DÜZCE (AA) - Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Oynanan oyunları fevkalade ciddi bir şeklide anlayacağız. Kararlı bir şekilde bu istikamette yürümeye devam edeceğiz. Ortadoğu coğrafyasını bölmek isteyenlere fırsat vermeyeceğiz. Türkiye'yi ekonomik bakımdan köşeye sıkıştırmak isteyenlere fırsat vermeyeceğiz." dedi.

Kurtulmuş, 18 Temmuz Spor Salonu'nda düzenlenen, "15 Temmuz Demokrasi ve Şehitler Gecesi"nde Düzcelilere hitap etti.

Konuşmasına, "Biz öyle bir milletiz ki şehadete, ölüme koşarak giden bir milletin torunlarıyız" diyerek başlayan Kurtulmuş, Türkiye'de her ailede mutlaka şehit ve gazinin bulunduğunu söyledi.

Düzce'de, 15 Temmuz'da Özel Harekat Daire Başkanlığında şehit olan Emniyet Müdürü Ufuk Baysan'ın anne babasını ziyaret ettiğini dile getiren Kurtulmuş, "Bu millet şehadeti, hayatının bir parçası olarak kabul eden bir millettir." ifadesini kullandı.

Kurtulmuş, dün Trablus'ta, Çanakkale'de, Allahuekber Dağları'nda, Yemen çöllerinde gözlerini kırpmadan şehadete yürüyen bu milletin çocuklarının, bu özelliğini kaybetmediğini 15 Temmuz akşamında gösterdiğini vurguladı.

15 Temmuz gecesinde vatan için hayatını verenlerin, dünyaya çok şey öğrettiğini ifade eden Kurtulmuş, "Bütün dünyaya, bu aziz milletin yıkılmaz bir bütün olduğunu, bu aziz milletin sarsılmaz bir iman sahibi olduğunu ve bu aziz milletin kendi geleceğini üç beş eşkıyaya bırakmayacağını, asker kılıklı üç beş çete mensubuna bırakmayacağını gösterdi. 14 Temmuz'da başka bir Türkiye vardı, 15 Temmuz'da başka bir Türkiye var. Bu salonda bulunanlar ve bu salonda bulunanların temsil ettiği 79,5 milyon insanımızın, 15 Temmuz'dan sonra şehitlerimize can, vefa borcu var. Eğer onlar şehadet mertebesine gülerek yürümeselerdi, biz bugün bu salonda bu toplantıyı yapıyor olamayacaktık. Allah hepsinden razı olsun." değerlendirmesini yaptı.

- "Soruyu doğru sormak ve cevabı iyi vermek durumundayız"

Kurtulmuş, 15 Temmuz'un, Türkiye için önemli bir dönüm noktası olduğunun altını çizerek, şöyle konuştu:

"15 Temmuz'da sadece bir grup değil, bu millete karşı olanlar, bu milletin güçlü bir şekilde yol almasından rahatsızlık duyanlar, Türkiye'yi bir kere daha çökertebileceklerini, Türkiye'nin bir kere daha önünü kesebileceklerini zannediyorlardı. Şöyle bir soru soralım, 1950'de rahmetli Menderes halkın helal oylarıyla iktidara geldiğinden bu yana, çok partili demokratik hayata geçişimizden bu yana, bu yıl itibarıyla 66 yıl geride kaldı. Bu 66 yılda Türkiye demokrasisinin önünü kesmek için beş kere darbe yapıldı. Bunların hepsinde, milletin önü kesilmeye çalışıldı. Milletin kararı, sözü, hakimiyeti geçerli olmasın istendi. Türkiye'de bu darbelerin arkasındaki gerekçe nedir? Bu soruyu kendimize sorup, cevaplandırmak durumundayız.

Ayrıca bu süre içerisinde Türkiye'de, 6-7 darbe teşebbüsü oldu. 2015'in Temmuz ayından bu yana da bir taraftan DEAŞ'ın, bir taraftan PKK'nın saldırıları altındayız. Yetmemiş gibi bir de FETÖ'nün 15 Temmuz darbesiyle karşı karşıya kaldık. Soruyu doğru sormak ve cevabı iyi vermek durumundayız. Bu cesur millet, kahraman millet, aynı zamanda feraset sahibi bir millettir. Oyunun sadece kendisine gösterilen kısmını değil, o kuklayı oynatan kuklacıları da iyi bilen bir millettir. Sadece kuklalarla uğraşmayacağız, kuklalar perde önünde görünüyor ama bir de onları oynatanlar var. Esas oyunun adı, bu bölgede ikinci Sykes-Picot'u tekrar sahneye koymaktır.”

- "Bu aziz milletin karşısında öyle hesap tutmuyor"

Türkiye'nin önünü kesmek için çeşitli oyunların sahnelendiğini anlatan Kurtulmuş, Türkiye'de FETÖ denilen örgüt kullanılarak halkın üzerine bombalar yağdırıldığını ifade etti.

15 Temmuz öncesinde yapılan bütün hesapların masada kaldığını söyleyen Kurtulmuş, "15 Temmuz öncesinde bunlar masa başında hesap yapmış ya, şimdi de masa başında hesap yapıyorlar ya, hesap masada durduğu gibi durmuyor. Bu aziz milletin karşısında öyle hesap mesap tutmuyor. Hangi hesabı, hangi ofiste yaparsanız yapın, hangi istihbarat birimini işin içine sokarsanız sokun, bu hesapları millet, paçavra gibi tutup çöp tenekesine atıyor ve inşallah bu hesapları yapanları da tarihin çöplüğüne atacak, tarihin çöplüğüne gömecektir." şeklinde konuştu.

- "Türkiye'yi bekleyen mazlum milletler var"

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Türkiye'de artık daha kararlı durulması, birlik ve dirlik içerisinde olunması gerektiğini belirterek, "Oynanan oyunları fevkalade ciddi bir şekilde anlayacağız. Kararlı bir şekilde bu istikamette yürümeye devam edeceğiz. Ortadoğu coğrafyasını bölmek isteyenlere fırsat vermeyeceğiz. Türkiye'yi ekonomik bakımdan köşeye sıkıştırmak isteyenlere fırsat vermeyeceğiz." diye konuştu.

15 Temmuz'dan sonra yaptıkları toplantılarda, FETÖ'nün algı operasyonlarına karşı tedbir aldıklarını anlatan Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Geçen hafta sayın Cumhurbaşkanı'mızın ısrarlı tavsiyeleri ve telkinleri doğrultusunda gitti, dövizlerini bozdurdu, Türk lirasını koruyacak operasyona destek oldu, bu adamlara bir kere dersini verdi, dersini vermeye devam ediyor. Akşam televizyonda görmüşsünüzdür, yaşlı bir amca, '300 dolarım vardı, gittim bozdurdum' diyor. '300 dolardan ne olur?'. Tarafını belli ediyor. Böyle bir millet var mı Allah aşkına? Şimdi Allah'ın izniyle bunları da aşacağız.

Dünyanın dört bir tarafında Türkiye'yi bekleyen mazlum milletler var. Suriye'de Halep can çekişiyor. Halep'te insanlık ölüyor. Dünyanın en büyük tarih ve medeniyet şehri Halep, yerle bir olmuş vaziyette. İnsanlık seyrediyor. En fazla söz söyleyen 'vah vah, tüh tüh' diyor. Suriye'de 600 bin insan, masum sivil, zalimler tarafından katledilmiş vaziyette. Bu mazlumların gelip sığındığı yer, Türkiye. Üç milyondan daha fazla Suriyeli kardeşimiz Türkiye'ye geldi, bu aziz milletten bir eleştiri duymadık. Ancak birkaç bin Suriyeli gören Avrupalı milletlerin ayakları titremeye, dilleri dolaşmaya başlıyor. 'Biz bunlarla nasıl baş edeceğiz' diye ah vah ediyorlar.

İslam dünyasında bizden çok daha zengin ülkeler var. Avrupa'da, Batı'da bizden çok daha zengin ülkeler var. İnsanlara yardım etmek kasanın zenginliğiyle, dolarlarınızın, zenginliklerinizin fazlalığıyla ilgili bir şey değildir. İnsanlara yardım etme duygusu, gönülle, kalple olan bir şeydir. Kalpleri katı olanların, kalpleri kapalı olanların insanlara yardım etmesi düşünülemez. Bu millet, hamiyetperver bir millettir. Yarım ekmek varsa kalanını da kardeşleriyle bölüşür. Allah milletimizden razı olsun."

- "Halep'te İnsanlık Ölmesin" kampanyası

Diyanet İşleri Başkanlığının, sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte, "Halep'te İnsanlık Ölmesin" sloganıyla başlattığı kampanyayı da hatırlatan Kurtulmuş, bu kampanyaya vatandaşların destek vermesini istedi.

Kurtulmuş, "Halep ölmesin diye ayağa kalkıyoruz. Halep'e yardım ulaştıracağız. Bunun için de sizlerin desteklerini, gayretlerini bekliyoruz. Mesele sadece Halep'e yardım etmek değildir. Şimdi biz, 'Halep'te İnsanlık Ölmesin' kampanyasıyla 'Biz daha ölmedik' demek istiyoruz. Halep'teki dostlarımıza, kardeşlerimize, dünyanın dört bir tarafındaki Müslümanlara 'Biz daha ölmedik, Türkiye ölmeden, yıkılmadan siz diz çökmezsiniz, teslim olmazsınız, size bir şey olmaz' demek için bu kampanyaya destek veriyoruz." açıklamasında bulundu.

- "Gizli bir Müslümanlık türü oluşturmaya kalktılar"

İslam'ın adını kullanan FETÖ ve DEAŞ'ın benzerliklerini anlatan Kurtulmuş, DEAŞ, FETÖ ve benzeri örgütlerin kendi gruplarından başka hiç kimseyi Müslüman olarak kabul etmediklerine dikkati çekti.

"Halbuki biz, 'La ilahe illallah' diyen herkesi İslam dairesinde görür, onu Müslüman kardeşimiz olarak kabul ederiz. Bu örgütler ise gizli, kapalı örgütlerdir. Anadolu, Rumeli topraklarında cami, dergah ve okullarımızın kapısı herkese açıktır. Bizim geleneğimiz böyle bir şeydir. Bizim geleneğimize rağmen bu ülkede, bu insanlar gizli bir Müslümanlık türü oluşturmaya kalktılar." diyen Kurtulmuş, FETÖ'nün de DEAŞ'ın da hedefe ulaşmak için her yolu mübah saydığını söyledi.

AA