Başbakan Davutoğlu: (2)

Başbakan Davutoğlu: (2)

"Kobani olaylarında görüldüğü gibi, daha önce 17 Aralık olaylarında görüldüğü gibi, ondan önce Gezi olaylarında

KAYSERİ (AA) - Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Kobani olaylarında görüldüğü gibi, daha önce 17 Aralık olaylarında görüldüğü gibi, ondan önce Gezi olaylarında görüldüğü gibi birileri içeride ve dışarıda bu özgüvenden rahatsız oldular. Halkın devletle buluşmasında rahatsız oldular. Milleti bir tehdit gibi görmeyen yeni devlet anlayışının ortaya çıkmasından rahatsız oldular" dedi.

Davutoğlu, Kayseri Büyükşehir Belediyesini ziyaretinin ardından, Hilton Otel'inde kentteki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle akşam yemeğinde biraraya geldi.

Buradaki konuşmasında, son cumhurbaşkanlığı seçimini anımsatan Davutoğlu, Türkiye'de ilk defa cumhurbaşkanlığı makamının halef ve selef tarafından tam bir devlet kültürü içerinde devredildiğini, bunun da yeni Türkiye'nin başlandığının işareti olduğunu söyledi.

İki arkadaşın, iki dostun cumhurbaşkanlığı gibi yüce bir makamı birbirine tevdi ettiğini ifade eden Davutoğlu, "Ne ihtilaf oldu, ne kavga oldu, ne darbe oldu. Hiçbir şey olmadan devletin en yüce makamı 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'den, 12. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a tevdi edildi, verildi. İşte bu bile yeni Türkiye'nin başladığının işaretidir. Onun için bütün bu rahatsızlıklar yaşanıyor. İlk defa böyle bir görev devir teslimi yapıldı ve 95 ülkeden gelenler her iki cumhurbaşkanını da selamladılar. Bu erdemi yaşattıkları için ben her iki cumhurbaşkanımıza da huzurlarınızda teşekkür ediyorum" diye konuştu. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları için yaptığı davet üzerine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun davete katılmama çağrısında bulunduğunu ve "giden kirlenir" dediğini anımsatan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Herkes adayını serbestçe göstermiş, onlar çatı adayını çıkardılar, AK Parti'de 12 yıla büyük hizmetlerle damgasını vurmuş kendi genel başkanını aday gösterdi. Sonunda millet iradesini beyan etti ve çok güzel bir törenle de bu irade bütün dünya tarafından tescil edildi. Halk tarafından seçilen cumhurbaşkanı 29 Ekim'de ilk kez cumhurun birliği adına herkesi bir araya getirme davetinde bulunuyor ama muhalefet partisi lideri buna karşı katılmama çağrısında bulunuyor. Evet, Çankaya Köşkü'nün ve cumhurbaşkanlığı makamının kirlendiği dönemler oldu. Ne zaman biliyor musunuz? 27 Mayıs sabahı milli iradenin sonucunda o makama gelen Celal Bayar, darbeciler tarafından neredeyse sürüklene sürüklene Çankaya Köşkü'nden çıktığı zaman, o makam lekelenmiştir. Şimdi Kılıçdaroğlu'na söylüyorum, kendisi bilmeyebilir ama etrafındaki kişilere sorsun. Acaba 27 Mayıs sabahı Türkiye Cumhuriyetinin o yüce makamı kirletildiği zaman Cumhuriyet Halk Partisi ne yaptı? Ne yaptı biliyor musunuz, o darbecilere destek verdi. O makamı kirletenlerin arkasında durdu. Bugün özgürlük ve bağımsızlık adına, milli irade adına her birimizin öncelikle koruması gerek şey, milli iradenin tecelli ettiği makamlara saygıdır." 

Davutoğlu, bundan sonraki süreçte herkesin Türkiye'nin geleceğiyle ilgili inşa faaliyetinin nasıl yapılacağına yoğunlaşması gerektiğini ifade ederek, bu konuda Kayseri'nin ilham veren bir şehir olduğunu söyledi.

Çok kuvvetli bir özgüvene, güçlü bir vizyona, çalışkanlığa, disipline ve hiçbir şeyden yılmayan bir iradeye sahip olmanın Kayserililer'in ortak vasfı olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "Kayserililer hiçbir zaman küçük düşünmemişlerdir" dedi.

AK Parti'nin 12 yıl içerinde her alanda büyük devrimler yaptığını belirten Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Gayrisafi milli hasılamız 3,5 misli büyüdü, dünyada belli kriterlerde artık 20'lerde dolaşmıyoruz. Tarımda dünyada 7. büyük ülkeyiz, turizmde 7. büyük ülkeyiz. Türk Hava Yolları dünyada en çok noktaya uçuş yapan havayolu, Afrika'nın en büyük hava yolu, dünyanın en büyük havayollarından biri haline geldi. Hangi alanı alırsanız alın, TİKA dünyada en çok yardım yapan kuruluş arasında ilk 3'e giriyor. Bütün bunlarda, sağlanan bu başarının arkasında değerli Kayseriler en önemli devrim özgüven devrimidir. Bizim insanımızın bir hususiyeti vardır. İnandığı zaman, kendisine ve önünde yürüyen insanlara güvendiği zaman Ferhat gibi dağları deler geçer. Yeter ki o güveni hissetsin. Nitekim son 12 yılda yaşanan bu başarı hikayesi böylesi aşkın, böylesi bir gayretin, böylesi bir vizyonun ve iddianın ürünüdür. İşte bugünkü saldırıda görüldüğü gibi, Kobani olaylarında görüldüğü gibi, daha önce 17 Aralık olaylarında görüldüğü gibi, ondan önce Gezi olaylarında görüldüğü gibi, birileri içeride ve dışarıda bu özgüvenden rahatsız oldular. Halkın devletle buluşmasında rahatsız oldular. Milleti bir tehdit gibi görmeyen yeni devlet anlayışının ortaya çıkmasından rahatsız oldular. İstiyorlar ki enerjimizi içeride tüketelim, istiyorlar ki toplumun bir kesimi diğerine karşı harekete geçsin ve Türkiye dışa dönük o iddialı söylemini, o iddialı perspektifini, zalimlere, sömürgecilere, emperyalistlere karşı yükselttiği o sesi kıssın."

Davutoğlu, Türkiye'nin engellenmesi çabalarına milletin 30 Mart'ta "Dur", "Bu kadrolar yola yeni çıktılar", "Daha benim iradem onların yanında" dediğini ifade ederek, şöyle konuştu:

"Derin devlet anlayışlarına, paralel devlet anlayışlarına karşı, derin millet tekrar tarihe hükmünü vurdu, kendi iradesiyle doğrudan ilk defa cumhurbaşkanını seçti. Bu sefer başka oyunlar içerisine girmeye çalıştılar. AK Parti içerisinde acaba bir türbülans olur mu diye hesaplar içerisine girdiler. Hükümetimiz kuruldu. Kısa sürede AK Parti yeniden yapılanmasını tamamladı ve yola koyuldu. 62. Hükümetin programı okunduğunda ki 8 aylık bir hükümet programı bekleyenler 29 Ağustos'ta görevi aldıktan sonra 1 Eylül'de üç gün sonra hem de gündüzleri 30 Ağustos dolayısıyla birçok devlet törenine katılıp, geceleri de arkadaşlarımızla hükümet programı yaparak şunu göstermeye çalıştık, biz üç gün içinde dahi 9 yıllık bir hükümet programı çıkartırız ve bir kitap gibi basarız."

(Sürecek)

 

Kaynak:Haber Kaynağı