa olsun hakkın yanında durmayı öğretir. Ehli Beytin çizgisi, Hazreti Ali'nin çizgisi bize haksızlıklara karşı, haksızlığı yapan hangi güce sahip olursa olsun o güce karşı çıkmayı öğretir, o güce karşı elimizdeki bütün imkanlarla mücadele etmeyi öğretir. İşte, muharremde bunları hatırlıyoruz."

- "Bu oyunun Türkiye'ye sirayet etmesine müsaade etmeyeceğiz"

Kurulan sofralarda bir araya gelip dirlik, birlik içerisinde olmanın hatırlandığını söyleyen Kurtulmuş, "Bu sofralar hem anma, hatırlama hem de paylaşma sofralarıdır. Bu sofralar açlığı, yokluğu, varlığı paylaşma sofralarıdır. Bu sofralar insanlığımızı paylaşma sofralarıdır." ifadesini kullandı.

Türkiye'nin içinde olduğu coğrafyanın hallaç pamuğu gibi dağıtıldığını söyleyen Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Coğrafyamız, bir taraftan işgallerle paramparça olmuş vaziyette. İşte Suriye, işte Irak... Paramparça olmuş vaziyette. Bir taraftan terör örgütleriyle hem de İslam'ın o güzel ismini kullanan, İslam'a en büyük ihaneti yapan bazı terör örgütlerinin eliyle. Her gün bir yerlerde bombalar patlıyor, bir yerlerde insanlar ölüyor. İşte bugün de İstanbul'da yine bir bomba patladı. Bu coğrafyanın her yerinde insanlar maalesef terörle tutsak hale getirilmeye çalışılıyor. İnsanlar baskıyla, işgalle tutsak edilmeye çalışılıyor. Bu coğrafyayı birileri Sünniler, Şiiler, Aleviler diye bölmeye çalışıyor. Bu coğrafyadaki ülkeleri birileri, tarih boyunca en büyük zenginlik olan bu mezhebi ve kültürel farklılıklarımızı kurcalayarak, insanları birbirleriyle savaştırmaya çalışıyorlar. Yetmiyor, etnik olarak insanları bölmeye çalışıyorlar. Kürt diye, Alevi diye, Türkmen diye insanları birbirleriyle vuruşturmaya çalışıyorlar. Bu oyunu bozacağız. Hele hele bu oyunun Türkiye'ye sirayet etmesine müsaade etmeyeceğiz.

Bu coğrafyada, Anadolu ve Rumeli topraklarında oluşturduğumuz bu aziz vatanımız, Türkiye Cumhuriyeti devletimiz Sünni'nin devleti olduğu kadar, Alevi'nin de devletidir. Türk'ün devleti olduğu kadar Kürt'ün de Arap'ın da diğer etnik grupların da devletidir, ülkesidir. Hep beraber birliğimizi, dirliğimizi kuşanacağız. Mezheplerden, meşreplerden ve etnik farklılıklardan ayrılık değil, daha fazla birleşme ve bütünleşmeyi sağlayacağız. Çünkü bu toprakları bize yurt yapan, bu toprakları yurdun ortaya koyduğu anlayışı, üç kıtaya yedi denize hakim kılan anlayış bu birlik ve beraberlik anlayışımızdır."

AA