Memleketi Kurtaran Adam

Memleketi Kurtaran Adam

Avukatlar emlakçılık yapmaya başladı

Avukatlar, emlakçılık yapmaya başlamış!

 

Ev sahibi Almanya’da. Bir tanıdığına evi emanet etmiş; kiraya versin diye. Yana yakıla ev arayan bizim eleman camda “kiralık” yazısını görünce sevinip belirtilen telefon numarasına hemen eve talip olduğunu söylüyor. Evin emanetçisi, “şu paraya işine gelirse falan yerdeki avukat bilmem ne hanıma git sözleşme yap” diyor. Eleman koşturuyor avukata…

Evin bir aylık kirası kadar avukat da para istiyor…

“Bu ne parası şimdi?” sorusuna, “işinize gelirse” deyip geçiyor. “Haa ev sahibiyle anlaşın siz vermeseniz ben ondan alırım payımı” demeyi de unutmuyor. Avukata “siz emlakçı mısınız?” dendiğinde bütün avukatların aynı şekilde yaptığını söylüyor. O zaman biz yeni duymuşuz…

Avukatların bizim bilmediğimiz bir gelir kalemleri daha varmış…

Emanetçinin sözleşme işini avukata havale etmesi doğal…

Evi daha önce yaramaz birkaç kişiye vermiş, perişan olmuş. Ne kirayı alabilmiş, ne evi koruyabilmiş. En sonunda işi sağlama alıp, avukatı devreye sokmuş. Avukat da sağlamcı. Her ay için ayrı ayrı senet alıyor, “bir gün geciktirirsen atarım” diyor.

Dar gelirli, zar zor geçinen ve tutacağı evin kirasını iş yerinden avans alarak ödemeyi planlayan eleman ise, aynı ayda ikinci bir kira parasını adı ne olursa olsun vermeyeceğini belirtiyor. Ev orada, eleman burada. Ev sahibi Almanya’da, emanetçi evinde…

Şimdi, evi vaktinde sağlam kiracılara vermediği için başı ağrıyan emanetçi mi haklı, günü gününe kirayı verecek, borcunun delisi namuslu, dürüst eleman mı? Yoksa, işi sağlama aldığı için komisyon alan avukat mı? Hepsi de haklı aslında, ama ev sahipleri paranın miktarından çok, altıncı hislerini dinlemeliler. Alamadıkları çok para hiç paradır. Aldıkları az para ise keş paradır. Hukukçu kardeşlere de kolay gelsin diyorum…

 

Türk tarihinin en güçlü iktidarı geliyor!

“… Allah’tan başka kimseden korkmayan, Türk tarihinin en güçlü en dirayetli hükümetini kuracağım.” Bu cümle bir süredir TV ekranlarından zırt pırt karşımıza çıkan parti reklamlarından birine, DYP lideri Mehmet Ağar’a ait. Geçenlerde Fenerbahçe-Beşiktaş kupa maçı devre arasında Cem Uzan’ın partisi de endam etti, cafcaflı laflarla taraftara mesaj verdi…

Siyasetçiler alem adamlar…

Yahu şu beylik laflardan vazgeçseniz artık diyorum. Şu milleti saf yerine koymaktan …

Kardeşim, biz artık anladık ki, Türkiye’de hükümet olmak iktidar olmak manasına gelmiyor. Hükümetlerin yapacakları şey o kadar az ki. zamı bile hükümet değil, IMF yapıyor. Hatta pek çok kalemde otomatik. Dövize göre düzleyiveriyorlar. Hükümet hangi istediğini şak diye yapabiliyor…

Nasıl Türk tarihinin en güçlü hükümetini kuracaksınız? Kimden daha güçlü, kime göre? Kıyasınız ne? Ses tonunu yükselterek, bağırıp çağırıp galeyan vaziyetlerinde kocaman kocaman laflar etmenin, hitabet kuvvetli olmanın, laf ebeliğini kimseye bırakmamanın devlet yönetmeyle ne alakası var?

Türk tarihinin en samimi hükümetini bekliyoruz biz…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.