ANKARA (AA) - Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, “Musul operasyonu düzgün olursa, Musul’dan bir göç dalgası olmaz. Zaten Musul’da operasyon yanlış yapılır, orada birtakım Musul’a ait olmayan milis güçleri getirip Musul’un içerisine sokulursa Allah muhafaza Musul’da çok farklı şeyler de olabilir.” dedi.

Kurtulmuş, Çankaya Köşkü’nde, Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısı devam ederken gazetecilere açıklamalarda bulundu, soruları cevapladı.

Kudüs'e gitmek için bir turizm firması ile Tel Aviv yakınlarındaki Ben Gurion Havalimanı'na gelen Türk vatandaşı Orhan Buyruk'un gözaltına alınması için İsrail ile bir temasın olup olmadığına yönelik soru üzerine Kurtulmuş, Buyruk’un gözaltına alındığı andan itibaren hükümet olarak meselenin çok yakınen takip edildiğini belirtti.

Sivil bir Türk vatandaşının, turistik bir gezi için Kudüs’e ziyaret yaparken gözaltına alındığını, 19 gündür gözaltında bulunduğuna değinen Kurtulmuş, şunları kaydetti:

“Zannediyorum bu ayın 19’unda mahkemesi var. Her safhada meseleyi takip ediyoruz. Bu anlamda temaslar yapılmıştır, temaslara geçilmiştir. Ümit ediyorum ki 19’unda yapılacak olan mahkemede serbest bırakılması mümkün olur. Çünkü gerçekten daha evvel de çeşitli vesilelerle böyle turistik gezilere gitmiş sivil bir vatandaşın böyle bir suçlamayla karşı karşıya bırakılması doğru değil. Ümit ediyorum, 19’unda olumlu bir sonuç alacağız.”

- “Uluslararası camia bunun altından kalkamaz”

Gazetecilerin Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında sığınmacıların barınabileceği bir alanın oluşturup oluşturulmayacağı yönünde bir sorusuna Kurtulmuş, öncelikle bu bölgenin güvenli hale getirilmesi gerektiğine dikkati çekti.

Kurtulmuş, şu anda semalarından sürekli sayısız uçakların uçtuğu, top, tank, füze atışlarının sürekli cereyan ettiği bir bölgeden bahsedildiğine işaret ederek, şöyle devam etti:

“Halkın öncelikle bu bölgelere dönmesi önemli. Cerablus’a yaklaşık 45 bin kişi geri döndü. Diğer alınan yerlere de insanlar dönüyor. Öncelikle o bölge halkı için oranın normalleşmesini sağlamamız lazım ama ümit ederiz ki özellikle saldırılardan korunduktan sonra bu bölgede kamplar kurulur, bizim başından beri söylediğimiz güvenli bölgeler oluşturulur. Bunun güvenliği uluslararası camianın konsensüsüyle ortaya konulabilir. Yani insanları kamplara getirirsiniz ama ondan sonra birisi kalkar uçağıyla o kampları yerle bir eder, onlarca insanın ölümüne vesile olursa bunun da altından uluslararası camia kalkamaz. Bunun için Türkiye olarak biz orayı pratik olarak bir güvenli bölge olacak hale getiriyoruz. Arkasından da inşallah uluslararası camianın teyidiyle bir kamp meselesi de gündeme gelebilir.”

- “Dünyanın neresinden kim gelir ve Türkiye’den aman dilerse biz elimizi uzatırız”

“Musul operasyonu kapsamında yeni bir göç bekleniyor mu? Türkiye ne yapacak, bir hazırlık var mı?” sorusu üzerine Kurtulmuş, bu konuda hazırlıkların olduğunu bildirdi.

Tarih boyunca Türkiye’nin “Dünyanın esenlik adası” olduğuna işaret eden Kurtulmuş, “Kimin nerede başı sıkışırsa, geldiği, emniyet ve aman aradığı yer, Anadolu ve Rumeli topraklarıdır. İspanya’dan kaçan Yahudiler, Hitlerin zulmünden kaçan Yahudiler, Saddam’ın zulmünden kaçan Kürtler, dünyanın başka taraflarından kaçan insanlar, Suriye’den kaçan 3 milyon insan, Irak’tan kaçan 300 binin üzerinde insan... Bunların hepsinin gelip eman dilediği yer, Türkiye topraklarıdır. Bundan şeref duyarız. Dünyanın neresinden kim gelir ve Türkiye’den eman dilerse biz elimizi, emniyet elimizi o insanlara uzatırız. Bu, boynumuzun borcudur, tarihsel bir borçtur.” ifadesini kullandı.

- “Operasyon düzgün olursa, Musul’dan göç dalgası olmaz”

Göç konusunun da bir maliyetinin bulunduğunu dile getiren Kurtulmuş, ayrıca bu durumun, güvenlik maliyeti, terör maliyetinin de bulunduğuna değindi.

Kurtulmuş, Türkiye’nin bu anlamda olumlu politikasını sürdürmeye devam edeceğini belirterek, şunları kaydetti:

“Biz işte onun için çırpınıyoruz, Musul’da yanlış bir şey olmasın diye. Musul’da yanlış bir şey olursa, yeni yüz binler yine göçlerini alacaklar sırtlarına, o bohçalarıyla birlikte yollara düşecekler, sefil, perişan vaziyette gidecekleri tek yer Türkiye’dir. Türkiye buna hazırdır ama bu insanları bu insanları bu duruma düşürmeyelim diye uluslararası camiaya uyarıda bulunuyoruz. Onun için Musul operasyonunu düzgün bir şekilde yapalım istiyoruz. Musul operasyonu düzgün olursa, Musul’dan bir göç dalgası olmaz. Zaten Musul’da operasyon yanlış yapılır, orada birtakım Musul’a ait olmayan milis güçleri getirip Musul’un içerisine sokulursa Allah muhafaza Musul’da çok farklı şeyler de olabilir. Bu, bölge barışına da çok ilave bir yük demektir, barışın ortadan kalkması bakımından. Türkiye için de evet, ileride bir göçmen dalgası demektir.”

(Bitti)

AA